ZORUNLU D N DERS NE YARGISAL YAKLAfiIM

ZORUNLU D‹N DERS‹NE YARGISAL YAKLAfiIM Coflkun ONGUN* Bilindi¤i üzere ilk ve orta ö¤retim kurumlar›nda din dersinin zorunlu olarak okutulmas› 82 Anayas...
Author: Nesrin Şen
3 downloads 0 Views 79KB Size
ZORUNLU D‹N DERS‹NE YARGISAL YAKLAfiIM Coflkun ONGUN*

Bilindi¤i üzere ilk ve orta ö¤retim kurumlar›nda din dersinin zorunlu olarak okutulmas› 82 Anayasas› ile uygulanmaya bafllanm›flt›. Bundan önceki dönemlerde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi seçmeli olarak okutulmaktayd›. Bu konudaki tart›flmalar da yaz›l› ve görsel bas›nda oldukça fazla yer alm›fl ve halen de yer almay› sürdürmektedir. Darbe ortam›n›n tozu duman›nda üzerinde pek durulmayan daha do¤rusu durulamayan bu zorunlu din dersi konusu, zamanla Türkiye’de çeflitli s›k›nt›lar›n yaflanmas›na neden olmufltur. Özellikle Alevi vatandafllar›m›z›n, din derslerinde ‹slam ö¤retisi olarak Sünni ‹slam anlay›fl›n›n esas al›nd›¤›, Alevili¤in, din dersleri kitaplar›nda görmezden gelindi¤i ve ne say›lan mezhepler aras›nda, ne de ‹slam›n kollar› aras›nda say›lmad›¤› belirtilerek, Alevi çocuklar›n›n din dersleri s›ras›nda ailelerinden gördükleri dinsel ritüelleri ö¤renmedikleri, aksine kendilerine din dersi ad› alt›nda ö¤retilen Sünnilik yaflant›s›n›n çocuklar›n›n benli¤i üzerinde çeliflkilere neden oldu¤u ve hem kendilerini hem de ailelerini sorgular hale geldiklerini vurgulayarak, buna son verilmesi yönündeki yak›nmalar yüksek sesle dillendirmeye bafllanm›flt›r. Bu konuda zorunlu din dersinin iç hukuk düzenlemelerine ayk›r› oldu¤u yolunda mahkeme kararlar›n›n varl›¤› da dikkat çekmektedir. Zorunlu din dersi konusunu mahkemeye tafl›yan bir baban›n, inanc› gere¤i çocu¤unun zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf tutulmas› istemini Mahkeme hakl› bulmufltur. Kararda, dersin dini ve felsefi inanc›na uygun olmad›¤›n› belirten davac›n›n talebinin, “Dini inanç özgürlü¤ü gere¤i kabul edilmesi gerekti¤i” vurgulanm›flt›r. ‹lkö¤retimde okuyan o¤lu için önce ‹stanbul ‹l Milli E¤itim Müdürlü¤ü’ne baflvuran baba, zorunlu din dersi okutuldu¤unu, Alevi olduklar›n›, dini ve felsefi inançlar›na uygun olmayan dersten o¤lunun muaf tutullmas› gerekti¤ini belirtmifl, ‹stanbul ‹l Milli E¤itim Müdürlü¤ü, talebe herhangi bir yan›t vermemifltir. Bunun üzerine ‹stanbul 5. ‹dare Mahkeme___________________________________________________ (*) Avukat, [email protected]

