The Effects of Different Types of Ridge Sowing Methods on Yield and Some Yield Properties in Wheat Production

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun Buğday Tarımında Değişik Sırta Ekim Yöntemlerinin Verim ve Bazı Verim Özellikleri Ü...
Author: Müge Baybaşin
8 downloads 0 Views 139KB Size
27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

Buğday Tarımında Değişik Sırta Ekim Yöntemlerinin Verim ve Bazı Verim Özellikleri Üzerine Etkileri Sait AYKANAT1, Zeliha B. BARUT2, M. Murat TURGUT2, H. Ali KARAAĞAÇ1, Hatun BARUT1 1 Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Adana Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Makinaları Bölümü, Adana [email protected]

2

Özet: Bu çalışma, 2010 (Kasım) ile 2011 (Haziran) ayları arasında Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü-Hacıali Bitkisel üretim istasyonunda yürütülmüştür. Tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekrarlı olarak kurulan bu denemede tohumluk materyali olarak Ceyhan-99 ekmeklik buğday çeşidi kullanılmıştır. Yapılan bu denemede; Y1:Daimi sırta ekim (70 cm), Y2:Yeni sırta ekim (70 cm), Y3:Geniş sırta ekim (140 cm), Y4:Ekim+sırt oluşturma (70 cm), Y5:Ekim+geniş sırt oluşturma (140 cm) ve Y6:Düze ekim (kontrol parseli) olmak üzere toplam beş farklı sırta ekim yöntemi düz ekimle karşılaştırılmıştır. Y1 ve Y2 yöntemlerinde özel sırta ekim makinesiyle; diğer yöntemlerde ise kombine tahıl ekim makinesiyle ekimler gerçekleştirilmiştir. Y4 yönteminde ekimden sonra bir kez lister çekilirken; Y5 yönteminde ise yan yüzeylerine kulak eklenmiş rotovatör kullanılmıştır. Çalışma sonucunda verimde en yüksek ortalama değer 660 kg/da ile Y5 yönteminden elde edilirken; Y6 yönteminde de ortalama verim 636 kg/da olarak saptanmıştır. Anahtar kelimeler: Buğday tarımı, sırta ekim, geniş sırta ekim, daimi sırta ekim

The Effects of Different Types of Ridge Sowing Methods on Yield and Some Yield Properties in Wheat Production Abstract: This study was conducted in Hacıali Undertaking of East Mediterranean Agricultural Research Institute between November 2010 and June 2011. The experiment was arranged in randomized blogs design with three replications. Bread wheat variety Ceyhan-99 was used in the study. The ridge sowing methods were Y1: permanent ridge sowing (70 cm), Y2: new ridge sowing (70 cm), Y3: wide ridge sowing (140 cm), Y4: ridging after sowing (70 cm), Y5: wide ridging after sowing (140 cm), Y6: flat sowing (control parcel) were used in the study. A prototype ridge sowing machine was used for Y1 and Y2 methods and the other methods were applied by combine drill. A lister was used after sowing in Y4 method and a shovels mounted on each two sides of rotovator was used in Y5 method. As a result the highest average yield was in Y5 method (660 kg da-1). The average yield of Y6 method was 636 kg da-1. Key words: Wheat production, ridge sowing, wide ridge sowing, permanent ridge sowing

Giriş Sürdürülebilir tarımda üretim maliyetlerinin azaltılmasıyla karlılığın arttırılması son yıllarda gerek ülkemizde gerekse diğer ülkelerde büyük önem kazanmıştır. Bu konuda akla gelen ilk yaklaşım azaltılmış toprak işleme ve doğrudan ekim yöntemleridir. Sulanabilir alanlarda azaltılmış toprak işlemeyi de içeren sırta buğday ekimi, bazı avantajları nedeniyle dünyada geniş uygulama alanı bulmuştur (Aquino, 1998). Bu yönteme göre; 8-10 cm yüksekliğinde ve 70-100 cm genişliğinde sırtlar oluşturulmakta ve sırt aralarındaki karıklardan sulama yapılmaktadır. Ekim, mibzerle 2-4 sıra şeklinde sırt üzerine yapılmaktadır. Sırt genişliği daha sonra ekilecek ürüne göre ayarlanmaktadır ve oluşturulan karıkların içine ekim yapılmamaktadır (Sayre ve Moreno 1997). Sırta ekim yönteminin sürdürülebilir tarım için

