Issue: Kasım November 2015 Istanbul Expo Center

ISSN: 1308-3716 Mayıs - May / Haziran - June 2015 Fiyat / Price 15 TL Yıl / Year: 8 Sayı / Issue: 46 12-14 Kasım November 2015 Istanbul Expo Center...
Author: Guest
2 downloads 0 Views 23MB Size
ISSN: 1308-3716

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Fiyat / Price 15 TL Yıl / Year: 8 Sayı / Issue: 46

12-14 Kasım November 2015 Istanbul Expo Center

TURKCHEM

Mayıs - May / Haziran - June 2015 / Sayı - Issue:46

Derginin Adı: Turkchem Hammadde, Yardımcı Maddeler, Yarı Mamül, Özel Spesifik Kimyasallar ve Üretim Teknolojileri Dergisi Kimya Medya Yayıncılık ve İnsan Kaynakları TİC. A.Ş. Adına, İmtiyaz Sahibi / Publisher Derya Yaman Eski Büyükdere Cad. Akyol Sanayi Sitesi Çıkmazı No:6 Artkim Center 34415 4. Levent / İstanbul Genel Yayın Yönetmeni Managing Editor Cengiz Yaman Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Editor - in - Chief Serap Kaptan [email protected] Eski Büyükdere Cad. Akyol Sanayi Sitesi Çıkmazı No:6 Artkim Center 34415 4. Levent / İstanbul Editör / Editor Cansu Ertuğrul [email protected]

Genel Müdür General Manager Ahmet Güler Satış ve Pazarlama Müdürü Sales & Marketing Manager Nazan Kaymak Özgenç [email protected] Reklam Müdürü Advertisement Manager Bahar Uykan [email protected] Reklam Satış Temsilcileri Advertising Sales Representatives Özlem Eryıldırım [email protected] Hale Kar [email protected] Zarife Beyaztaş Arslan [email protected] Seda Demir [email protected]

Sektörel Danışma Kurulu Sectoral Consultative Committee Adnan Cingöz (Kutay Laboratuar) Ahmet Serdar Yeğin (Ak-kim) Ahu Salgar Kanat (AGS Parafin) Andre Yanço (Dr.İ.Yanco) Ayhan Tekin (Techin Laboratuvar) Gökhan Oran (IMCD Türkiye) Güran Eskişar (İnfo Kimya) Gürhan Uluğ (Ant Teknik) Halil Sümer (Sümer Analitik) Koray Karagöz (Marineline Coating) Lalezar Şeremetli (Gelişim Kimya) M. Murat Balmumcu (Balmumcu Kimya) Melda Üresin (Organik Kimya) Melek Malkoç (Anamed) Melih Babayiğit (Crad) Mustafa Bağan (TKSD) Necati Sağlam (Dostel) Nilay Midilli (Univar) Oya Aksoy (Likit Kimya) Ömer Erdem (Sartonet) Rüya Bayegan (Bayegan) Tezel Kökdemir (Arkem) Vedat Kirişçi (Metrans Makina) Sanat Yönetmeni ve Tasarım Art Director Tarkan Alışkan [email protected]

Bilişim Teknolojileri Müdürü / IT Manager Özgür Hekimoğlu [email protected] Satış Destek & Abone Sorumlusu Sales Support & Subscribtion Responsible Arzu Oktar [email protected] Baskı / Printed By Bilnet Matbaacılık ve Ambalaj San. A.Ş. Dudullu Organize Sanayi Sitesi 1.Cadde No:16 Ümraniye-İstanbul Tel.: 0 216 444 44 03 Yayın Türü / Publishing Type Yaygın, Süreli Baskı Tarihi / Publishing Date 15/05/2015 Kimya Medya Yayıncılık ve İnsan Kaynakları TİC. A.Ş. Eski Büyükdere Cd. Akyol Sanayi Sitesi Çıkmazı No:6 Artkim Center 34415 4. Levent / İstanbul Tel: +90 212 324 00 00 Faks: +90 212 324 37 57 e-posta: [email protected] www.chemmedia.com.tr

Reklam İndeksi / Advertising Index Firma Adı / Company Name Albar Kimya Altınel Nakliyat Analytik Jena AG(Terra Analiz) Anton Paar Arkem Kimya Artkim Fuarlar Takvimi / Exhibition Calender 2015-2016 Atlas Copco BAYKON Endüstriyel Tartım Sistemleri Can Varil Chem Show Eurasia 2016 ChemAjans CHT Cosmetics & Home Care Ingredients 2015 Crad Çevre Risk Analiz DAIKIN Chemical Europe Deren Ambalaj Dr. İ. Yanço Efe Barit Madencilik Eigenmann&Veronelli Kimyasal Ekip Mühendislik Endress Hauser Esit Elektronik Evonik Gücüm Pompa Harke

S. No / Page 5 8 83 3 17 113 51 81 89 Arka Kapak İçi 115 21 101 4 7 63 Ön Kapak İçi 43 31 38-39 49 95 13 67 25

Firma Adı / Company Name HPIC India IMCD Türkiye Interdye & Printing Eurasia 2016 INTERTANK LOJİSTİK İstaç Jec Americas Kimya Kariyerim King Hope Laborteks Lösev May Group Mettler Toledo Novodist Paintistanbul & Turkcoat 2016 Patent Mühendislik Pomkar Pompa Putech Eurasia & Eurasian Composites Show 2015 Sartonet Soditaş STT Show Eurasia & PaintExpo Eurasia 2015 Sümer Analitik Univar Veolia Water Solutions&Technologies Veser Kimya

S. No / Page 104 Arka Kapak - 29-57 114 6 1 106 116 119 9 118 2 Ön Kapak 61 112 91 87 109 71 23 111 75 15 93 47

*Tüm reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki görüşler sahiplerine aittir. Firmaların ve yazı veren kişilerin yazı ile birlikte gönderdikleri resimlerin sorumluluğu ve telif hakları kendilerine aittir.

10

Mayıs - May / Haziran - June 2015

İçindekiler / Contents 12 Editörden / Editorial



14-30 Makale / Article •

• •

İş Sağlığı ve Güvenliği Öğretim ve Eğitim ile Başlar Occupational Safety and Health Begins with Education and Training Akrilik Polimerler ile Kıvamlaştırma Delivering Textures with Acrylic Polymers Vakumlu Haznelerin Koşullandırılması Conditioning Vacuum Chambers

32-37 Röportaj / Interview •

Ak-Kim Kimya - Sertaç Sürür

40-50 Makale / Article •



52-56 Röportaj / Interview

Endüstriyel İşlemlerde Su Şartlandırmaya Genel Bakış An Overview of How the Water Treatment Industry Works Kağıt Sanayiinde Su ve Tekrar Kullanımı Water in The Paper Industry and Re-Use

Nüve - Mizyal İzgin Hergül

58-70 Ürün Tanıtımları

Product Advertorials

72-74 Ülke Raporu

Country Report •

Peru

76-97 Ürün Tanıtımları

Product Advertorials

98-100 Sektörel Rapor

Sectoral Report

102-110 Haberler / News

2015 YILI DOSYA KONUSU / FILE SUBJECT OF 2015 Sayı Issue

Temmuz Ağustos July August

Kimyasallar Chemicals

Pigmentler, Selüloz ve Kağıt Kimyasalları, Cam-Emaye Kimyasalları, Seramik Kimyasalları, Çimento Kimyasalları, Madencilik Kimyasalları. Ceramic Chemicals, Cement Chemicals, Mining Chemicals, Cellulose and Paper Chemicals, Pigments, Glass – Enamel Chemicals.

Laboratuvar Laboratory

Mikroskoplar ve Optikler, Laboratuvar Data Sistemleri ve Dokümantasyon, Renk Ölçüm Cihazları, Laboratuvar Enstrümentasyon Sistemleri, Laboratuvar Mobilyaları, Yazılım ve Donanım Sistemleri, Ambalaj ve Ambalajlama Sistemleri.

Teknoloji Technology

Dili Language

Özel Sayılar Special Issues

Dolum Makinaları, Karıştırıcılar, Plastik – Cam- Metal-Kağıt Ambalajlar, Pompalar ve Vanalar, Teknolojik Gelişmeler ve Çevre Kirliliği, Mekanik Prosesler, Termal Prosesler, Çevre ve Katı Atık Yönetimi, Atık Kimyasal Geri Dönüşümü.

Solid Waste Management, Waste Chemicals Recycling, Filling Machinery, Microscopes and Optics, Mixers, Plastic - Glass - Metal and Laboratory Data Systems and Paper Packaging Materials, Pumps and Documentation, Colorimetry Valves, Technological Advancement and Machines, Laboratory Pollution, Mechanical Processes, Thermal Instrumentation Systems, Processes, Packing and Packaging Laboratory Furnishings, Hardware Systems. & Software Systems.

Türkçe Turkish

**IPACK Turkey

TURKCHEM

11

Editörden / Editorial

Sera gazı emisyonlarındaki artış, iklim değişikliğine neden olan etkenlerin başında yer alıyor. İklim değişikliğinin yıkıcı etkilerinden olan; beklenmeyen hava dalgaları, biyolojik çeşitlilik kaybı, tarımsal verim kaybı ve kuraklık artışı yaşamamak adına bilim dünyasının yaptığı birçok araştırma mevcut. Yapılan bu araştırmalar sonucunda oluşturulan yönetmeliklere ve mevzuatlara uygun çalışma prensibi oluşturmak şart. Egosal yarışları bir kenara bırakıp bencilce davranışlardan uzaklaşıp, tükenmekte olan enerji kaynaklarımız ve doğal çevremizin daha fazla tahrip olmaması için hepimizin bir şeyler yapması gerekmekte. Doğal dengeyi bozan unsurlarla mücadele etmek adına birlik olmalıyız. Hayatı güzelleştirecek ne varsa yapmalı ve her zaman güzelliklere vesile olmalıyız. Eğer ki daha fazla zaman kaybedip önlem almazsak; teknoloji de ekonomik kaynaklar da doğanın sesine yanıtsız kalabilir.