1314

‹STANBUL BAROSU DERG‹S‹ • Cilt: 82 • Say›: 3 • Y›l 2008

si’nde dava açan baban›n davas›na karfl› savunmada bulunan Valilik, Anayasa’n›n 24. maddesine göre, din dersinin zorunlu oldu¤unu, E¤itim Ö¤retim Yüksek Kurulu Baflkanl›¤›’n›n 1990 tarihli karar›na göre, sadece az›nl›k okullar›nda okumayan H›ristiyan ve Musevi ö¤rencilerin bu dersten muaf tutulabilece¤ini ifade etmifltir. Valilik, davac›n›n, farkl› dinden oldu¤una dair herhangi bir beyan› bulunmad›¤›n› kaydetmifltir. Mahkeme, karar›n yürütmesini 30 Aral›k 2005’te durdurmufltur. Taraflara tebli¤ edilen kararda, Anayasa’n›n 24. maddesine göre herkesin, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahip oldu¤u, Avrupa ‹nsan Haklar› Sözleflmesi’nin 9. maddesinin de ayn› yönde oldu¤u ifade edilmifl ve uluslararas› anlaflmalarla yasalar›n çeliflti¤i durumlarda, anlaflmalar›n uygulanaca¤› vurgulan›rken, Anayasa’n›n din derslerini ‹slama mensup olanlar için zorunlu sayd›¤›n›n kabul edilmesi gerekti¤i, aksini düflünmenin dini inanc›n korunmas› ilkesiyle çeliflece¤inin alt› çizilmifltir. 1990 tarihli karar›n as›l amac›n›n, ‹slam dinine mensup olmayanlar›n zorunlu din dersi almamas› oldu¤u ifade edilen kararda, Alevi kökenli baban›n dersin dini ve felsefi inanc›na uygun olmad›¤›n› belirten bir dilekçesi bulundu¤u an›msat›larak zorunlu din dersi uygulamas›n›n yürütmesini durdurmufltur.1 A‹HM’in konuyla ilgili vermifl oldu¤u ararlar› da genifl çapl› inceleme ve irdelemenin konuyu kavramak aç›s›ndan önem gösterece¤i aç›kt›r. Türk vatandafl› H.Z. k›z› E.Z.’nin velisi olarak okullarda ö¤retilen zorunlu din dersinin ‹nsan Haklar› ve Özgürlüklerinin Korunmas›na iliflkin Sözleflmeye ayk›r› oldu¤u sav›yla 2004 tarihinde A‹HM’e baflvurmufltur.2 Bun göre yap›lan baflvuruda yak›nanlar, zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin ö¤retilme tarz›n›n, Sözleflme’nin 9. maddesinde ve 1 No’lu Protokol’ün 2. maddesinin ikinci cümlesinde güvence alt›na al›nan haklar› ihlal edici nitelikte oldu¤unu vurgulam›fllard›r. Mahkemeye yap›lan baflvuruda Alevili¤in ne oldu¤u konusunda mahkemenin bir tan›ma giriflti¤i göze çarpmaktad›r. Buna göre baflvurucular›n da baflvuru dilekçelerinde vurgulad›klar› hususu mahkeme karar›nda da yer almaktad›r. Mahkemeye göre Alevilik, Türklerle birlikte Orta Asya’dan Anadolu’ya yay›lm›fl bir dini harekettir. Bu dini hareketin ortaya ç›k›fl›nda iki önemli alimin önemli etkisinden söz edilmektedir. Bunlardan birisi Ahmet Yesevi di¤eriyse onun ö¤rencisi olan Hünkar Hac› Bektafli Veli’dir. Mahkeme karar›n›n bafllar›nda Alevili¤e katk›s› ortaya konan bu iki bilginin, kitaplarda yeterince yer almamas› Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin sözleflmeye ayk›r›l›k teflkil etti¤i konusunda bir dayanak olarak görülmektedir. ___________________________________________________ (1) http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=12968&interstitial=true (2) http://ihami.anadolu.edu.tr/aihmgoster.asp?id=8594, Çev.M.Sar›beyo¤lu, R.V. Günel