249

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

birçok avantaj taşıdığı, sırtların tekrar düzeltilmek suretiyle bir sonraki ürün için hemen ekim yapılabilmesine olanak sağladığı bildirilmektedir. Bu sistemin avantajları şöyle özetlenmektedir; 1-Toprak İşlemeyi azaltır ve anız yakılmasına gerek kalmaz. 2-Sulama suyunun idaresini kolaylaştırır ve daha homojen sulama sağlar. %20-40 daha az su kullanımına olanak verir. 3-Daha iyi drenaj sağlayarak yatmayı engellediği bildirilmektedir. 4-Bitki kök bölgesinin sıkışmasına neden olmadan tarla içerisine tarım alet ve makinelerinin girmesine olanak sağlar. 5-Mekanik ot kontrolüne imkan verdiği için yabancı ot ilacı kullanımını azaltır. 6-Azotlu gübrenin banda uygulanmasına imkan verdiği için gübre kayıplarını azaltır. 7-Normal sisteme göre daha az tohum kullanılmasına imkan sağlar. 8-İkinci ürün için ekim zamanını kısaltır. 9-Özellikle sırt bölgesinin kimyasal. fiziksel ve biyolojik toprak özelliklerinin gelişmesine imkan sağlar (Sayre ve Moreno 1997). Çukurova bölgesinde buğdayın sırta ekimi; diğer yazlık ürünlerimizden mısır, soya, pamuk ve yerfıstığının sırta ekilerek yapılan üretimlerinin yanında oldukça yeni ve bilinmezi çok olan bir konudur. Bu nedenle 2005 yılından itibaren bölgemizde değişik amaçlarla buğdayın sırta ekim denemeleri yapılmış ve değerlendirilmiştir. Yapılan denemelerde buğdayın sırta ekimi geleneksel olarak uygulanan buğdayın serpme ve sıraya ekimine yakın sonuçlar vermiş ama hep gerisinde kalmıştır. Yapılan gözlemler neticesinde buğdayın sırta ekiminin ancak kendisinden sonra gelecek ikinci ürünle entegre edilebilirse daha da anlamlı olacağını belirtmişlerdir (Aykanat ve ark, 2010). Çukurova bölgesinde soya ekimi 60 cm, mısır ekimi 70 cm ve pamuk ekimi de 80 cm genişliğindeki sırtlara yapılıyormuş gibi gözükse de son yıllarda genelde hepsi 70 cm ekilir hale gelmiştir. Bunların yanında buğdayın sırta ekimi düşünüldüğünde yazlık ürünlerin ekiminde yaygın olarak tercih edilen 70 cm sırt genişliği esas kabul edilmiştir. 2005 ve 2008 yılları arasında yapılan sırta ekim çalışmalarda; 70 cm’lik sırtlara I-II ve III sıra buğday ekimlerde en uygun ekim ve münavebe sistemin sırta II sıra buğday ve arkasından ikinci ürün münavebesi olduğunu belirtmişlerdir (Avçin ve ark, 2010). Bu çalışma; buğdayın 70 ve 140 cm genişliğindeki sırtlara ekimini ve bu farklı sırta ekim yöntemlerinin buğdayın verim ve bazı verim öğeleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Önceki Çalışmalar Dok ve Özcan (2011), 2006 ve 2007 yılları arasında Amasya’da yürüttükleri ve buğdayda farklı ekim yöntemlerinin karşılaştırdıkları bu çalışmalarında buğdayın düze ve sırta ekimini (70 cm) incelemişlerdir. 9 tane farklı ekmeklik buğday çeşidi ile Karadeniz bölgesinin iç geçit bölgesinde yürütülen bu çalışmada buğdayın sırta ekiminin (70 cm) geleneksel ekim yöntemine alternatif olamayacağı, ikinci ürün ekiminde zamandan ve yakıttan tasarruf sağlayacağı ve mümkünse de daha geniş sırtlarda (140 cm) ekim çalışmalarının yürütülmesi ve geliştirilmesi gereği üzerinde durulmuştur. Özellikle de buğdayın sırta ekiminin II. ürünle entegre edilmesinde yarar olduğunu vurgulamışlardır. Fahong ve ark. (2002), Çin’de geleneksel ekim sistemi ile sırta ekim sistemini mukayese etmek maksadıyla yürüttükleri bir çalışmada, sulama suyundan %30 ve azot gübrelemesinden %10 tasarruf ettiklerini, yatmanın ve hastalıkların önemli oranda azaldığını, kalitenin yükseldiğini ve verimde %10’luk bir artışın sağlandığını belirtmişlerdir.