Increasing greenhouse gas emissions are among the first of those factors that cause climate change. In order to prevent the devastating effects of climate change such as unexpected weather waves, loss of biological diversity, loss of agricultural productivity and increasing draughts, there are several research studies conducted by various scientists. As a result of these research studies, it is mandatory to establish a working principle to comply with the regulations. We have to put aside the race of egos, move away from egoistical behaviors, and everyone needs to do something to prevent the destruction of our energy resources and natural environment. We have to act in unison to fight the factors working against natural balance. We have to do our best to make the world a better place. If we lose more time and take no measures, neither technology nor economic resources can respond to the call of nature.

Bu sayımızda, renkli ve dopdolu içeriğinin yanı sıra, değerli akademisyenlerimizin ve sektör profesyonellerimizin hazırladığı bilgilendirici teknik makaleler yer almakta.

I believe this new issue will be a satisfactory reading to all of you with loads of informative technical articles by our esteemed academicians and field professionals.

Turkchem Dergisi Mayıs-Haziran sayısında; 2 keyifli röportajımızı okuyacaksınız. Ak-Kim Kimya Temel Kimyasallar Satış ve Pazarlama Direktörü Sertaç Sürür, firmanın dünü, bugünü ve vizyonu hakkında bilgi verdi. Nüve Genel Müdür Yardımcısı, Mizyal İzgin Hergül ile firmanın gelişim süreci hakkında gerçekleştirdiğimiz söyleşiyi beğenilerinize sunuyoruz.

May-June issue of Turkchem Magazine, we’re featuring 2 great interviews for you. In our interview, Ak-Kim Kimya Basic Chemicals Sales and Marketing Director Sertaç Sürür informed us about the Company’s yesterday, today and vision. Mizyal İzgin Hergül, Deputy General Manager of Nüve, informed us about the development process of the company during his interview, which we present for you to enjoy.

Sektörümüzle ilgili güzel haberlerin ve gelişmelerin olması dileğiyle, Keyifli okumalar. Sevgiyle kalın.

We hope, that there will be satisfying news and developments related to our industry, Enjoy reading. Best wishes.

Serap KAPTAN 12

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Makale / Article Yrd. Doç. Dr. / Assist. Prof. Dr. Fazlı Akyüz İstanbul Üniversitesi / İstanbul University Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Technical Sciences Vocational School Tekstil, Giyim, Ayakkabı ve Deri Teknolojisi Bölümü Department of Textile, Garment, Footwear and Deri Teknolojisi Programı / Leather Technology Program

İş Sağlığı ve Güvenliği Öğretim ve Eğitim İle Başlar

Occupational Safety and Health Begins with Education and Training Öğretim ve eğitim güvenli ve sağlıklı çalışma ortamlarının hayati öneme sahip bileşenlerindendir. Bunlar bilgi ister. Bilgi, iş yaralanmaları ve mesleki hastalıkların tedavisi kadar önleme için de gereklidir. Ayrıca, etkin politikaların yaratılması ve bunların yerine getirilmesini sağlamak için de gereklidir. Öğrenim “bilgi birikimi veya bir öğrenme süreci ile elde edilmiş ya da geliştirilmiş beceri” olarak tanımlanmaktadır. Eğitim “işyerinde bir görevi ya da işi uygun şekilde yerine getirmek için çalışanlarca gereksinim duyulan bilgi birikimi, beceri ve davranış edinimi ve geliştirilmesi” olarak tanımlanmaktadır.

Education and training are vital components of safe, healthy working environments. Both demand information. Information is needed for the prevention as well as treatment of occupational injuries and diseases. It is also needed for the creation of effective policies and ensure that they are enforced. Education is defined as “the knowledge or skill obtained or developed by a learning process”. Training can be defined as “the systematic acquisition and development of knowledge, skills, and an attitude required by employees to adequately perform a task or job or to improve performance in the job environment”.

Öğretim ve eğitim bireylere mesleklerini ya da işlerini başarıyla gerçekleştirmeleri ve çalışma ortamına uyum sağlamaları için gereken temel kuramsal ve uygulama bilgisini sağlar. Eğitim ve öğretimin yaratıcı araçları işçilerin bilgi birikimini ve hazırlıklı oluşlarını arttırır. İş Sağlığı ve Güvenliği’nin (İSG) öneminden dolayı, her düzeyde zanaat ve mesleki öğretim ve eğitimde, yüksek teknik, tıbbi ve profesyonel eğitim dâhil, bu konuları dikkate alan önlemler alınmalıdır. İSG eğitimi tüm çalışanların gereksinimlerini karşılamalı ve ulusal koşullara ve uygulamaya uygun olan bir şekilde teşvik edilmelidir.

Education and training provide individuals with the basic theoretical and practical knowledge required to carry out their trade or occupation successfully and to fit into the working environment. The creativity tools of training and education enhance workers knowledge and increase their preparedness. Because of the importance of occupational safety and health (OSH), measures should be taken to include these subjects in education and training at all levels in all trades and professions, including higher technical, medical and professional education. OSH training should meet the needs of all workers, and should be promoted in a manner that is appropriate to national conditions and practice.

Temel düşünce tüm mesleki eğitimlere öğrencilerin gereksinimleri ile ilgili İSG ilkelerini dâhil etmektir. Özellikle, çocuk ve genç insanların eğitimlerine iş sağlığı ve güvenliğini kaynaştırmak işyerinde güvenlik kültürlerinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesinde önemli bir role sahiptir. Bununla birlikte, İSG konuları eğitilecek olan insanların gelecekteki görev ve sorumlulukları ile aynı düzeyde mesleki eğitim programları ve öğrenim materyalleri ile kaynaştırılmalıdır. Genel olarak, bireyler sonradan kazanılmış alışkanlıklarını değiştirme veya kökleşmiş davranış ve tepkilerini bırakma konusunda büyük zorluklar yaşarlar. Bu yüzden, eğitim veya çıraklık başlangıç şamasında güvenli çalışma yöntemlerini ve davranışları sürekli tekrar ederek yerleştirmeli, böylece tüm çalışma hayatları boyunca bunları izlemeleri sağlanmalıdır. Mesleki eğitim, ister bir işletmede ister okulda olsun, sıklıkla bireylerin mesleklerinin tehlikeli yönleri ile baş etme ko14

Mayıs - May / Haziran - June 2015

The idea is to incorporate OSH principles related to the student’s needs into the teaching of all trades and professions. Mainstreaming occupational safety and health into the education of children and young people has an important part to play in developing and improving safety cultures in the workplace. It is therefore important to ensure that OSH matters are integrated in the curricula and teaching materials of trades and occupations at a level in line with the future functions and responsibilities of the people being taught. In general, individuals have great difficulty in modifying acquired habits or abandoning ingrained actions and reflexes. Schooling or apprenticeship should therefore inculcate safe working methods and behaviour at an early stage, so that they are followed throughout working life. Vocational training, whether in the enterprise or at school, often leaves workers poorly prepared to deal with the haz-

Makale / Article nusuna yeterince hazırlanamamalarına neden olmaktadır. Eksik ya da kötü bir şekilde korunmuş makine ve aletler ile çalışmanın öğretildiği yerlerde yetiştirilen bireyler için daha sonra güvenliğe daha çok ilgi gösterilmesi şaşırtıcı olacaktır. Eğer eğitim bittiğinde, bu bireyler iyi bir kişisel sağlık bilgisinin (hijyen) öneminden habersiz iseler, işyerinde bunu uygulamaları muhtemelen çok zor olacaktır. Eğer insanlara hayatlarını nasıl kazanacakları öğretiliyorsa, o zaman yaşamlarını nasıl koruyacakları da öğretilmelidir. Buradan hareketle, bir işletmedeki çalışanlara ve bunların temsilcilerine iş sağlığı ve güvenliği konusunda uygun bir eğitim verme gereksinimi İSG’nin temel bir unsuru olarak vurgulanmalı ve yasal belgelerde açıkça belirtilmelidir. İşçiler görevlerinin teknik düzeyine ve sorumluluklarının doğasına uygun bir eğitimle desteklenmelidirler. İşverenler aynı zamanda işçilerinin güvenini nasıl kazanacaklarını ve onları işe nasıl özendireceklerini de öğrenmek zorundadırlar; bu görüş eğitimin teknik içeriği kadar önem arz etmektedir. İş denetçileri, İSG uzmanları ile çalışma koşullarını ve ortamını iyileştirme ile doğrudan ilgili olan diğerlerini eğitme gereksinimi üzerinde çok fazla durulmaz ve bu nedenle bu konu yasal düzenlemelerde belirtilmelidir. Eğitim, sık sık yeni ya da ileri teknolojinin girişi ile söz konusu olan iş süreçlerindeki artan karmaşıklığı ve tehlikeleri tanımlamak ve belirlemek için daha etkin kontrol yöntemlerine duyulan gereksinimi işçileri bunlardan koruyacak eylem şekline kadar dikkate almalıdır. İşveren ve işçi organizasyonları çalışma ortamındaki potansiyel iş risklerini önleme ve hava kirliliği, gürültü ve titreşimden dolayı olanlar gibi mevcut tehlikelere karşı koruma açısından eğitim ve bilgilendirme programlarını gerçekleştirmek için olumlu eylemler takınmalıdırlar. Yerel otoriteler eğitimi teşvik etmek gerektiğinde kaynakları ve uzman personeli sağlamak suretiyle bir katalizör rol oynama sorumluluğuna sahiptirler. En iyi koşullar altında bile başlangıç eğitimi önceden tahmin edilebilen ya da edilemeyen tüm durumları kapsayamaz. Sonuç olarak iş sağlığı ve güvenliği eğitimi uzun dönemli görevdir ve asla sona ermez.