Zorunlu Din Dersine Yarg›sal Yaklafl›m • Coflkun Ongun

1315

Ayn› karar metninde, Alevili¤in Türk toplumunun tarihinde genifl ve derin kökleri olan ve genel olarak ‹slam’›n bir kolu olarak kabul edilen bu inanç sistemi oldu¤unun alt› çizilmifltir. Daha çok Türkiye’de geliflen bu hareketin Sufizm ve belirgin ‹slam öncesi inan›fllar›n etkisinde kald›¤› tespitine var›lm›flt›r. Buna göre Alevilerin namaz, oruç ve hac gibi dini uygulamalar›nda Sünnilerden farkl› hareket ettikleri belirtilmifltir. Mahkeme bu tespiti yaparken Türkiye nüfusunun ço¤unlu¤u ‹slam’›n ›l›ml› yorumu olan Hanefi mezhebinden oldu¤una da at›fta bulunmufltur. Yak›n›c› da dilekçesinde Alevili¤in di¤er kültürlerden, dinlerden ve felsefelerden etkilenen bir inanç ve felsefe oldu¤unu, ‹slami inanç içerisinde do¤a ile yak›n iliflkiyi, hoflgörüyü, tevazuu ve komfluluk sevgisini savundu¤unu, Alevilerin fleriat›, Ortaça¤ ‹slam Hukuk Kurallar›n› ret etti¤ini, kad›n haklar›n›, hümanizmi, demokrasiyi, ak›lc›l›¤›, ça¤dafll›¤›, evrenselli¤i, hoflgörüyü ve laikli¤i savundu¤unu, ibadetlerini türkü ve deyifl eflli¤inde semahla yerine getirdiklerini; camiye gitmediklerini, ancak bunun yerine cem evinde topland›klar›n›, Mekke’ye hac ziyaretini bir dini yükümlülük saymad›klar›n›, (Bunun nedeninin Hac› Bektafl’›n Hararet nardad›r sacda de¤ildir keramet bafltad›r tacda de¤ildir, her ne arar isen kendinde ara. Kabe’de Mekke’de Hac’ta de¤ildir, sözüne dayand›¤› san›lmaktad›r. C.O.) Tanr›’n›n her insanda mevcut oldu¤una inand›klar›n›, Alevilere göre Tanr›, Adem’i kendi suretinde yaratm›flt›r ve onun tüm bildirileri insan fleklinde oldu¤unu ayr›ca Tanr›’n›n ne yerde ne de gökte oldu¤unu yaln›z ve yaln›zca insan›n kalbinde oldu¤una inand›klar›n›n alt›n› çizmifltir. Yaz›n›n giriflinde de vurgulad›¤›m›z 82 Anayasa’s›n›n 24. maddesi “Din ve ahlâk e¤itim ve ö¤retimi Devletin gözetim ve denetimi alt›nda yap›l›r. Din kültürü ve ahlâk ö¤retimi ilk ve orta-ö¤retim kurumlar›nda okutulan zorunlu dersler aras›nda yer al›r. Bunun d›fl›ndaki din e¤itim ve ö¤retimi ancak, kiflilerin kendi iste¤ine, küçüklerin de kanunî temsilcisinin talebine ba¤l›d›r” hükmünü içermektedir. A‹HM bu maddenin yan› s›ra Milli E¤itim Temel Kanunu’nun 12. maddesine de karar›nda yer vermifltir. Baflvurucular›n bu yak›nmalar› karfl›s›nda, yüksek mahkeme, tek tek okullarda ö¤retilen din dersleri kitaplar›n› incelemeye koyulmufltur. Esas›nda A‹HM’e yap›lan bu baflvurudan önce de kamuoyunda zorunlu din derslerine yo¤un ve sert elefltirilerin geldi¤i de görülmüfltür. Zorunlu din dersleri, 12 Eylül rejiminin, hem de anayasayla güvence alt›na al›nan laik cumhuriyete bir arma¤an›d›r. Tüm bunlar,12 Eylül rejiminin eseridirler. Laik cumhuriyetin E¤itim Birli¤i Yasas› y›k›lm›flt›r. Milli E¤itim yerini ba¤nazl›k e¤itimine b›rakm›flt›r. Türk-‹slam sentezi e¤itimin temel tafl› olmufltur. Din dersleri program› Hanefi mezhebinin program›d›r (Balk›z). Bilinir ki, din dersi ad› ve içeri¤i gere¤i metafiziktir / dünyaötesidir (Balk›z). Zorunlu din dersi uygulanmas›, bir insan haklar› ihlalidir (Balk›z). Zorunlu din dersleri laik devlet ve laik düflünce ilkesine ayk›r›d›r.3 ___________________________________________________ (3) http://www.alevi.com/kasim_yesilguel+M50a4162ccc8.html