250

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

Kabakcı (1999), GAP bölgesinde sulu şartlarda yetiştirilecek buğdaylarda bölgenin iklim ve toprak yapısına uygun yeni yetiştirme tekniklerinin ve yeni sulama metotlarının geliştirilmesi amacıyla Harran Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü işletme arazisinde yürüttüğü çalışmada; sulu şartlarda yetiştirilen buğdaylarda 1) "geleneksel düz ekim". 2) 70 cm ara ile hazırlanan sırtların üzerine 20 cm ara ile ekim yapılan "sırt+ekim" ve 3) toprak yüzeyine tohum serpildikten sonra 70 cm ara ile sırt yapılan "ekim+sırt" yöntemleri denenerek sulu ve kuru şartlarda verime olan etkisi incelenmiştir. Bununla birlikte her üç yöntemde dekara 10, 15, 20 ve 25 kg tohum uygulanarak uygun tohum miktarları araştırılmıştır. Çalışmada kuru şartlarda ekim yöntemlerinden en fazla verim "düz ekim"den elde edilmiş, "ekim+sırt yöntemi" ile "sırt+ekim yöntemi" arasında fark çıkmamıştır. Her üç ekim yönteminde uygulanan farklı tohum miktarları incelendiğinde; dekara uygulanan tohum miktarı arttıkça metrekaredeki bitki sayısının arttığı, ancak bin dane ağırlığı ve başak veriminin azaldığı buna bağlı olarak da verimde fark oluşmadığı tespit etmiştir. Sulu şartlarda ekim yöntemlerinden "düz ekim"de en fazla bitki sayısı ve başak sayısı elde edilirken başaktaki dane verimi en az olmuş ve verim yönünden ekim yöntemleri arasında fark oluşmamıştır. Aynı şekilde her üç ekim yönteminde de tohum miktarları arttıkça metrekaredeki bitki ve başak sayısının arttığı, ancak başak verimi ve bin dane ağırlığının azaldığı, bu özellikler sonucunda verim yönünden önemli bir fark oluşmadığı belirtmiştir. Sayre and Moreno (1997), Meksika’da yaptıkları bir sırta ekim çalışmada kullanılan tohum miktarının azaltılması, yabancı ot kontrolünün daha iyi olması, sulamada su miktarı ve işçilik maliyetlerinin azaltılması, sonraki ürün için sırtların sadece yeniden düzeltilmesiyle azaltılmış toprak işlemeye olanak sağlaması nedeniyle sırta ekimin üretim maliyetlerini önemli ölçüde düşürdüğünü belirlemişlerdir. Sayre ve ark. (2004), Çin’de yaptıkları çalışmada, sırta ekim yönteminde kullanılan karık sulamanın geleneksel yöntemdeki salma sulamaya oranla bazı yıllarda %30’a varan su ekonomisi sağladığı, toprak yüzeyinin kaymak bağlamasına engel olduğu, ilkbaharda azotlu gübrenin toprak altına verilmesine olanak sağlayarak azot kullanma etkinliğini artırdığı ve bu nedenlerle geleneksel yönteme oranla daha avantajlı olduğunu belirlemişlerdir. Tripathi ve ark. (2005), geleneksel ekime uygun çeşitlerle sırta ekime uygun çeşitleri yatma açısından karşılaştırdıkları çalışmada sırta ekim yönteminde yatmanın geleneksek ekim yöntemine göre %50 daha az olduğunu bildirmişlerdir. Oluşturulan sırtların uzun süre kullanılması ve sapların toprak yüzeyinde bırakılmasının uzun vadede verimi artırmak için önemli olduğu bildirmişlerdir. Materyal ve Yöntem Kasım (2010) ve Haziran (2011) tarihleri arasında Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü-Hacıali lokasyonunda yürütülen bu çalışma; tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak kurulmuştur. Tohumluk materyali olarak Ceyhan-99 ekmeklik buğday çeşidi kullanılmıştır. Ekilen çeşidin 1000 dane ağırlığı 38 g olarak değerlendirilmiştir. Daimi ve yeni sırt yöntemleri hariç diğer ekim yöntemlerinin hepsinde 453 adet/m2 (17.2 kg/da) ekim normu uygulanmıştır. Y3 yönteminde ise sırt araları bir boş bir ekili bırakıldığı için ekim normu 15.97 kg/da olarak saptanmıştır. Daimi ve yeni sırta ekim yöntemlerinde ise ekmeklik buğdayda ekim normu olarak sırta ekimde bölgemizde en iyi sonuçları veren 400 adet/m2 (15.2 kg/da) ekim normu uygulanmıştır; ancak bu sırta ekim yöntemlerinde ekilebilen sırt yüzeyi düşünüldüğünde ekim normu 10.86 kg/da olarak bulunmuştur.