ards of their trade. Where they have learnt to work with defective or badly guarded machines and tools, it would be surprising if they were later to be much concerned about safety. If, on leaving school, they are unaware of the importance of good personal hygiene, they are scarcely likely to practise it in the workshop. If people are to be taught how to earn their living, they should also be taught how to protect their lives. The need to give appropriate training in occupational safety and health to workers and their representatives in the enterprise should thus be stressed as a fundamental element of OSH policy, and should be stated explicitly in the policy document. Workers should be provided with adequate training in terms of the technical level of their activity and the nature of their responsibilities. Employers should also learn how to gain the confidence of their workers and motivate them; this aspect is as important as the technical content of training. The need to train labour inspectors, OSH specialists and others directly concerned with the improvement of working conditions and the working environment cannot be overemphasized and, for this reason, it should be reflected in the policy document. The training should take into account the increasing complexity of work processes, often brought about by the introduction of new or advanced technology, and the need for more effective methods of analysis to identify and measure hazards, as well as action to protect workers against them. Employers’ and workers’ organizations should take positive action to carry out training and information programmes with a view to preventing potential occupational hazards in the working environment, and to controlling and protecting against existing risks such as those due to air pollution, noise and vibration. The public authorities have the responsibility to promote training and to act as a catalyst by providing resources and specialized personnel where necessary. Such support is essential in developing countries. Initial training, even under the best of conditions, cannot cover all foreseeable and unforeseeable situations. Consequently, occupational safety and health training is a longterm task, and one that is never completely finished. Kaynaklar / Literature

1. Saad et al., 2012, Training and Education of OSH Practices in Managing Man-Machine Safety of Food Manufacturing Firms in Malaysia, Hospitality and Tourism Research and Innovations, London, ISBN 978-0-415-62133-5 2. Alli, B.O., 2008, Fundamental Principles of Occupational Health and Safety, 2nd Edition, International Labour Office, Geneva http://www.ilo.org/wcmsp5/groups/public/@dgreports/@dcomm/@publ/ documents/publication/wcms_093550.pdf 3.http://www.who.int/occupational_health/healthy_workplace_framework.pdf 4. Anon., 2010, Mainstreaming Occupational Safety and Health into University Education, European Agency for Safety and Health at Work, Ed:Sarah Copsey, Spain https://osha.europa.eu/en/publications/reports/mainstream_osh_university_education

16

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Makale / Article Yazar / Author: Bernice Ridley

Derleyen / Edited by: Soner İşçi

Uygulama Takım Lideri Application Team Leader Croda Europe

Bölge Satış Müdürü Area Sales Manager Croda Turkey

Akrilik Polimerler ile Kıvamlaştırma

Delivering Textures with Acrylic Polymers Bir tüketici, bir yüz kreminin kapağını açtığında veya bir duş jelini sıktığında ürün performansına hemen o an karar verir. Tüketicinin bu kararı vermesinde ürünün kokusu ve rengi kadar ürünün görünüşü ve tüketiciye verdiği hissiyat da oldukça etkilidir. Söz konusu olan cilde sürüldüğünde zengin görünümü hızlıca kaybolacak bir vücut kremi/losyonu veya saç üzerinde kolaylıkla yayılan iyi spreylenebilir bir saç kondisyoneri de olsa, yeni bir formül geliştirme sürecinde ürün kıvamı üzerine iyice düşünülmesi gerekmektedir.

When a consumer opens a jar of face cream or squeezes out some shower gel, they make instant decisions on how the product will work based on how it looks and feels, as well as the colour and aroma of the product. Whether it is the rich look of a body soufflé that quickly disappears when rubbed into the skin or a spray conditioner with a fine mist and easy spreading through the hair, texture is something that should be addressed during the development of any new formulation.

Bir ürünün etkinliğinin algılanmasında ürünün nasıl uygulandığı ve sonrasında tüketicide bıraktığı hissiyat, o ürünün içerdiği aktif bileşenler ve sahip olduğu güçlü iddialar kadar önemlidir. Ürünün kıvamı ve yapısı, ürünün reolojisi (akış karakteristiği) ile doğrudan ilişkilidir. Bu sebeple, kıvamlaştırıcı seçimi, dikkate alınması gereken önemli bir husustur. Şekil 1’de shear-thinning özelliklere sahip kıvamlaştırıcının kıvamlaştırma özellikleri görülmektedir. Ayrıca, ürünün “standing” durumundaki düşük shear oranlarındaki sedimantasyonundan saç ve cilt üzerindeki yayılma ve spreyleme kolaylığına kadar olan tüm durumlardaki belirgin özellikleri şekil üzerinde görülmektedir.

Whilst a product can contain active ingredients and have well-established product claims, how it is applied and feels can be just as important in the perception of its efficacy. The texture of the product is linked to its rheology and therefore the choice of rheology modifier is an important consideration. Figure 1 shows the rheology of a shearthinning rheology modifier, along with typical shear rates that correspond to particular aspects of the product from sedimentation at low shear rates associated with standing, through to spreading on skin and hair and ease of spraying.

Şekil 1 – Shear thinning kıvamlaştırıcı için akış eğrisi / Figure 1 - Flow curve for shear-thinning rheology modifier 18

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Makale / Article Bu reseptörler, sıcak ve soğuğu ayırmaya yardımcı termoreseptörler, acı reseptörleri ve vücudumuzun farklı bölgelerinin durumunu algılayan, birbirleriyle ve çevreyle ilişkide olan proprioseptörler, ve son olarak; basınç ve titreşimi algılamada olduğu gibi ürün dokusunu tecrübe etmede en önemli reseptörler olan mekanoreseptörlerdir. Parmaklarımızda mekanoreseptörlerden çok olması, dokunduğumuz andaki hissiyatımız sayesinde ürünler arasındaki küçük farklılıkları ayırt edebileceğimiz anlamına gelir. Bu durum ürünlere farklı duyusal karakteristikler ile bakmamızı sağlar ve aynı zamanda bu karakteristikler ile ürün performansı ve ürün dokusu açılarından ilişki kurmamızı sağlar. Ürün dokusu ve hissiyatları kişisel bakım ürünlerinin tanımlanması için farklı birçok sınıfa ayrılır. “Yumuşak” olarak tanımladığımız ürünler pürüzsüz, yumuşak, kadifemsi veya saten yapıdaki dokuyu/hissiyatı tanımlar ve vücut kremi/losyonu veya yüz nemlendiricisini kapsar. “Yumuşak kremsi (Fluffy)” olarak tanımladığımız ürünler hafif, yumuşak, köpüksü yapıya sahip dokuyu/hissiyatı tanımlar ve yüzey aktif bazlı köpükleri, kremsi fondötenleri, saç köpüklerini ve serumlarını kapsar. Yeni bir kıvamlaştırıcı geliştirirken gerekli akış eğrisini tanımlamak için farklı ürün tiplerinin reolojisini incelemek faydalı olabilir. Örneğin bir body butter viskozitesi ürüne uygulanan kuvvet arttırılsa bile sabit kalır. Bu nedenle, ürün cilt üzerine ilk uygulandığında ciltte yoğun ve kremsi kıvamdadır. Cilde sürüldükçe body butter hızlıca incelir, bu da cilt yüzeyindeki emilime yardımcı olur. Bir vücut kremi/losyonu ise, normal şartlarda üzerine bir kuvvet uygulanmazken body buttera benzer bir viskoziteye sahip olabilir ve fakat cilde sürüldüğünde çok az bir kuvvet uygulanarak kolayca incelebilir ve cilt tarafından hızlıca emilebilir. Bu yüzden ürün dokusu olarak daha hafif görünmektedir. Croda’nın Sıvı Polimer Dispersiyonları (SPD) olan ViscOptima* ve VisCaress* serisi yüksek shear-thinning özelliğe sahip akrilik polimerlerdir. Bu akrilik polimerler, farklı taşıyıcı yağlar içerisinde dağılmışlardır ve içeriklerinde faz değiştirici yüzey aktif madde bulunur. Suya ilave edildiklerinde, faz değiştirici taşıyıcı yağda emülsiye olur ve polimer parçacıkları osmoz ile şişer. Sonrasında emülsiye yağı hapseden şişmiş bir polimer yapısı meydana gelir (Şekil 2).

The texture of a product is determined by a combination of the five senses, from our association of how something looks with our experience of how it feels, how it sounds when it is dispensed, the smell and perhaps the taste, and, of course, the feel of the product and packaging. Our somatosensory system consists of a number of different receptors. These include thermoreceptors for hot and cold, pain receptors and proprioceptors that sense the position of the different parts of the body in relation to each other and the surroundings, but most important for the experience of texture, as well as pressure and vibration, are the mechanoreceptors. The high concentration of these in our fingertips means that we can distinguish small differences in feel between products by our sense of touch. This makes it possible to look at different sensory characteristics and link them in with the texture and performance of the product. Textures can be classified into a number of different groups that help with the description of personal care products. A ‘soft’ descriptor could cover smooth, silky, velvety or satin texture and describe a body soufflé or a facial moisturiser, whilst a ‘fluffy’ descriptor could cover a light, feathery, bubbly texture which could be a surfactant foam, mousse foundation, hair mousse or serum. It can be useful to look at the rheology of different product types to define the required flow curve when designing a new rheology modifier. For example, the viscosity of a body butter remains constant as the force is increased so that the product remains thick and creamy on first application to the skin, then thins quickly as it is rubbed into the skin, which helps with absorption on the skin surface. A body soufflé may have a similar viscosity at rest, but needs less force on rub-in to thin down the product on the skin and therefore appear to be much lighter in texture and ‘melt’ immediately into the skin. Croda’s liquid dispersion polymers (LDPs), which include the ViscOptima* and VisCaress* ranges, are highly shear-thinning acrylic polymers dispersed in different carrier oils and containing an inverting surfactant. On addition to water, the inverter emulsifies the carrier oil and the polymer particles swell by osmosis, forming a swollen polymer matrix that entraps the emulsified oil (Figure 2).