1316

‹STANBUL BAROSU DERG‹S‹ • Cilt: 82 • Say›: 3 • Y›l 2008

A‹HM de konuyu irdeledi¤i karar›nda din dersinin ilkö¤retimden sonra da devam etti¤i, lise birinci s›n›fta da okutulan bu dersin küçük bir bölümünde Ahmet Yesevi ve Hünkar Hac› Bektafl Veli’ye k›saca de¤inildi¤i tespit edilmifltir. ‹nsan Haklar› Avrupa Mahkemesi olan A‹HM, Uluslararas› Medeni ve Siyasi Haklar Sözleflmesinin 18. maddesi ile Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin 1396 (1999) say›l› ve 1720 (2005) say›l› Tavsiye Kararlar›na vurgu yapmaktad›r. Mahkeme bu konularda …ahlaki ve demokratik vatandafll›k e¤itimi çat›s› çerçevesinde gençlerin k›yaslama yapabilen bir yaklafl›m gelifltirmesine yönelik bir de¤erler serisi olarak dinler hakk›nda ö¤retimi yayg›nlaflt›rmak, Herkesin kendi dininin “do¤ru inanç” oldu¤una inanmak hususunda ayn› hakka sahip oldu¤u ve di¤er insanlar›n farkl› dine sahip olduklar› için ya da hiçbir biçimde bir dine sahip olmad›klar› için farkl› insanlar olmad›¤›n›n onlara alg›lat›lmas› için ö¤rencilere kendi devletlerindeki ve komflu devletlerdeki dinlerin uygulamas›n›n anlat›lmas› e¤itimin amaçlar›ndan biri olmas› gerekti¤inin alt›n› çizmifltir. Mahkeme bu mevzuatlar baz›nda, Dinsizli¤in de bir seçenek olmas›n›n yan›nda temel dinlerin tarihini tüm tarafs›zl›¤› ile içermesi gerekti¤ini, radikal dini uygulamalar›n destekçilerine yaklafl›mlar›nda güvende olmalar›na olanak vermek için gençlere e¤itim araçlar› sa¤lanmas› gerekti¤ini özellikle karar›nda belirtmifltir. Mahkeme karar›ndan ö¤rendi¤imiz kadar›yla, demokrasileri Türkiye’den oldukça geri bulunan, birçok devlet, ö¤rencilere din derslerini zorunlu tutmamaktad›r. Andora, Azerbaycan, Bulgaristan, H›rvatistan, Estonya, Gürcistan, Macaristan ve Moldova bu ülkelerden yaln›zca birkaç›d›r. Mahkeme karfl›l›kl› iddia ve savunmalar› alm›fl, Din Kültürü kitaplar›n› tek tek ve özenle incelemifl sonuçta da Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin zorunlu olmas›n› ve de Alevili¤e yer vermemesini, ‹nsan Haklar› Sözleflmesi’ne ayk›r› bulmufltur. Bu yönde hüküm kuran mahkemeye göre, ana ve baban›n kendi dini ve felsefi inançlar›na sayg› gösterilmesini isteme hakk›, birinci cümledeki bu temel hak üzerine flekillenmifl olup; birinci cümle, ikinci cümle gibi, devlet e¤itimi ve özel e¤itim aras›nda ayr›m yapmamaktad›r. Yani e¤itimde ço¤ulculu¤u güvence alt›na almay› amaçlamakta olup, bu olanak Sözleflme’nin tasarlad›¤› flekliyle “demokratik toplum”un korunmas› için as›l niteliktedir. Mahkeme karar›nda, müfredat›n oluflturulmas› ve planlanmas›n›, ilke olarak Sözleflmeci Devletlerin yetkisi içinde oldu¤unu kabul etmifl ve konunun as›l olarak çözümünün mahkemenin görevi olmayan ve hakl› olarak ülkeye ve zamana göre de¤iflen amaca uygunluk durumlar›n› içerir, demekle birlikte, Devletin, e¤itim ve ö¤retim konusunda üstlendi¤i ifllevleri yerine getirirken, müfredatta yer alan bilgilerin bir dinin telkininden uzak sakin bir ortamda ö¤rencilerin din hakk›nda elefltirel düflünce gelifltirmelerine olanak sa¤layacak biçimde nesnel, elefltirel ve ço¤ulcu bir

Zorunlu Din Dersine Yarg›sal Yaklafl›m • Coflkun Ongun

1317

yöntemle iletilmesine özen göstermesi zorunlulu¤unu görmezden gelememifltir. Mahkeme verdi¤i kararda hükümetin gerekçelerinde ileri sürdü¤ü olgular›n temelsiz olmad›¤›n›, e¤itimin laikli¤e ba¤lan›lm›fl olmas›n›n önemli bir etmen oldu¤unu vurgulam›flt›r. Ancak yak›n›c›n›n, Alevi inanc›n›n okulda ö¤retilen din anlay›fl›ndan birçok alanda farkl› olmas›na karfl›n, zorunlu “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” derslerinde bu inanç veya bu inanca ait ayinler hakk›nda hiçbir fley ö¤retilmedi¤ini iddias›na, hükümetin Aleviler hakk›nda baz› bilgilerin lise birinci s›n›fta ö¤retildi¤iyle ilgili sav› hakk›nda Mahkeme, baflvurucular gibi ilk ve ortaokulda bu inanc›n temel unsurlar› üzerine e¤itim bulunmazken, bu inanc›n do¤mas›nda bafll›ca etkisi olan iki kiflinin hayat› ve felsefesinin lisede ö¤retilmesinin, bu ö¤retimin kusurlar›n›n telafisi için yeterli olmad›¤› görüflüne varm›flt›r. Mahkeme ana ve babalar›n, çocuklar›n›n do¤al e¤itimcileri olarak, onlar› kendi dini veya felsefi inançlar› konusunda ayd›nlatabilece¤ini vurgulam›fl ve onlara yol gösterici olabileceklerini kabul etmifltir. Böylece Din dersinde verilen ö¤retimin nesnellik ve ço¤ulculuk ölçütlerini ve ayr›ca baflvurucunun kendi özel durumunda, çocuklar›n›n Alevi inanc›na sahip babas›n›n dini ve felsefi inançlar›na sayg›l› olma gere¤ini karfl›lar nitelikte görülemeyece¤i sonucuna varmaktad›r. Mahkeme burada sözleflmeci devletlere din e¤itiminin yöntemi konusunda aç›kça telkinde bulunmufltur. Mahkemeye göre ö¤rencilerin okulda verilen dini e¤itimle, ana ve babalar›n›n dini veya felsefi inançlar› aras›nda bir çeliflkiyle karfl›laflmalar›n› mümkün oldu¤unca bertaraf etmesi gerekir. Bu ba¤lamda Mahkeme, Avrupa’da din e¤itimi ve ö¤retim yaklafl›mlar›n›n çeflitlili¤ine karfl›n, hemen tüm Üye Devletlerin, dersten muaf tutulma sistemi öngörerek veya baflka bir konuda ders seçme olana¤› vererek veya din e¤itimi derslerini tamamen seçmeli hale getirerek, ö¤rencilere din e¤itimi dersleri d›fl›nda en az bir seçenek sunmak zorunda olduklar›n›n alt›n› çizmifltir. Türkiye’de bulunan ve ‹slam d›fl›nda bir dine mensup olanlar›n muaf tutulma olana¤› yeterli görülmemifl ve sonuçta muafiyet usulünün uygun bir yöntem olmad›¤› ve bu usulün ö¤retilen konunun okul ile ana ve baban›n de¤erleri aras›nda bunlara ba¤l›l›k yönünden çocuklarda çeliflkiye yol açabilece¤ini hakl› olarak düflünen ana ve babalara yeterli bir koruma sa¤lamad›¤› görüflünde birleflmifltir. Ayr›ca burada önemli bir tehlikeye iflaret edilmifl, Sünni ‹slam d›fl›nda bir dini veya felsefi inanca sahip ana ve babalar›n çocuklar› için uygun bir seçenek bulunmayan durumlarda muaf tutulma yönteminin, ana ve babay› a¤›r bir yük alt›na sokabilece¤i ve çocuklar›n›n din derslerinden muaf tutulmas› için kendi dini veya felsefi inançlar›n› gereksiz yere aç›klamak zorunda kalabilecekleri vurgulanm›flt›r. Yak›n›c›lar›n, sözünü ettikleri Sözleflme’nin 9. maddesi, Herkes düflünce, vicdan ve din özgürlü¤üne sahiptir. Bu hak, din veya inanç de¤ifl-