251

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

Ekim öncesi yapılan toprak analizleri sonucunda toprakta 1.08 kg/da fosfor olduğu saptanmış ve atılması gereken gübre miktarları bitkinin isteği ve topraktaki fosfor bakiyesine göre hesaplanmıştır. Taban gübresi olarak ekimle birlikte 15.3 kg/da DAP (18-46-0) gübresi yani saf olarak 2.8 kg/da azot ve 7 kg/da fosfor verilmiştir. Üst gübre olarak ta bitkiler kardeşlenme sonundayken 30.56 kg/da ÜRE (%46) gübresi yani saf olarak 14.1 kg/da azot takviyesi yapılmıştır. Sonuç olarak, toplamda 16.9 kg/da saf azot uygulanmış ve saf fosforda 8.08 kg/da tamamlanmıştır. Yabancı otlarla mücadelede ise üst gübreleme sonrası birbiriyle karışabilen Topik 240 EC ve Lintur 70 WG ilaçları tek seferde uygulanarak yabancı otlarla kimyasal mücadele yapılmıştır. Çalışmada; aşağıdaki şekilde 6 farklı ekim yöntemi incelenmiştir. Yapılan bu denemede; beş farklı sırta ekim yöntemi düz ekimle karşılaştırılmıştır. Ekim yöntemleri aşağıdadır; 1. Yöntem (Y1): Daimi sırta ekim (70 cm) 2. Yöntem (Y2): Yeni sırta ekim (70 cm) 3. Yöntem (Y3): Geniş sırta ekim (140 cm) 4. Yöntem (Y4): Ekim+sırt oluşturma (70 cm) 5. Yöntem (Y5): Ekim+geniş sırt oluşturma (140 cm) 6. Yöntem (Y6): Düze ekim (Kontrol Parseli) Daimi sırta ekim yönteminde birinci yıl buğday+II. ürün silajlık mısır yetiştirilmiştir. İkinci yıl ise silajlık mısır hasadından sonra sırtlar lister ile bir kez tazelendikten sonra daimi sırtlara buğday ekimi gerçekleştirilmiştir. Yeni sırta ekim yönteminde ise silajlık mısır hasadından sonra toprak goble ile iki kez işlendikten sonra sırt listeri ve tapanı çekilmiştir. Hem daimi sırtta hem de yeni sırtta 70 cm’lik sırtlara III’er sıra buğday ekimi gerçekleştirilmiştir. Geniş sırta (140 cm) ekim yönteminde ise; toprak goble ile iki kez işlendikten sonra yan yüzeylerine kulak eklenmiş rotovatör ile geniş sırtlar çekilmiş ve iş genişliği 2.8 m olan kombine tahıl ekim makinesiyle de geniş sırtların üzerine ekimler gerçekleştirilmiştir. Ektikten sonra sırt oluşturma (70-140 cm) yöntemlerinde ise 70 cm için sırt listeri ve 140 cm için ise yan yüzeylerine kulak eklenmiş rotovatör makinesi kullanılmıştır. Kontrol parselimiz olan düze ekim yönteminde ise toprak iki kez goble ile işlenerek tohum yatağı hazırlanmış ve kombine tahıl ekim makinesiyle de kesiksiz olarak sıraya ekimler gerçekleştirilmiştir. Deneme Alanının Toprak Özellikleri Çalışmanın yürütüldüğü deneme alanının 0-30 cm toprak katmanından alınan toprak örnekleri toprak laboratuarında incelenerek deneme alanının fiziksel ve kimyasal özellikleri ortaya konmuştur. Deneme alanına ait toprağın fiziksel ve kimyasal özellikleri incelendiğinde toprağın pH değeri hafif alkali (pH: 7.7), kireç içeriği fazla (%11.9), organik madde içeriği az (%1.42), tuz düzeyi bakımından tuzsuz (%0.038) sınıfa girmektedir. Toprak bünyesi ise killi tınlı olarak belirlenmiştir. Alınabilir fosfor içeriği az (1.08 kg P2O5/da) ve alınabilir potasyum içeriği de fazla (45.3 kg K2O/da) olarak belirlenmiştir. Deneme Yerinin İklim Özellikleri Kasım (2010) ve Haziran (2011) tarihleri arasındaki iklim verilerine bakıldığında, uzun yıllar ortalamalarına göre buğday için çok değişik bir yetişme sezonu olduğu görülmektedir. Kasım ayı hariç aylar bazında düşen toplam yağış miktarları (mm) ve nisbi nem (%) değerleri de uzun yıllara göre fazla ve dengeli gerçekleşmiştir. Yağış rejiminin düzenli ve yeterli olması