Şekil 2 – Sıvı Polimer Dispersiyonlarının çalışma mekanizması / Figure 2 - Mode of action of liquid dispersion polymers TURKCHEM

19

Makale / Article SPD sistemleri ile herhangi bir emulgatöre ihtiyaç olmadan, yağların ve silikonların formülasyona ilave edilmesine olanak sağlar. ViscOptima SE (INCI name: Sodium Polyacrylate (and) Ethylhexyl Cocoate (and) PPG-3 Benzyl Ether Myristate (and) Polysorbate 20) yüksek silikon içeriğine sahip formülasyonlarda (%30’a kadar) kullanılması amacıyla tasarlanmıştır. Bu özellik ViscOptima SE’yi çok hafif cilt serumlarında veya yumuşak dokulu vücut kremlerinde kullanılması için ideal yapmaktadır. Ayrıca, ürün içeriğindeki taşıyıcı yağ silikona benzer yumuşak ve ipeksi bir doku oluşturulmasında katkı sağlayacaktır. ViscOptima LV (INCI: Sodium Polyacrylate (and) Isotridecyl Isononanoate (and) Trideceth-6) losyonlarda ve spreylerde kullanılmak üzere geliştirilmiştir. İçeriğindeki shearthinning polimeri sayesinde, ürünün spreylenmesinden sonra formülasyonun yapısını hemen geri kazandırır. Bu özellik ViscOptima LV’nin güneş sonrası bakım sütlerindeki veya kolaylıkla emilen hafif losyonlar gibi süte benzer dokulardaki kullanımını ideal kılar. Bir kozmetik ürününün cilt üzerinde bıraktığı hissiyat ürün dokusunun nasıl algılandığının önemli bir parçasıdır. Aynı şekilde kıvamlaştırıcı seçiminin de duyusal özelliklerdeki etkilerini incelemek önemlidir. Bahsedilen duyusal özellikler; ürünün ambalajdan alınışı, cilt üzerine sürülüşü (ürünün hissiyatı, cilt üzerinde yayılabilirliği, bıraktığı nemliliği ve cilt tarafından emilimi) ve kullanım sonrası ciltte bıraktığı hissiyat gibi özelliklerdir. Emolientler (doğal yağlar, emolient esterler veya silikonlar vb.) cilde uygulandıkları zaman belirli duyusal karakteristiklere sahiptirler. Ayrıca yapışkan/ yağlı, vaksımsı ve yağlı dokuların birleşimi olarak tanımlanabilirler. Emülgatör seçimi ürünün ambalajından alınmasını ve cilt üzerine sürülüşünü direkt olarak belirlemekte ve aynı zamanda formülde bulunan ağır emolientlerin cilt üzerine uygulandığı andaki dirençlerini düşürerek kullanım sonrası hissiyatı da etkilemektedir. Soğuk proses edilebilen ViscOptima veya VisCaress ürün grupları kullanıldığında, emolientlerin tek başına cilde uygulandıklarında verecekleri hissiyatları formülasyon içerisindeyken de vermelerine olanak sağlar ve cilt üzerindeki kolay dağılımı arttırabilirler. Anyonik Sıvı Polimer Dispersiyonu ViscOptima SE veya katyonik Sıvı Polimer Dispersiyonu VisCaress HPD (Polyquaternium-37 (and) Hydrogenated Polydecene (and) Trideceth-6) kullanılıp ve bunlara ayrı ayrı olarak hafif hissiyatlı emolient Crodamol* IPIS (Isopropyl Isostearate), orta hissiyatlı emolient Crodamol ISIS (Isostearyl Isostearate) ve ağır hissiyatlı emolient Supermol* L (Pentaerythrityl Isostearate/Caprate/Caprylate/Adipate) eklenerek kremler hazırlanmıştır. Bu kremler büyük bir panelde konu hakkında tecrübesi olmayan insanlara içeriği belirtilmeden (blind test) test ettirilmiş ve kremlerin 6 farklı karakteristiği değerlendirilmiştir.

20

Mayıs - May / Haziran - June 2015

The LDP system means additional oils and silicones can be incorporated into the formulation without the need for additional emulsifiers. ViscOptima SE (INCI name: Sodium Polyacrylate (and) Ethylhexyl Cocoate (and) PPG-3 Benzyl Ether Myristate (and) Polysorbate 20) is designed for use in formulations containing high (up to 30%) levels of silicones, making it ideal for use in a feathery serum or soft body cream. In addition, the carrier oil used in this product will contribute to a soft, silky texture similar to that of silicones. ViscOptima LV (Sodium Polyacrylate (and) Isotridecyl Isononanoate (and) Trideceth-6) has been developed for use in lotions and sprays, where the shear-thinning polymer will quickly recover the texture of the formulation after spraying or pumping, making this ideal for milky textures, such as cooling after-sun milks or light easily absorbed lotions. As the feel of a product is an essential part of our perception of the texture of a cosmetic product, it is important to look at the effect of the rheology modifier on the sensory properties; the pick-up, the rub-out (the feel of the product, including the spreadability, wetting and absorbency) and the after-feel on the skin. Emollients, be they natural oils, emollient esters or silicones, have certain sensory characteristics when applied on the skin as is, and can be classed as a combination of ‘greasy’, ‘waxy’ and ‘oily’ textures. When these are incorporated into a finished formulation, the choice of emulsification system will dictate the pickup and rub-out characteristics and influence the after-feel, such as the reduction in drag of heavy emollients. Using a cold process LDP system containing ViscOptima or VisCaress, polymers can deliver emollient after-feel similar to that seen when using the emollients themselves and can enhance the ease of spreading on the skin. A number of creams were prepared containing the anionic LDP ViscOptima SE or the cationic LDP VisCaress HPD (Polyquaternium-37 (and) Hydrogenated Polydecene (and) Trideceth-6), in conjunction with either the light emollient Crodamol* IPIS (Isopropyl Isostearate), the medium emollient Crodamol ISIS (Isostearyl Isostearate) or the heavy emollient Supermol* L (Pentaerythrityl Isostearate/Caprate/Caprylate/ Adipate). These were blind tested using a large panel of untrained persons, who were asked to rate six characteristics of the cream:

• Pick-up from 0 (poor) to 10 (good), • Consistency in the jar from 0 (poor) to 10 (good), • Spreadability on the forearm from 0 (difficult to spread) to 10 (easy to spread),

• Initial after-feel when rubbed into the forearm, from 0 (light) to 5 (medium) and 10 (heavy),

• Tack on the skin after initial assessment from 0 (no tack) to 10 (high tack),

• Final after-feel on the forearm after ten minutes, from 0 (light) to 5 (medium) and 10 (heavy).

Makale / Article • Ürünün ambalajından alınması 0’dan (zayıf) 10’a (iyi) • • • • •

kadar, Kavanozdaki stabilitesi 0’dan (zayıf) 10’a (iyi) kadar, Cilt üzerinde yayılabilirlik 0’dan (yayılımı zor) 10’a (yayılımı kolay) kadar, Cilde sürüldüğündeki ilk hissiyat 0’dan (hafif hissiyatlı), 5’e (orta hissiyatlı) ve 10’a (ağır hissiyatlı) kadar, İlk değerlendirme sonrasında ciltte bıraktığı yapışkanlık 0’dan (yapışkanlık yok) 10’a (çok yapışkan) kadar, Kullandıktan 10 dakika sonra cilt üzerindeki hissiyat 0’dan (hafif hissiyatlı) 5’e (orta hissiyatlı) ve 10’a (ağır hissiyatlı) kadar.

The results for ViscOptima SE (Figure 3a) show the differences between the sensorial aspects of the three creams containing the different emollients. Pick-up and consistency are largely a function of the polymer used in the formulation and independent of the emollient used, although the heavy emollient appears to increase the firmness of the cream and give it a richer texture. The rheology and composition of the polymer helps to spread the cream easily on the skin irrespective of the drag of the emollient used, resulting in similar perceptions of spreadability for the three creams tested.

ViscOptima SE için olan Şekil 3a’daki sonuçlar farklı emolientler içeren 3 kremin duyusal yönleri arasındaki farklılıkları göstermektedir. Güçlü emolient krem dokusunu sertleştirmiş ve kreme zengin bir doku katmış gibi görünse de, ürünün ambalajından alınışı, yoğunluğu ve ilk hissiyatı çoğunlukla polimerin bir etkisi olup kullanılan emolientten bağımsızdır. Reoloji ve polimer bileşimi, kremin cilt üzerindeki yayılımına kullanılan emolientin direncinden bağımsız olarak yardımcı olur. Test edilen 3 kremin yayılabilirlik algıları benzer sonuçlanmıştır.

Şekil 3 – Hafif, orta veya ağır hissiyatlı emolientler ile birlikte ViscOptima SE (a) & VisCaress HPD (b) içeren kremlerin duyusal değerlendirmeleri Figure 3 (formerly 3 & 4) - Sensorial evaluation of simple creams

Kullanım sonrası hissiyat ve kremin yapışkanlık karakteristikleri ise emolient seçimi tarafından etkilenmektedir. Bu karakteristiklerin sıralanması emolientin Crodamol IPIS gibi hafif bir emolientten Supermol L gibi daha güçlü bir emoliente geçişini yansıtır. Bunun anlamı anyonik SPD ViscOptima SE formülasyonlarda kullanılan emoliyentlerin hissiyatlarını doğrudan cilde yansıtırlar, özellikle Crodamol ISIS gibi orta ağırlıkta hissiyata sahip emolientler için. Hafif emolientlerin kullanım sonrası hissiyatı ortalama skorları bir miktar daha yüksek çıkarken, güçlü emolientler için beklenen performansın altındadır. Bunun nedeni film oluşturucu akrilik polimer ve ViscOptima SE’nin içinde olan taşıyıcı yağların birleşimidir. Bu bileşim cilde pürüzsüz ve ipeksi bir hissiyat sağlar. Ayrıca bu etki güçlü emolientlerin yapışkanlığını azaltarak yapışkan olmayan, koruyucu kalın krem tabakalarının formülasyonlarına veya ciltte kaybolmadan uzun süre etki eden hafif serumlara izin verir. VisCaress HPD için olan Şekil 3b’deki sonuçlarda ise VisCoptima SE’deki gibi ürünün ambalajından alınışı, visko22