1318

‹STANBUL BAROSU DERG‹S‹ • Cilt: 82 • Say›: 3 • Y›l 2008

tirme özgürlü¤ü ile tek bafl›na veya topluca, aç›kça veya özel tarzda ibadet, ö¤retim, uygulama ve ayin yapmak suretiyle dinini veya inanc›n› aç›klama özgürlü¤ünü de içerir, hükmüne amirdir. Mahkeme protokolün 2. maddesinin ihlal edildi¤i görüflüne varm›flt›r. A‹HM’in yan› s›ra Avrupa konseyi de bu yönde raporlar yay›nlam›flt›r. Avrupa Konseyi, Türkiye’den nüfus cüzdanlar›ndaki din ibaresini ç›karmas›n› ve okullardaki zorunlu din dersi uygulamas›ndan vazgeçmesini istedi¤i raporunda, “Türkiye’de Irkç›l›k ve Ayr›mc›l›k’ konulu raporda yer alan bu taleplere Türk hükümeti herhangi bir itirazda bulunmad›. Türkiye’nin önümüzdeki dönemde bu alanda ad›m atmak zorunda kalaca¤› belirtiliyor. Türkiye’de nüfus cüzdanlar›nda ‘din’ ibaresinin yer almas›n›n zorunlu oldu¤una dikkat çeken ECRI raporunda bu yaklafl›ma son verilmesi gerekti¤i belirtildi. Rapor, bu ibarenin ç›kar›lmas›n› sa¤layan bir mekanizman›n en k›sa sürede devreye sokulmas›n› istedi. Nüfus cüzdanlar›ndaki din ibaresi uygulamas›na Avrupa Birli¤i ülkelerinde rastlanm›yor”4 görüflünü savunmufltur. Konsey’in mahkeme karar›ndan önce ve ba¤›ms›z kurulca yapt›rd›¤› bu araflt›rma sonucunda bu iki konuda Türkiye’nin gereken yasal düzenlemeyi gerçeklefltirmesi gere¤ine vurgu yap›lm›flt›r. Yine ayn› flekilde konu Birleflmifl Milletler ‹nsan Haklar› Komitesi (‹HK) önüne de götürülmüfltür. BM ‹nsan Haklar› Komitesi, Norveç karar›nda, hümanist inanca sahip baflvurucu anne babalar›n söz konusu derse yönelik getirilen muafiyet sisteminin s›n›rl› hallerde tan›nd›¤› gerekçesiyle yapt›klar› baflvuruyu hakl› bulmufltur. Kararda öncelikle, söz konusu derste H›ristiyanl›¤a öncelik tan›narak di¤er din ve inançlara çok az de¤inilmesinin hem tarafs›zl›k ve nesnellik ölçütünü hem de dinlerin ço¤ulcu bir flekilde ö¤retilmesi gere¤ini ihlal etti¤i belirtilmifltir. Ayr›ca derse yönelik tan›nan s›n›rl› muafiyet sistemi de yetersiz bulunarak mevcut durumun MSHS’nin 18(4). Maddesinin ihlali anlam›na geldi¤ine hükmedilmifltir.5 Hükümet taraf›ndan görevlendirilen Anayasa tasla¤› haz›rlama komisyonu, Anayasa’da yer alan zorunlu din dersinin kald›r›lmas›n› ya da seçmeli hale getirilmesini önermifltir. Ancak kapal› kap›lar ard›nda tasla¤a son fleklini verdi¤ini aç›klayan bir k›s›m iktidar partisi milletvekili, 24. maddenin aynen benimsenmesini, derse girmek istemeyenlerin bundan muaf tutulma haklar›n› kullanabilmelerinin önünü açm›flt›r. Ancak bu dersin seçimlik olmak yerine zorunlu tutulmaya devam edilmesi, mahkeme karar›n›n içeri¤inde de yer ald›¤› üzere, bu dersi almak istemeyenlerin görüfllerini iffla etmek zorunda kalma tehlikesiyle bafl bafla kalacaklar›na kuflku yoktur. ___________________________________________________ (4) Radikal, 15.02.2005 (5) Güncel Hukuk Dergisi, 2007/10, ‹nsan Haklar› Merce¤inden Zorunlu Din Dersleri, Zeynep O. Usal,