252

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

buğdayda verim artışlarına sebep olmuştur. Özellikle 15 Mart ve 30 Nisan tarihleri arasında düşen yağış miktarları buğday verimi üzerinde olumlu etki yaratmıştır. Adana’nın toplam yağış miktarı uzun yıllar ortalamasına göre 528.01 mm iken bu sezonda 713.40 mm yağış alınmıştır; yani uzun yıllar ortalamasına göre 185.39 mm daha fazla yağış gerçekleşmiştir (Çizelge 1). Çizelge 1. Adana-Hacıali’de 2010-2011 ve uzun yıllar ortalamalarında kaydedilen bazı iklim değerleri Aylar

Ortalama Sıcaklık (0C) Uzun Yıl. * 14.19 10.07 8.96 9.53 12.38 16.69 20.69 24.38

2010-11

Toplam Yağış (mm)

Fark

Nisbi Nem (%)

Uzun 2010-11 Fark Uzun 2010Yıl. * Yıl. * 11 Kasım 15.23 +1.04 83.03 1.8 -81.23 61.76 73.88 Aralık 10.82 +0.75 111.19 210.80 +99.61 63.96 86.13 Ocak 8.41 -0.55 93.73 96.80 +3.07 62.69 80.80 Şubat 9.54 +0.01 77.61 86.40 +8.79 60.88 81.19 Mart 11.35 -1.03 58.23 104.8 +46.57 62.46 82.93 Nisan 14.94 -1.75 45.88 109.0 +63.12 64.65 85.48 Mayıs 19.61 -1.08 42.19 67.2 +25.01 63.50 81.53 Haziran 23.78 -0.60 16.15 36.6 +20.45 64.57 83.67 528.01 713.4 185.39 Kaynak:Devlet Meteoroloji İşleri Bölge Müdürlüğü Kayıtları. Adana. *:1982-2006. 25 Yıllık Ortalama Değerler.