Mayıs - May / Haziran - June 2015

The after-feel and tack of the creams are affected by the choice of emollient, and the order of these characteristics reflects the move from a light emollient, such as Crodamol IPIS, to the heavier Supermol L. This means that the anionic LDP ViscOptima SE can be used to deliver the required feel from the emollients used in the formulations, particularly for medium emollients, such as Crodamol ISIS. The mean scores for the after-feel of the light emollient are slightly higher and, for the heavy emollient, rather lower than expected from the performance of the neat oils. This is due to the combination of the film-forming acrylic polymer and the carrier oils in ViscOptima SE giving a silky and smooth feel on the skin. This effect also reduces the tack of heavy emollients, allowing the formulation of thick barrier creams which protect without stickiness, or light serums, which have a longer play before disappearing into the skin. The results for VisCaress HPD (Figure 3b) follow those of ViscOptima SE in that the pick-up, consistency and spreading are influenced more by the polymer, while the after-feel and tack are a function of the emollient used. As the cation-

Makale / Article zitesi, yoğunluğu ve ilk hissiyatı polimer tarafından belirlenirken, kullanım sonrası hissiyat, yağlılık ve yapışkanlığı kullanılan emolientin bir fonksiyonudur. Katyonik polimerlerden oluşan emulsiyonların cilt hissiyatı, anyonik SPD içeren emülsiyonlara kıyasla daha hafiftir. Supermol L içeren kremlere göre de yapışkanlık daha düşüktür. Ürünün ambalajından alınmasındaki düşük skorlar Viscaress HPD’nin Viscoptima SE’ye kıyasla elektrolit hassasiyetinin daha yüksek olduğunu gösterir. Bu özellik kremin cilt üzerindeki yayılım kolaylığını iyileştirir ve ciltte kolayca yayılabilen güneşsiz bronzlaşma benzeri ürünler için idealdir veya kökten uca kadar yayılan durulanmayan kondisyonerlerde hafiflik ile sonuçlanır. SPD’nin Viscoptima ve Viscaress serisi, polimer taşıyıcı akışkanın dikkatli seçimi ve optimize reoloji kontrolünün sağlanması ile ortaya çıkabilecek geniş aralıktaki formülasyonlara farklı yapılar kazandırmak için geliştirilmiştir. Doğru ürün seçimi; ciltte yeni bir devrim niteliğindeki damlama yapmayan, kullanımı kolay düşük viskoziteli sprey ürünlerden viskozitesi yüksek, vücutta kolayca yayılabilen ve ciltte yumuşak, ipeksi bir hissiyat bırakan body butter’lara kadarki tüm soğuk proses formülasyonlarının iyileştirilmesine imkan verir. * Viscoptima, Viscaress, Crodamol ve Supermol ticari markaları Croda’ya aittir.

24

Mayıs - May / Haziran - June 2015

ic polymer is substantive to the skin, the feel of the creams is lighter than the corresponding creams that contain the anionic LDP and the tack is lower for the cream containing Supermol L. The lower scores on pick-up show the increased electrolyte sensitivity of the cationic VisCaress HPD when compared to ViscOptima SE. This results in an increased ease of spreading of the cream on the skin and is ideal for products like sunless tanners that can be spread easily over the skin, or in light leave-in conditioners that spread easily from root to tip. The ViscOptima and VisCaress ranges of LDPs have been developed to deliver different textures to a wide range of formulations arising from the provision of optimised rheology control and careful choice of carrier fluid in which the polymer is delivered. The choice of the right product will allow the development of cold-processable formulations from thin sprays that reform on the skin to provide ease of use without dripping, through to viscous body butters that spread easily and provide a smooth silky feel on the skin. * ViscOptima, VisCaress, Crodamol and Supermol are all trademarks of Croda.

Products / Ürünler:

Potassium Iodate Super White Potassium Iodide Free Flow Sodium Metaperiodate Periodic Acid 50% HG Solution Periodic Acid Cuprous Iodide Stannous Oxide Stannous Chloride Anhydrous Stannous Chloride Free Flow

Harke Kimya Tic. Ltd. Şti. Yenişehir Mahallesi, Şefika Sokak No:10-1 Dumankaya Flex, A Blok Daire:1 34912, Pendik / Istanbul / Turkey Phone : +90 216 504 01 12 Fax : +90 216 504 01 13 E-mail : [email protected]

William Blythe Limited Church Accrington Lancashire BB5 4PD UK Tel +44 (0)1254 320000 Fax +44 (0)1254 320001 www.williamblythe.com

Makale / Article Ali Cihan Şengül Endüstri Mühendisi / Industrial Engineer Satış Temsilcisi / Sales Representative Gücüm Pompa Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş.

Vakumlu Haznelerin Koşullandırılması

Conditioning Vacuum Chambers

26

Yeni veya yeni temizlenmiş bir vakumlu haznede yüksek bir gaz yükü ile başa çıkmak göz korkutucu olabilir, ama onu normal duruma getirmek için bazı basit teknikler vardır.

Confronting a high gas load from a new or newly cleaned vacuum chamber can be daunting, but there are some simple techniques for bringing it into normal condition.

Her ne kadar bir vakum operatörünün bir vakum sisteminin beklenen performansını aşağı pompalama, mutlak vakum ve toplam gaz giderme oranı açısından modellemesini sağlayan bolca veri bulunsa da, pratik olarak kargaşa yaşanan bir nokta hala bulunur. Son derece dikkatlice ölçülmüş çeşitli veri kümelerinin hepsi sadece tanımlanabilen belirli parametreler dahilinde yararlı olduğundan, her pratik vakum sisteminin geçmişinde, o parametrelerin net bir şekilde sistem içindeki koşullara bağlanamadığı noktaları olacağını hesaba katmaya devam etmeliyiz.

Although there are a plethora of data that allow a vacuum practitioner to model a vacuum system’s expected performance in terms of pumpdown, ultimate vacuum, and total outgassing rate, there’s still a point where practical anarchy exists. Since all the various data sets that have been so carefully measured are only useful within envelopes of specific parameters that can be defined, we still have to consider that every practical vacuum system will have points in its history where those parameters cannot be related clearly to the conditions within the system.

Bu noktalar birkaç tanedir: yeni bir sistem veya depodan yeni çıkarılmış bir sistem ve birçok başka örnek. Bu aşamaların altındaki hazneler, performans parametreleri literatürde yazanlarla eşleşmeyi ummadan önce “koşullandırılmış” bir duruma getirilmeleri gerekecek bir “koşullandırılmamış” durumda kabul edilir.

Those points are several: a new system, a newly cleaned system, or a system taken out of storage, and many others. Chambers, under these stages must be considered to be in an “unconditioned” state that will require that they be placed into a “conditioned” state before their performance parameters can hope to match those in the literature.

Koşullandırılmamış Hazne Koşullandırılmamış durumda hazne neredeyse kesinlikle literatürde kabul edilen gaz giderme oranlarından daha yüksek büyüklük sırasında olan bir toplam gaz yükü sergileyecektir. Bu durum çok büyük sayıda olası mütevazı kaynağa kadar izlenebilir, ama birlikte alındığında, hepsi haznenin geçmişinin bir sonucudur. Hazne ister yeni olsun, ister yeni temizlenmiş veya ancak diriltilmiş olsun, ilk aşağı pompalama eğrisi, normal çalışan bir hazneden beklenenden çok daha yüksek basınçlar gösterecektir.

The Unconditioned Chamber The chamber, in an unconditioned state, will almost certainly present a total gas load that is orders of magnitude higher than the literature’s accepted outgassing rates. This condition is traceable to a myriad of possible discreet sources, but taken together, they are all a result of the chamber’s history. Whether the chamber is new, newly cleaned, or merely resurrected, the first pumpdown curve will show pressures much higher than what would be expected for a normal working chamber.

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Makale / Article Bir artık gaz analizörü (RGA) genellikle artık gazların temizlik maddesi kalıntılarından ve bir hidrokarbon karışımından kaynaklanan çeşitli kirletici gaz zirveleri ile birlikte normalden çok daha yüksek bir su buharı hakimiyeti içerdiğini gösterecektir.

A residual gas analyzer (RGA) will usually show that the residual gases contain a much higher than usual predominance of water vapor with various contaminant gas peaks that are from cleaning agent residues and a mix of hydrocarbons.

Her iç yüzey yüzeyde toplanan su buharı moleküllerinin mono-katmanlarından oluşan maksimum kalınlıkta bir yatakla örtülecektir. Bu kalın yatak, oluşurken yatakla karşılaşan uçucu kirleticiler içeren bir matris oluşturur. Ortam havasında bulunan eser hidrokarbonlar yatak içindeki su molekülleri ile tam olarak sıvanacaktır.

Every internal surface will be covered with a maximum thickness bed of monolayers of adsorbed water vapor molecules. This thick bed forms a matrix that contains volatile contaminants that encountered the bed as it formed. The trace hydrocarbons found in ambient air will be literally plastered over by the water molecules in the bed.

Buna ek olarak yatak, haznenin yüzeylerinin dökme malzemesi üzerinde ve içinde zaten var olan kirleticilerin üzerinde koruyucu bir örtü işlevi görecektir. Temizlik maddesi ve yağ çözücü artıkları ilk kirletici kategorisine girerler. Bu ilk kirleticiler hazne malzemesinin her çatlağı ve deliği içinde de potansiyel olarak bulunacaktır ve buna flanş çiftli açıklıklar ve diğer fiili sızıntılar gibi maruz kalmayan birçok yüzey de dahildir. O zaman bu durumdaki bir haznenin ilk aşağı pompalamasının aşağı pompalama zamanı ve mutlak basınç bakımından beklentilerin çok altında olması şaşırtıcı değildir. Her ne kadar uzun süreli aşağı pompalama veya aşağı pompalamalar, normalden yüksek gaz yükünü oluşturan kirletici moleküllerinden bazılarının temizlenmesine yardımcı olsa da, hazneyi tek veya çok aşamalı bir koşullandırma işlemine tabi tutmak genellikle gereklidir.

Additionally, the bed will act as a protective cover over contaminants already on and within the bulk material of the chamber’s surfaces. Cleaning agent and degreasing solvent residues fall into the initial contaminant category. These initial contaminants will also potentially be found within every crack and pore of the chamber material, and that includes many non-exposed surfaces such as flange-pair gaps and other virtual leaks. It’s no surprise, then, that the initial pumpdown of a chamber in this condition will be far below expectation in terms of pumpdown time and ultimate pressure. Although extended pumpdown, or pumpdowns, will help in removing some of the contaminant molecules making up the higher than usual gas load, it’s usually necessary to subject the chamber to either a single or multiple-stage conditioning process.