Zorunlu Din Dersine Yarg›sal Yaklafl›m • Coflkun Ongun

1319

Tart›flmalara kat›lan Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› da zorunlu din derslerinin devam› yönünde görüfl bildirmifltir. Kendisi hakk›ndaki tart›flmalar› kulak arkas› eden Diyanet’in bu aç›klamas›, salt Sünni inanc›n› temsil eden bir kurum oldu¤unu aç›k biçimde kan›tlam›flt›r. Çünkü farkl› yap›da olsayd›, “Alevilere zul gelen” zorunlu din dersinin devam›n› savunamazd›. Bu dersin Sünnili¤i ö¤retmedi¤i yaln›zca din kültürünü ö¤retti¤i yönündeki savlar da A‹HM’in bu karar› karfl›s›nda geçerlili¤ini yitirmifltir. Bu durumda Türk yasa koyucu için Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerini ilk ve orta ö¤retim kurumlar›nda zorunlu dersler aras›ndan ç›kar›p, seçimlik hale getirmekten baflka yol gözükmemektedir. Devletin laik yap›s›, meflru hukuk normlar› ve hakkaniyet kurallar› içerisinde din dersi almak istemeyen aile ve bireylere bunu zorla sunmaya çal›flmak hukuk devleti için kabul edilebilir bir uygulama de¤ildir. Dan›fltay’›n Konuya Yaklafl›m› Bu konuda zorunlu din dersinin iç hukuk düzenlemelerine ayk›r› oldu¤u yolunda mahkeme kararlar›n›n varl›¤› bilinmekteydi. Zorunlu din dersi konusunu mahkemeye tafl›yan bir baban›n, inanc› gere¤i çocu¤unun zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf tutulmas› istemini yerel mahkemelerde hakl› bulan kararlar oldu¤u gibi bu istemleri ret eden kararlar da verilmifltir. Kararlar› incelemeye yetkili yüksek mahkeme olan Dan›fltay, 29.02.2008 günlü karar›nda konuyu saydam biçimde ele alarak zorunlu din dersinden muaf tutulmak istenen baflvurucular›n istemini hakl› bulmufltur. Kararda, konuyla ilgili iç hukuk düzenlemelerine k›saca at›fta bulunulmufltur. Buna göre, Dosyan›n incelenmesinden; davac› taraf›ndan, ‹lkö¤retim Okulu 4. s›n›f ö¤rencisi olan çocu¤unun, zorunlu din dersi e¤itiminden muaf tutulmas› istemiyle 12.7.2005 tarihinde ‹stanbul Valili¤ine baflvurmufltur. Bu baflvurunun cevap verilmeyerek reddedilmesi üzerine, çocu¤unun zorunlu din dersine tabi tutulmas›n›n, Avrupa ‹nsan Haklar› Sözleflmesinin 9. maddesi ile Ek 1 No’lu Protokolün 2. maddesine ayk›r› oldu¤u, iradesi ve istemi d›fl›nda uygun görmedi¤i bir müfredat program› ile düzenlenmifl olan din e¤itimine tabi tutulamayaca¤› ileri sürülerek, bak›lmakta olan dava aç›lm›flt›r. Davac› taraf›ndan, zorunlu din dersinin Avrupa ‹nsan Haklar› Sözleflmesinin 9. maddesi ile Ek 1 No’lu Protokolün 2. maddesine ayk›r› oldu¤unun ileri sürülmüfltür. ‹nsan Haklar› ve Temel Özgürlüklerin Korunmas›na ‹liflkin Sözleflme (Avrupa ‹nsan Haklar› Sözleflmesi) 04.11.1950 tarihinde imzalanm›fl ve 03.09.1953 tarihinde yürürlü¤e girmifltir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti taraf›ndan ise, Avrupa ‹nsan Haklar› Sözleflmesi 04.11.1950 tarihinde imzalanm›fl ve Sözleflme ile ba¤lanma ifllemi tamamlanmak üzere, 19.3.1954 tarih ve 8662 say›l› Resmi Gazetede yay›mlanan “10.3.1954 tarih ve 6366 say›l› ‹nsan Haklar›n› ve Ana Hürriyetleri Koruma Sözleflmesi ve Buna Ek Protokolün Tasdiki Hakk›nda Kanun” ç›kar›larak, Avrupa