Fark +12.12 +22.17 +18.11 +20.31 +20.47 +20.83 +18.03 +19.1

Kasım ayının 10. gününden Aralık ayının 21’ine kadar yağış hiç düşmemiş ancak Aralık ayının son 10 gününde toplam 210.80 mm yağış gerçekleşmiştir. Bu yıl içinde düşen toplam yağış miktarının uzun yıllar ortalamasına göre %35.11 daha fazla olduğu görülmüştür. Araştırma Bulguları ve Tartışma Denemeden elde edilen ham veriler excell ortamında tekerrürlü olarak girilmiş ve JMP 5.0 istatistik programında normalite testi, varyans analizi ve LSD testine tabi tutulmuştur. Elde edilen bulgular aşağıdaki çizelgelerde verilmiştir (Çizelge 2a ve 2b). Çizelge 2a. Araştırmadan Elde Edilen Bulgular Bitki Boyu Başak Uzunluğu Başakta Dane Sayısı Başakta Dane Ağırlığı Başak Sayısı (cm) (cm) (adet/başak) (g/başak) (adet/m2) Y6 116.00 A 11.66 A 51.00 A 2.50 A 419.66 A Y5 114.00 A 11.00 AB 44.00 C 2.30 B 410.66 A Y4 110.00 A 11.00 AB 46.33 B 2.23 C 378.33 B Y3 97.66 B 10.66 AB 45.00 BC 2.33 B 371.00 B Y2 95.66 BC 10.00 B 43.66 C 2.03 D 197.33 C Y1 89.00 C 10.00 B 41.33 D 2.00 D 196.66 C CV (%) 4.43 7.15 2.18 1.34 2.67 LSD (0.05) 8.37 1.39 1.80 0.05 15.99 Y1: Daimi sırt (70 cm); Y2: Yeni sırt (70 cm); Y3: Geniş sırt (140 cm); Y4: Ekim+sırt (70 cm); Y5: Ekim+geniş sırt (140 cm); Y6: Düze Ekim YÖNTEMLER

Yapılan LSD testi sonuçlarına göre bitki boyları açısından kontrol parseli (düze ekim), ektikten sonra geniş sırt (140 cm) oluşturma ve ektikten sonra sırt (70 cm) oluşturma yöntemleri sırasıyla 116, 114 ve 110 cm bitki boyu değerleriyle aynı grupta (A) yer almıştır. En düşük bitki boyu değeri ise daimi sırt (Y1) yönteminde 89 cm olarak bulunmuştur.Başak uzunluğu açısından yapılan incelemede ise; en büyük değer düze ekim yönteminde 11.66 cm ve en düşük değer de yeni sırt yönteminde 10 cm olarak bulunmuştur. Ekimden sonra 70 cm

253

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

ve 140 cm sırt oluşturma yöntemleriyle geniş sırt (140 cm) üzerine ekim yöntemleri istatistiki olarak aynı grupta (AB) yer almıştır. Başakta dane sayısı bakımından en yüksek ortalama değer 51 adet/başak ile geleneksel olarak bölgemizde uygulanan düze ekim yönteminde bulunmuştur. En düşük değer ise; daimi sırta ekim yönteminde ortalama 41.33 adet/başak olarak saptanmıştır. Ekimden sonra geniş sırt (140 cm) oluşturma ve yeni sırta (70 cm) ekim yöntemleri istatistiki olarak aynı grupta (C) yer almıştır. Başakta dane ağırlığı incelendiğinde ise; en yüksek değerin düze ekim yönteminde 2.5 g/başak ve en düşük değerlerin de 2 g/başak ile yeni (70 cm) ve daimi sırtlarda (70 cm) olduğu saptanmıştır. Y3 ve Y5 yöntemleri istatistiki olarak B grubunda yer alırken; Y2 ve Y1 yöntemleri de D grubunda yer almıştır. En önemli verim kriterlerinden biri olan birim alandaki başak sayısına bakıldığında ise verim değerlerine paralel olarak en iyi sonuçların düze ekim ve ekimden sonra geniş sırt (140 cm) oluşturma yöntemlerinde olduğu görülmektedir. En düşük başak sayısı değerlerinin ise ortalama 197.3 ve 196.6 adet/m2 değerleriyle 70 cm’lik sırta ekim yöntemlerinde olduğu saptanmıştır Çizelge 2b. Araştırmadan elde edilen bulgular YÖNTEMLER

Bin Dane Ağırlığı (g)

Biyolojik Verim (kg/da) Sap Verimi (kg/da)

Verim (kg/da)