Koşullandırılmış Hazne Koşullandırılmış halde bir hazne, koşullandırılmamış bir haznede bulunan maksimum yüzeyde toplanmış su molekülü ve içerilen kirletici miktarından çoğunlukla arınmış olacaktır. Bu, sadece yüzey koşullarına değil, metal hazneyi kaplayan ince oksit filmi içinde emilen su ve çözücü molekülleri gibi başka kirletici kaynaklarına da genişleyebilir. Haznenin kendisinden öte, elastomer O-halka malzemeleri gibi başka potansiyel kirletici kaynakları aynı zamanda O-halkası kütlesi içinden emilmiş kirleticilerin de büyük ölçüde azaltılacağı bir noktaya koşullandırılacaktır. Tüm sistem koşullandırıldığında, yüksek vakumlu pompa tarafından karşılaşılan gaz yükü malzemelerin gaz giderme uranları için literatürdeki parametreler dahilinde olacaktır. O zaman bu, amaçlandığı uygulama için bir sistemi işleme koymak için ulaşılması gereken bir hedeftir. Bu hedefe ulaşmamızda bize yardımcı olabilecek birçok teknik vardır.

The Conditioned Chamber The chamber, in a conditioned state, will be mostly free of the maximum amount of adsorbed water molecules and included contaminants found in an unconditioned chamber. This will extend to not only surface conditions, but to such contaminant sources as absorbed water and solvent molecules within the thin oxide film covering the metal chamber. Beyond the chamber itself, such other potential contaminant sources as elastomer O-ring materials will be conditioned to a point where absorbed contaminants from within the O-ring’s bulk will be greatly reduced as well. When the entire system is conditioned, the gas load encountered by the high vacuum pump will be within the parameters found in the literature for the materials’ outgassing rates. This, then, is the goal that needs to be achieved in order to place a system into operation for its intended application. There are many techniques that can help us achieve that goal.

Koşullandırma Teknikleri Eğer koşullandırmayı yüksek gaz yüklerini sağlayan kirlilikten kurtulma olarak tanımlarsak, kirleticilerin temel kaynaklarına odaklanmamız gerektiği açıktır. Bazen tek tek. Elastomer O-halkaları iyi bir örnektir. Yeni Viton O-halkaları imalat sırasında içeriden sentezlenmiş su ve çözücüler, kalıp bırakma maddeleri ve tepkimeye girmeyen monomerler gibi farklı uçuculuk derecelerinde başka bileşenler ile yüklüdür. Karşılaştırmalı Aşağı Pompalama Eğrileri Hourstorr Koşullandırmalı Koşullandırmasız – Koşullandırmadan önce ve sonra bir haznenin tipik aşağı pompalama eğrileri-

Conditioning Techniques If we define conditioning as getting rid of the contamination that provides the high gas loads, it’s obvious that we have to focus on the root sources of the contaminants. Sometimes one-by one. Elastomer O-rings are a good example. New Viton O-rings are loaded with water that was synthesized internally during manufacture and other components of varying degrees of volatility such as solvents, mold release agents, and unreacted monomers.

TURKCHEM

27

Makale / Article nin karşılaştırılması, hazne koşullandırıldığında ve hizmete hazır olduğunda gaz yükündeki farkı gösterir. Bunlar basit a150oC vakumlu pişirme yoluyla montajdan önce O-halkalarından temizlenebilir. Bu, yeni O-halkaları ve kirleticilere maruz kalmış eskiler için standart prosedür olmalıdır. Sonraki havaya maruz kalma süreci sırasında daha fazla su buharı alacak olsalar da, standart bir performans durumuna koşullandırılmış sayılabilirler. Pişirmeli mi Pişirmemeli mi? Hazne malzemesinin yüzey ve yüzey altı kirlenmesini halletme yöntemleri gerekli olan mutlak vakuma, uygulamaya ve sistemin kendisine bağlıdır. Suyu ve hidrokarbon kalıntılarını uçucu hale getirmek için haznenin gazının uçurulması açık bir beklenti olacaktır. Eğer hazne pişirilebilir, metal-contalı ultra yüksek vakumlu (UHV) sistemse, sistemin özellikle kaba işleme pompasının içine pişirilmesi standart bir prosedür olacaktır. O-halka contalı sistemler gaz uçurma sorunları sergilerler. Gaz uçurma sıcaklığı ve etkililiği O-halkası malzemesinin sıcaklık limitleri ile sınırlanacaktır. Örneğin viton 160oC’nin çok üzerinde pişirilmemelidir, çünkü bu sıcaklıkta yavaşça bozulmaya başlar. Daha da önemlisi, her türlü gaz uçurma tüm sistem boyunca iyice izotermal olmalıdır, çünkü soğuk benekler temizlememiz gereken gerçek kirleticileri toplayacaktır. Hazneyi azot (N2) gibi bir sıcak gaz ile durulamak yüzey kirleticilerinin temizlenmesinde etkili olabilir. Eğer N2 temiz bir gaz ısıtıcısı (piyasada satılan) içinden geçirilirse ve belki 1/4-1/2 saat boyunca hazne içinden yavaşça akması beklenirse, kirleticiler bu akışla sürüklenecek ve küçük bir çıkış yuvasından havaya atılabilecektir. Her sistem için zaman ve sıcaklık parametrelerinin üzerinde çalışılması gereklidir. Bir ölçüde etkili olsa da, bu teknik yüksek vakumlu sistemler için sadece kısmi bir çözümdür. İç Ampul Tekniği Bir sistemi dışarıdan pişirmede ortaya çıkabilen sorunlar düşünüldüğünde, içeriden pişirmeyi düşünmeye değer. Bu, hazne içine enfraruj (IR) ampulleri monte edilerek oldukça etkili şekilde yapılabilir. IR radyasyonu iç yüzeyleri ısıtacak ve yüzeyde toplanan kirleticileri, özellikle su buharını ayrıştıracak, böylece kirleticileri yüzey oksit katmanının, deliklerin, çatlakların ve fiili sızıntı kapanlarının dışına sürecek yeterli ısı sağlayacaktır. Bu tekniğin zorlukları soğuk beneklerden kaçınmak ve O-halkalı sistemlerde sıcaklık sınırlamaları ile birlikte uçucu hale getirilen hidrokarbonları yüksek vakum pompasının içine sürmektir. Bir başka yaklaşım ise hem 185 hem 254 nm radyasyon yayan UV ampulleri kullanmaktır. UV radyasyonu yüzeyde toplanan su moleküllerine bağlanacak ve enerji seviyelerini yüzeyden bırakmaya neden olacak kadar arttıracaktır. Bu28

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Comparative Pumpdown Curves Hourstorr Unconditioned Conditioned Comparing typical pumdown curves of a chamber before and after conditioning shows the difference in gas load when the chamber is conditioned and ready for service. These can be removed from the O-rings before installation by the simple expedient of a150oC vacuum bake. This should be a standard procedure for new O-rings and older ones that have been exposed to contaminants. Even though they will acquire further water vapor during subsequent air exposure, you can consider them to be conditioned to a standard performance state. To Bake or Not To Bake Methods of dealing with the surface and subsurface contamination of the chamber material will depend upon the ultimate vacuum required, the application, and the system itself. Bakeout of the chamber to volatilize water and hydrocarbon residues would be an obvious expectation. If the chamber is a bakeable, metal-gasketed ultrahigh vacuum (UHV) system, baking the system, especially into the roughing pump, would be standard procedure. O-ring-sealed systems present bakeout problems. The bakeout temperature, and its effectiveness, will be limited by the temperature limits of the O-ring material. Viton, for example should not be baked much over 160oC since it begins to slowly break down at this temperature. More importantly, any bakeout must be fairly isothermal throughout the whole system since cold spots will collect the very contaminants that we need to remove. Flushing the chamber with hot gas, such as nitrogen (N2) can be effective in removing surface contaminants. If the N2 is passed through a clean gas heater (commercially available) and allowed to flow slowly through the chamber for maybe 1/4 -1/2 hour, contaminants will be entrained in the flow and carried out through a small exhaust port into the air. Time and temperature parameters need to be worked out for each system. This technique, though effective to some extent, is only a partial solution for high vacuum systems. Internal Light Bulb Technique Considering the problems in baking a system from the outside, it’s worth considering baking from the inside. This can be done fairly efficiently by mounting infrared (IR) bulbs within the chamber. The IR radiation will heat the internal surfaces and desorb the adsorbed contaminants, especially water vapor, and provide enough heat to drive contaminants out of the surface oxide layer, pores, cracks, and virtual leak traps. Drawbacks to this technique are avoiding cold spots and driving volatilized hydrocarbons into the high vacuum pump along with temperature limitations in O-ring systems.

Makale / Article nun yanı sıra, UV bu dalga boylarında karbondan karbona bağları kopartacak ve böylece ağır hidrokarbon kirliliği kısa zincirli uçucu gazlara dönüştürülebilecektir. Çok küçük miktarlarda ısı yayılacaktır ama bu, ısıl olmayan bir teknik kabul edilebilir. UV radyasyonu aynı zamanda büyük miktarlarda su buharını hidrokarbonlarla tepkimeye girecek yüksek düzeyde reaktif OH* içermeyen radikallere dönüştürecektir. Enerji aktarımı yüzeyden bırakma sonrasından bile devam eder, böylece yüzeyden bırakılan moleküller dışarıya pompalanana kadar yüksek düzeyde hareketli kalırlar. UV tekniğinin temel zorluğu sadece yüzey veya yüzeyden bırakılan gazla ilgilenmesi ve emilmiş kirleticiler veya fiili sızıntı kapanları üzerinde az etkiye sahip olmasıdır. Hem IR hem de UV tekniklerinin birleştirilmesi çok etkili ve verimli bir koşullandırma yöntemine yol açabilir. IR tekniğinden gelen ısı, yüzeydeyken veya yüzeyden bırakma sonrasında UV tarafından halledilecek kirleticileri serbest bırakacaktır. Bu klasik bir 1+1=3 durumudur ve tamamlayıcı etkileri birlikte işler. Parıltılı Boşaltım Parıltılı boşaltımlı temizlik koşullandırmada çok etkilidir. Belirli sorunlar için çeşitli gaz karışımları kullanılabilir, ama asal argon (Ar) çoğu uygulama için en etkilisi olabilir. Ar* içermeyen radikaller inanılmaz derecede reaktiftir ve parıltılı boşaltım bombardımanı sırasında ağır kirleticileri temizleyebilirler. Özet Yeni veya yeni temizlenmiş bir vakum haznesi rutin çalışmaya sokulmadan önce koşullandırma gerektireceğinden, süreci hızlandırmak için bir dizi etkili teknikten oluşan seçenekler bulunmaktadır. Seçilen teknik veya teknikler sisteme, durumuna ve gerçekleştirilecek işleme bağlı olacaktır, bu nedenle başarılı bir sonuç için teknik ve ihtiyaçlar dikkatlice değerlendirilmelidir.