1320

‹STANBUL BAROSU DERG‹S‹ • Cilt: 82 • Say›: 3 • Y›l 2008

‹nsan Haklar› Sözleflmesi Türkiye aç›s›ndan ba¤lay›c› hale geldi¤i, tespitine var›lm›flt›r. Dan›fltay sekizinci dairesinin ayn› karar›nda, Anayasa Mahkemesi’nin 16.09.1998 günlü karar›na da gönderme yap›lm›fl ve okullarda ö¤retilen müfredat›n Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi mi, “din e¤itimi mi” oldu¤u konusunda karar verilmesi gerekti¤i hükmüne var›lm›flt›r. Anayasa Mahkemesi an›lan karar›nda “Laik devletin, do¤as› gere¤i resmi bir dininin bulunmamas›, belli bir dine üstünlük tan›mamas›n›, onun gereklerini yasalar ve di¤er idari ifllemlerle geçerli k›lmaya çal›flmamas›n› gerektirir.” Bu ba¤lamda, laik bir devlette belli bir dinin, e¤itim ve ö¤retimi zorunlu hale getirilemez. Anayasan›n 24. maddesinin dördüncü f›kras›na göre, din ve ahlak e¤itim ve ö¤retimi Devletin gözetimi ve denetimi alt›nda yap›l›r. Din kültürü ve ahlak ö¤retimi ilk ve orta ö¤retim kurumlar›nda okutulan zorunlu dersler aras›nda yer al›r. Bunun d›fl›ndaki din e¤itim ve ö¤retimi ancak, kiflilerin kendi iste¤ine, küçüklerin de kanuni temsilcilerinin iste¤ine ba¤l›d›r. Din ve ahlak e¤itim ve ö¤retiminin devletin gözetim ve denetimi alt›nda yap›lmas›n›n nedeni, maddenin gerekçesinde de belirtildi¤i gibi bu konudaki e¤itim ve ö¤retim özgürlü¤ünün kötüye kullan›lmas›n› engellemektir. Dinler hakk›nda yans›z ve tan›t›c› bilgiler vermek ve ahlaki de¤erleri benimsetmek amac›yla din kültürü ve ahlak ö¤retimi dersleri ilk ve ortaö¤retim kurumlar›nda okutulan zorunlu dersler aras›na al›nm›flt›r. Dan›fltay bu aflamada ilk ve orta ö¤retim kurumlar›nda zorunlu din dersinin okutulup okutulamayaca¤›n› de¤il, okutulan müfredat›n din kültürü ve ahlak bilgisi kapsam›nda de¤erlendirilip de¤erlendirilemeyece¤ini incelemeye giriflmifltir. Yüksek mahkeme bunu gerçeklefltirirken, ayn› konuda Avrupa ‹nsan Haklar› Mahkemesi’nce verilen karar›n›n baz› bölümlerini gerekçeli karar›na alm›flt›r: Avrupa ‹nsan Haklar› Mahkemesinin 09.10.2007 tarih ve Baflvuru No: 1448/04 say›l› karar›nda; baflvuranlar›n Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinden muaf tutulmas› taleplerine yönelik olarak, Milli E¤itim Bakanl›¤›nca onayl› 4, 5, 6, 7, 8 ve 9. s›n›flarda okutulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisine iliflkin alt› ders kitab›n›n içeriklerinin incelendi¤i ve sonuçta Sünni inanc›n›n ritüellerine uygun bir e¤itimin verildi¤i, bu ba¤lamda Alevilerin inançlar›na yönelik bir bilgiye rastlan›lmad›¤› tespitine Dan›fltay da kat›lm›flt›r. Ayr›ca Mahkeme, Türk Anayasas› taraf›ndan güvence alt›na al›nan laiklik ilkesinin, Devletin belli bir din veya inançtan yana olmas›n› engelledi¤ini, dolay›s›yla Devlete tarafs›z hakemlik rolünde rehberlik etti¤ini ve kesinlikle din ve vicdan özgürlü¤ünü içerdi¤ini belirtmifltir. Dan›fltay, tüm bu at›flardan sonra oybirli¤i ile alm›fl oldu¤u ve tarihi olarak nitelenecek karar›nda, Devletin, e¤itim ve ö¤retimle ilgili olarak üzerine düflen görevleri yerine getirirken, müfredatta yer alan bilgilerin