Y6 44.70 B 2226.66 B 1590.66 B 636.00 A Y5 46.40 A 2426.66 A 1766.66 A 660.00 A Y4 42.50 C 2146.66 B 1566.66 B 580.00 B Y3 41.70 D 2120.00 B 1500.00 B 620.00 AB Y2 39.00 F 1114.00 C 864.66 C 249.33 C Y1 41.50 E 1133.33 C 891.33 C 242.00 C CV (%) 2.39 5.35 5.80 4.56 LSD (0.05) 0.19 181.21 144.07 41.37 Y1: Daimi sırt (70 cm); Y2: Yeni sırt (70 cm); Y3: Geniş sırt (140 cm); Y4: Ekim+sırt (70 cm); Y5: Ekim+geniş sırt (140 cm); Y6: Düze Ekim

Birinci dereceden verim unsuru olan bin dane ağırlığına bakıldığında da en yüksek iki değerin 46.4 g ve 44.7 g değerleriyle ektikten sonra geniş sırt oluşturma (140 cm) ve kesiksiz sıraya ekim (düze ekim) yöntemlerinden elde edildiği görülmektedir. En düşük bin-dane ağırlığı değeri ise 39 g ile yeni sırta ekim yönteminde bulunmuştur. Biyolojik verim bakımından yaptığımız değerlendirmede de en yüksek değerlerin yine verimle doğrusal olarak ektikten sonra geniş sırt (140 cm) oluşturma ve kesiksiz sıraya (düze) ekim yöntemlerinde olduğu görülmektedir. Y6, Y4 ve Y3 yöntemleri istatistiki olarak orta grupta (B) yer alırken; yine yeni ve daimi sırta ekim yöntemleri (C) en düşük değerleri vermiştir. Sap verim değerlerine batığımızda da yine en yüksek değerlerin ektikten sonra geniş sırt (140 cm) oluşturma ve düze ekim yöntemlerinde; en düşük değerlerin ise yeni ve daimi sırta ekim yöntemlerinde olduğu görülmektedir. En düşük değerler ise 891.3 ve 864.6 kg/da değerleriyle yeni ve daimi sırta ekim yöntemlerinde bulunmuştur. Verim değerleri incelendiğinde ise; komponentleri doğrultusunda en yüksek değerin ektikten sonra geniş sırt (140 cm) oluşturma ve en düşük değerin ise daimi sırta (70 cm) ekim yöntemlerinde olduğu görülmektedir. Verim açısından en düşük değerlerin ise 249.3 ve 242 kg/da değerleriyle yeni ve daimi sırta ekim yöntemlerinde olduğu saptanmıştır.