30

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Another approach is to use UV bulbs that emit both 185 and 254 nm radiation. The UV radiation will couple to adsorbed water molecules and raise their energy level sufficient to cause desorption. Additionally, the UV, at these wavelengths, will break carbon-to-carbon bonds so that heavy hydrocarbon contamination can be turned into short chain volatile gases. Tiny amounts of heat will radiate, but this can be considered a non-thermal technique. The UV radiation will also convert large amounts of water vapor to highly reactive OH*free radicals that will react with hydrocarbons. Energy transfer continues even after desorption so the desorbed molecules remain highly mobile until pumped away. The main drawback to the UV technique is that it only deals with surface or desorbed gas, and it has little effect upon absorbed contaminants or virtual leak traps. Combining both IR and UV can result in a very effective and efficient method of conditioning. The heat from the IR will free contaminants that will be dealt with by the UV when they are on the surface or after desorption. This is a classic 1+1=3 situation where their complimentary effects work together. Glow Discharge Glow discharge cleaning is very effective in conditioning. Various gas mixtures can be used for particular problems, but inert argon (Ar) can be the most effective for many applications. Ar* free radicals are amazingly reactive, and they can remove heavy contaminants during glow discharge bombardment. Summary Since any new or newly cleaned vacuum chamber will require conditioning before being put into routine operation, there are a number of choices of effective techniques to speed the process. The technique or techniques chosen will depend upon the system, its condition, and the process to be carried out, so careful consideration of techniqueand needs is required for a successful result.

Röportaj / Interview

Gerçekleştirdiğimiz söyleşide Ak-Kim Kimya Temel Kimyasallar Satış ve Pazarlama Direktörü Sertaç Sürür, firmanın dünü, bugünü ve vizyonu hakkında bilgi verdi. Bir milyar dolar ciro büyüklüğüne ulaşmayı hedeflediklerini bildiren Sürür, bu hedefe Ar-Ge faaliyetlerine verdikleri önem, gerçekleştirdikleri satınalmalar ve yeni yatırımlarla ulaşacaklarını açıkladı. In our interview, Ak-Kim Kimya Basic Chemicals Sales and Marketing Director Sertaç Sürür informed us about the Company’s yesterday, today and vision. Stating that they aimed to reach a billion dollars in revenue, Sürür explained that they will achieve this goal by the importance they attached to R&D activities, and through realizing new purchases and new investments.

32

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Röportaj / Interview Sayın Sertaç Sürür, okurlarımıza kısaca kendinizden, eğitim durumunuzdan ve sektördeki profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz? İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra Amerika’da MBA eğitimi aldım. İş yaşamına 1992 yılında başladım. Çok uluslu firmalarda, yurt içi ve yurt dışında, satış ve pazarlama alanında çeşitli pozisyonlarda görev aldım. Son olarak Ravago Petrokimya firmasında EPS İş Bölümü Direktörü olarak görev almamın ardından, Kasım 2014 tarihi itibariyle Ak-Kim’deki Satış ve Pazarlama Direktörü görevime başladım. 1970 İstanbul doğumluyum, evli ve 2 çocuk babasıyım. İngilizce ve Almanca biliyorum.

Mr. Sertaç Sürür, could you please give our readers some information on yourself, your educational and professional background? After graduating from İstanbul Technical University, Department of Chemical Engineering, I received a M.B.A. degree in the United States. I’ve started my career in 1992 and worked for multinational companies in Turkey and abroad in a variety of management positions in sales and marketing. After serving as the EPS Business Unit Director at Ravago Petrochemicals, I joined Ak-Kim in November 2014 as the Company’s Sales and Marketing Director. I was born in 1970 in İstanbul and I’m married with two children. I am fluent in English and German.

Ak-Kim Kimya’nın kuruluşundan bugüne gelişim süreci, vizyonu ve kurumsal ilkeleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Ak-Kim Kimya, 1977 yılında Türkiye’nin en köklü özel sektör kuruluşlarından Akkök Holding’in iştiraki olarak kuruldu. 37 yıldır yüksek teknolojiye sahip çağdaş tesislerimizde üretim yapıyor ve birçok temel kimyasalda pazar lideri konumunda faaliyet gösteriyoruz. Aralarında sodyum metabisülfit, amonyum persülfat, potasyum persülfat, dimetilasetamid, dimetilformamid, hidrojen peroksit, sodyum perkarbonat gibi ileri teknoloji gerektiren ve yerli sanayi açısından büyük önem arz eden kimyasal maddeleri Türkiye’de ilk kez Ak-Kim Kimya üretti. Yalova ve Çerkezköy’de yaklaşık 300 bin m2’lik bir alana kurulu, yüksek teknolojiye sahip 3 yerleşkede 20’ye yakın üretim tesisimiz bulunuyor. Yıllık 600 bin tonluk üretim kapasitesine sahip fabrikalarımızda 500’ü aşkın farklı kimyasal maddenin üretimini yapıyoruz.

Could you please give information on the establishment, development, vision and corporate principles of Ak-Kim? Ak-Kim Kimya was established in 1977 as a subsidiary of Akkök Holding, which is one of the largest private sector incorporations in Turkey. We have been producing chemicals in our high-tech facilities for 37 years and operating as the market leader in various basic chemicals. Ak-Kim has been the first company to produce vital chemicals that require advanced technology in Turkey. These chemicals include sodium metabisulphite, ammonium persulfate, potassium persulfate, dimethylacetamide, dimethylformamide, hydrogen peroxide and sodium percarbonate. We have 20 production facilities in our 3 high-tech factories located on a total area of approximately 300 thousand square meters in Yalova and Çerkezköy. With facilities generating a production capacity of 600 thousand tons per year, Ak-Kim produces more than 500 different chemicals. In addition, we as Ak-Kim, produce performance chemicals by using our own technology and thus distinguish ourselves from competitors with our strong know-how and technical experience. We also offer “integrated chemical solutions” to our customers from all industries that we serve. Ak-Kim has been exporting its know-how and technologies to foreign companies since 2002 and rendering all services, from engineering to turnkey contracting. I would like to state that we have so far built facilities in Jordan, Pakistan, Saudi Arabia, Algeria and Greece.

Bunun yanı sıra Ak-Kim Kimya olarak, performans kimyasallarını da kendi teknolojimizle üreterek, güçlü know-how bilgimiz ve teknik deneyimimiz ile rakiplerimizden ayrışıyoruz. Ayrıca, ürün sunduğumuz tüm sektörlerde müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda onlara “entegre kimyasal çözümler” sunuyoruz. Sahip olduğumuz know-how ve teknolojileri 2002 yılından beri yurt dışı firmalara satıyoruz ve mühendislikten anahtar teslimi taahhüt faaliyetlerine kadar her türlü hizmeti gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar Ürdün, Pakistan, Suudi Arabistan, Cezayir ve Yunanistan’da çeşitli anahtar teslim tesisler kurduğumuzu belirtmek isterim. 5 kıtada yaklaşık 55 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Satışlarımızın %60’ını Avrupa Birliği ülkelerine yapıyoruz. Geri kalan kısmını ise Mısır, Tunus, İsrail, Azerbaycan, ABD, Kanada, Brezilya ve Kore gibi ülkelere yapıyoruz. Özellikle sodyummetabisülfitte Avrupa’nın en iyi markalarından biri olduğumuzu söyleyebilirim. Sodyum metabisülfitin kullanıldığı pazarlarda liderliği zorluyoruz. Persülfatlarda da Avrupa’da iyi bir konumda bulunuyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde ise yurtdışı cironun toplam ciromuz içindeki payını %25’e çıkarmayı, bu kapsamda ihracatımızı tutar bazında ikiye katlamayı hedefliyoruz. Bunun için hem faaliyet gösterdiğimiz pazarlarda, hem de potansiyel pazarlarda çeşitli çalışmalar yürütüyoruz.

Ak-Kim exports its products to nearly 55 countries in 5 continents. Products sold to the European Union countries amount to 60% of Ak-Kim’s exports and the remaining is distributed among countries including Egypt, Tunisia, Israel, Azerbaijan, USA, Canada, Brazil and South Korea. It is important to emphasize that we are one the best sodium metabisulphite brands in Europe. We are pushing the limits of leadership in markets where sodium metabisulphite is used. We are also in a good position in the European persulphates market. Our goal for the next 5 years is to increase the share of exports in our total turnover to over 25%, which requires doubling our sum of exports. We position ourselves accordingly in both current markets and potential geographies.

TURKCHEM

33

Röportaj / Interview Kimya sektörüne sunmuş olduğunuz yeni ürünleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Ak-Kim Kimya olarak, 2014 yılındaki en önemli yatırımlarımızdan birinin, dünyanın en büyük emaye ve seramik frit üreticilerinden biri olan Gizem Frit şirketini satın alarak yeni bir pazara girdik. Ayrıca Akferal şirketimiz bünyesinde de Dostel satın almasını gerçekleştirdik. Bu satın almalar ile birlikte Ak-Kim’in faaliyet gösterdiği lokasyon sayısı 5’e ve çalışan sayımız da 800’e çıktı.