Zorunlu Din Dersine Yarg›sal Yaklafl›m • Coflkun Ongun

1321

nesnel ve ço¤ulcu bir flekilde aktar›lmas›na dikkat etmesi ve ebeveynlerin dini ve felsefi kanaatlerine sayg› göstermesi gerekti¤ini belirtmifltir. Anayasan›n 24. maddesine göre din kültürü ve ahlak ö¤retiminin ilk ve ortaö¤retim kurumlar›nda okutulan zorunlu dersler aras›nda oldu¤u ancak, bu ö¤retimin Anayasan›n öngördü¤ü amaca uygun bir müfredatla verilmesi gerekti¤i, içeri¤inin nesnel ve ço¤ulcu olmas›, kiflinin dininin bir ayr›m ve eflitsizlik unsuru olarak kullan›lmamas› ve devletin dinler karfl›s›nda tarafs›z kalarak, bütün dinsel inançlar› eflde¤er görmesi gerekti¤i, ö¤retimde uygulanan müfredat›n belirli bir din anlay›fl›n› esas almas› durumunda, bunun Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi olarak kabul edilemeyece¤i ve din e¤itimi halini alaca¤›n›n aç›k oldu¤u, nitekim, Avrupa ‹nsan Haklar› Mahkemesince ö¤retime iliflkin müfredatta yap›lan ve karar›m›zda hüküm kurmaya yeterli görülen tespitler uyar›nca, ülkemizde ço¤ulculuk anlay›fl› içerisinde, nesnel ve rasyonel bir flekilde din kültürü ve ahlak bilgisi ö¤retiminin verilmedi¤i sonucuna ulafl›ld›¤›, bu durumda, Anayasan›n 24. maddesinde, din kültürü ve ahlak bilgisi ö¤retiminin zorunlu oldu¤unun belirtilmesi, ilk ve ortaö¤retim kurumlar›nda verilen ö¤retimin ad›n›n din kültürü ve ahlak bilgisi olmas›na ra¤men, içerik olarak din kültürü ve ahlak bilgisi ö¤retimi olarak kabul edilemeyece¤i aç›k oldu¤undan ve din e¤itiminin de ancak kiflilerin kendi iste¤ine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine ba¤l› olmas› karfl›s›nda, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin bu içeri¤i ile zorunlu tutulmas›nda hukuka uyarl›k bulunmad›¤› sonucuna varm›flt›r. Bu karardan sonra bundan sonra Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi müfredat› bafltan sona yeniden derlenmeli, bu konuda Alevi önder ve akademisyenlerin de kat›laca¤› bir kurul oluflturularak y›llard›r görmezden gelinen Aleviler Din Kültürü ders kitaplar›nca ayr›nt›l› tan›nmal› ve de tan›t›lmal›d›r. Ancak bu yap›l›rken, s›kça tekrarlanan “Alevilik Ali’yi sevmekse biz de Aleviyiz” “kliflesinden” uzak durulmal› ve Alevilik, “Sünni ölçütlerle” de¤erlendirilmemelidir. Bu arada Diyanet’in yapm›fl oldu¤u aç›klama bilinen türden bir “fetva” niteli¤indedir. Bu konuda söz söylemesi gereken en son kurum Diyanet’tir. Çünkü maafllar›nda Alevi vatandafllar›m›z›n da vergileri olan bu kurum esas›nda bu yap›s›yla da Sünnili¤in kurumsallaflm›fl halidir. Ve egemenli¤ini sürdürme niyetindedir. Sorunun çözümü için at›lacak en önemli ad›m Din Derslerinin zorunlu olmaktan ç›kar›p seçmeli yapmakt›r. Yöneticilerin, Alevilerin gönlünü kazanmak ad›na onlarla oruç açarak, “pilav yemek” yerine, Anayasa’n›n ilgili hükümlerinde gerekli de¤ifliklikleri yapmalar› ve soruna köklü ve yasal çözümler getirmeleri gerekmektedir. Hukuk devletine yak›flan tav›r da bu olmal›d›r.