254

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

Sonuç ve Öneriler Bölgemizde buğdayın sırta ekimiyle alakalı çalışmalar, 2005 yılından beri yapılmıştır ama her sorunu çözüme kavuşturulamamıştır. Bu nedenle buğdayda sırta ekim konusu, üzerinde durulması ve geliştirilmesi gereken bir konudur. Örneğin; Çukurova şartlarında buğdayın sırta ekiminde uygun sulama, bitki besleme ve çeşit geliştirme (kardeşlenme yeteneği yüksek) çalışmalarına ihtiyaç vardır. Yıllık yağış miktarı 500-550 mm’den daha az olan yerlerde sulama amaçlı, fazla yağış alan yerlerde su ve don kesmesini önlemek amaçlı ve tuzlu arazilerde ise bitki kök bölgesini tuzdan uzaklaştırmak için uygulanabilmektedir. Çalışma sonucunda, buğdayın sırta ekim avantajları; -Tesviyesi ve drenajı bozuk tarlalarda fazla suyun bitki kök bölgesinden uzaklaştırılması -Sırtlar arasında hava sirkülasyonu olduğu için fungal hastalıkların şiddetini azaltması -Kurak geçen yıllarda sulama suyunun kolay idaresi ve verimli sulama imkanı sağlayabilmesi -Bitkinin her gelişme döneminde tarlanın trafiğe açık olabilmesi -Daimi sırtlarda; II. ürün ekimlerinde zamandan, yakıttan, toprak işleme ve iş gücünden tasarruf sağlayabilmesi olarak ön görülmüştür. Çukurova Bölgesinde yapılan bu çalışmada buğdayın sırta ekimi (70 cm), geleneksel olarak uygulanan düze ekim yöntemine göre verim açısından %38.62 oranında oldukça düşük değerler vermiştir. Bir başka deyişle sırta ekim (70 cm) verim ortalaması düze ekim verim sonucuna göre %61.37 oranında daha az bulunmuştur. Bu sonuç buğday tarımı açısından ekonomik anlamda kabul edilecek bir sonuç değildir. Bu yüzden buğdayın sırta ekiminin geniş sırt (140 cm) olarak ve bir münavebe sistemi içerisinde değerlendirilmesinde fayda vardır. Buğdayda sırta ekim yöntemi sadece buğday kriterleri açısından değerlendirilmemeli, özellikle de daimi sırta ekim yönteminin sürekli olması neticesinde toprak sağlığında, doğamızda ve çiftçilerimizin ekonomisinde meydana getireceği olumlu etkiler dikkatlice incelenmelidir. Doğal kaynakların korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi için sürdürülebilir tarım uygulamaları içerisinde yer alan koruyucu toprak işleme kapsamındaki sırta ve doğrudan ekim yöntemlerinin, ülke ve bölge koşullarına uygun şekilde geliştirilmesi faydalı olacaktır. Özellikle A.B.D.’deki uygulamalara benzer olarak, Türkiye’de de tarımsal verimlilik yasaları çıkarılmalı, üretici devlet tarafından konuya özendirilmeli ve desteklenmelidir (Aykas ve ark, 2007). Literatür Listesi Aykanat, S., Barut H., Dingil M., 2010. Buğdayda Farklı Toprak İşleme ve Ekim Yöntemlerinin Bazı Agronomik Özellikler Üzerine Etkisi, 1. Ulusal Toprak ve Su Kaynakları Kong., 1-4/6/2010, Eskişehir. Avçin, A., Ay. H., Aykanat, S., Bilgili, E., 2010. Çukurova Şartlarında Daimi Sırta Ekilen Ceyhan-99 ekmeklik Buğday Çeşidinde En Uygun Ekim Zamanı’nın Belirlenmesi, 3. Koruyucu Toprak İşleme ve Doğrudan Ekim Çalıştayı, 27 Mayıs 2010, Konya. Aykas, E., Yalçın. H., Çakır. E., 2007. Günümüzde koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekim, 2. Koruyucu Toprak İşleme ve Doğrudan Ekim Çalıştayı, S:1-8. 13 Haziran 2007, İzmir. Aquino. P., 1998. The Adaptaion of Bed Planting of Wheat in the Yaqui Valley. CIMMYT Wheat Program Special Report 17A. Sonora, Mexico. Dok. M., Özcan. C., 2011. Orta Karadeniz İç Geçit Bölgesinde Mısır-Buğday Ekim Sisteminde Buğdayda Sırta Ekim Sisteminin Araştırılması, II. Ulusal Toprak ve Su Kaynakları Kongresi, S: 252-258. 22-25 Kasım 2011, Ankara. Fahong. W., Xuqing. W., Sayre K., 2002. Comparison Study on Two Different Planting Systems for Winter Wheat, Shandong Academyof Agricultural Science Jinan 250100 2.International Maize And Wheat Improve Center Mexico City 6600.

255

27. Tarımsal Mekanizasyon Ulusal Kongresi, 5-7 Eylül 2012, Samsun

Kabakçı. Y., 1999. Harran Ovasında Farklı Ekim Yöntemleri ve Tohum Miktarlarının Makarnalık Buğday Triticum durum) Verim ve Verim Komponentleri Üzerinde Etkisi, TAGEM/IY/97/01/03/009, Sonuç Raporu, Ankara. Sayre. K.D., Moreno Ramos. O.H., 1997. Application of raised-bed planting systems to wheat, CIMMYT Wheat program-special-report WPSR No:31, Mexico. Sayre. K., Wang FaHong. Wang XuQing., 2004. Comparison of conventional.flood irrigated. flat planting with furrow irrigated, raised bed planting for winter wheat in China. Field Crops Res.. (Vol. 87) (No.1)35-42. Tripathi. S. C., Sayre. K. D. and Kaul J. N., 2005. Planting Systems on Lodging Behavior, Yield Components and Yield of Irrigated Spring Bread Wheat. Published in Crop Sci. 45:1448- 1455.

256

Suggest Documents