Could you please give some information on the new products you offered to the chemicals industry? One of the most important investments of Ak-Kim in 2014 was the acquisition of Gizem Frit, one of the world’s leading enamel and ceramic frit producers, in order to penetrate into a new market. In addition, our Akferal company acquired Dostel. With these acquisitions, number of locations that we operate in, increased to 5 and number employees rose to 800.

Yine geçtiğimiz yıl, 15.000 ton kapasiteli Betain üretim tesisimizi hayata geçirdik. Sabun, deterjan ve şampuanlarda kullanılan ana girdilerden olan Betain üretimimiz ile birlikte, hem deterjan ve temizlik endüstrisine yönelik ürünleri ürün gamımıza eklemiş, hem de henüz portföyümüzde olmayan kimyasalların üretilebilmesi için bilgi birikimimizi geliştirmiş olduk. Şirketimiz aynı zamanda bu alana yönelik olarak konsantre deterjan, çamaşır suları ve pasta deterjanlarda kullanılan kıvamlaştırıcı ürünü de üretmektedir.

Last year, we also launched our 15,000-ton capacity betaine production plant. By starting to produce betaine -an ingredient in soap, detergent and shampoo productionAk-Kim not only included new detergent and cleaning products to its product range, but also improved its knowhow to produce other chemicals. We also produce thickening agents that are used in concentrated detergents, bleachers and paste detergents.

Piyasadaki ürünlerinizin uzun vadede varlığını sürdürebilmesi için ne gibi konulara önem veriyorsunuz? Sürekli inovasyon ile müşterilerimizin toplam maliyetini azaltmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Ayrıca çevresel sürdürülebilirlik konusu da bizim için önemli. Çevreye duyarlı ve kimyasal tüketimini azaltmaya yönelik yeni ürünler üretmeyi hedefliyoruz. Ak-Kim Kimya ve Gizem Frit’in birleşmesi ile ilgili görüşlerinizi öğrenebilir miyiz? Ak-Kim Kimya olarak, 2014 yılındaki en önemli yatırımlarımızdan birinin, dünyanın en büyük emaye ve seramik frit üreticilerinden biri olan Gizem Frit şirketini satın alarak yeni bir pazara girmek oldu. Gizem Frit, bugüne kadar tek başına üstün bir başarı göstererek dünyanın en önemli üreticilerinden biri oldu. Bu başarıyı arttırarak devam ettirmek için ihtiyaç duyulan yeni yatırımların; sermaye gücü olan, kurumsal bir çatı altında sürdürülmesi şirkete büyük bir kazanç sağlayacak. Bu yüzden, artık Ak-Kim’in bünyesi altında Ar-Ge çalışmalarına da daha fazla ağırlık vererek büyümesini arttırması hedefleniyor. Gizem Frit, Ak-Kim’in 2023 yılı için kendine koyduğu 1 milyar dolar ciro hedefinde de çok önemli bir rol oynayacak. Proje, Mühendislik ve Ar-Ge faaliyetlerinizden bahsedebilir misiniz? 2014 yılında uluslararası mühendislik projelerimize bir yenisini daha ekledik. Cezayir’in Mostaganem şehrinde kurulan 30.000 ton/yıl Demir 3 Klorür kapasiteli tesisin tüm temel ve detay mühendislik işleri, satınalma hizmeti ve montaj çalışmaları süpervizörlük hizmetleri Ak-Kim tarafından gerçekleştirildi. Tesisi 2014 Eylül ayında devreye aldık. Geçtiğimiz yıl Ar-Ge merkezimizde performans kimyasalları alanında 38 adet yeni ürün geliştirdik. Her yıl performans kimyasalı portföyümüzü %15 ila 20 oranında geniş34

Mayıs - May / Haziran - June 2015

In terms of enabling long-term presence of your products in the market, to which topics you give importance mostly? Through continuous innovation efforts, we concentrate reducing the total cost of our customers. Environmental sustainability is also an important issue. We aim to create environment-friendly products that reduce the consumption of chemicals and energy. What is your opinion on the merger of Ak-Kim and Gizem Frit? As I have already stated, in order to penetrate into a new market, one of the most important investments of Ak-Kim in 2014 was the acquisition of Gizem Frit which is one of the world’s leading enamel and ceramic frit producers. Gizem Frit has so far exhibited an incredible success on its own and became one of the biggest producers in the world. In order to continue and even improve this success, it will be beneficial for the company to make the much needed new investments within a corporate structure with a robust capital. This acquisition will help the Company to focus more on R&D and will grow even stronger under the roof of Ak-Kim. Gizem Frit will also play an important role for Ak-Kim in achieving its goal of 1 billion USD turnover by the year 2023. Could you please give some information on your Project Engineering and R&D operations? In 2014, we included a new project in our international engineering project portfolio. Ak-Kim performed all basic and detailed engineering, purchasing, assembly and supervising services for the establishment of the Ferric 3 Chloride facility with a capacity of 30,000 tons/year in Mostaganem, Algeria. The facility became operational in September 2014. Last year our R&D Center developed 38 new products in performance chemicals. We expand our performance chemical portfolio every year by 15-20%. In 2014, by using our know-how in engineering, chemistry and textile processes, we developed the “No Fear” system

Röportaj / Interview letiyor, yeniliyoruz. Yine 2014’te, mühendislik, kimya ve tekstil proses bilgilerimizi kullanarak, ağartma işleminde kumaşın delinmesini önlemeye yönelik “No Fear” sistemini geliştirdik. Bu sistem, üç disiplini bir arada kullanarak geliştirilen Türkiye’deki ilk entegre çözüm örneğidir. No Fear sistemi sayesinde artık ağartma işleminde kumaş delinmelerinin önüne geçmenin mümkün hale geldiğini söyleyebilirim. No Fear’ın sağladığı başlıca avantajlar arasında, reçete ve proseste yapılan geliştirmelerle kumaş kalitelerinde iyileşme, katma değeri yüksek kumaşların üretilebilmesi, kapasite artışı ve deliksiz çalışmanın getirdiği kumaş ve termin kazançları bulunuyor. Bunların yanı sıra performans kimyasallarıyla alakalı uluslararası bir patent başvurumuzun da bulunduğunu eklemek isterim. Üretim yapan bir firma olarak, çevre politikalarınız ve sürdürülebilirlik projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Ak-Kim için, sürdürülebilirlik konusu büyük önem taşımaktadır. Bu alanda Ak-Kim Kimya olarak kimya sektörü içerisinde öncü konumda olduğumuzu söyleyebiliriz. Özellikle çevresel sürdürülebilirlik konusuna büyük önem veriyor, çevreye duyarlı ve kimyasal tüketimini azaltmaya yönelik yeni ürünler üretmeyi hedefliyoruz. Ak-Kim olarak, üretim süreçlerimizde en güncel teknolojiyi takip ederek, enerji verimliliğini arttırmaya yönelik aralıksız çalışmalar sürdürmekteyiz. Bu çalışmaların sistematik olarak yapılması bizim için çok önemli. Bu sebeple Ak-Kim’in aylık ve yıllık bazda elektrik-buhar-doğalgaz tüketimlerinin izlenmesi ve yorumlanması, enerji verimliliğini arttıracak projelerin geliştirilmesi için, Enerji Yönetim Birimi adı altında ayrı bir birim kurulmuştur ve etkin bir şekilde çalışmalarını yürütmektedir. Şeffaf ve sürdürülebilir bir firma olarak bu alanda birçok çalışmaya imza atan Ak-Kim, 2007 yılında imzaladığı BM Küresel İlkeler Sözleşmesi kapsamında düzenli olarak raporlamalarına devam ediyor. Yedi yıldır Global Compact’e üye olan ve Global Compact yerel ağda da Akkök Holding’i temsilen Yönetim Kurulu üyesi olarak yer alan Ak-Kim, 2014 Kasım ayında uluslararası raporlama standartları GRI (Global Reporting Initative)’ye uygun olarak hazırladığı “Dördüncü İlerleme Raporu” sonucunda A seviyede onay almaya hak kazandı.

that prevents fabrics from being damaged during bleaching. This is the first of its kind in the world, using three disciplines simultaneously. It wouldn’t be wrong to say that with the No Fear system, it is possible to prevent the formation of holes in fabrics during bleaching process. Main advantages of No Fear are improvement in fabric quality thanks to the advancements in recipes and processes, production of fabrics with high added value, increase in capacity & fabric and deadline benefits provided by avoiding holes. I would also like to add that we applied for an international patent for performance chemicals. As a production company, could you inform us on your environmental policies and sustainability projects? Sustainability is a very important topic for Ak-Kim and we are at the forefront of this area. We focus on environmental sustainability and aim to create environment-friendly products that reduce the consumption of chemicals. We benefit from the state-of-the-art technologies in our production processes and work continuously to improve energy efficiency. It is very important that such efforts are made systematically. Therefore, we have established an individual unit named as Energy Management Unit to monitor and interpret monthly and annual electricitysteam-natural gas consumption of Ak-Kim and to devise energy efficiency projects. This unit continues to perform effectively. As a transparent and sustainable company, Ak-Kim put its stamp under a number of practices within this scope and has been continuing to report its performance within the framework of the United Nations Global Compact that it signed voluntarily in 2007. Also representing its parent company, Akkök Holding, as a Board Member of Global Compact Turkey Local Network, Ak-Kim received A-application level approval with its “Fourth Communication of Progress” prepared in November 2014, in accordance with the international reporting standards of GRI (Global

Bu raporumuzla aynı zamanda dünyanın en itibarlı halkla ilişkiler platformlarından Amerikan İletişim Profesyonelleri Ligi (League of American Communications Professionals – LACP) tarafından her yıl düzenlenen 2013-14 yılı Uluslararası İletişim Ödülleri (2013-14 Vision Awards/Annual Report Competition) değerlendirmesi sonucunda ödül almaya hak kazandık. Ak-Kim Kimya 2013 Sürdürülebilirlik Raporu, dünyanın en iyi üçüncü sürdürülebilirlik raporu seçilerek, Gümüş Ödül’e layık görüldü. TURKCHEM

35

Röportaj / Interview “İş Sağlığı ve Güvenliği” ile ilgili firmanızın çalışma prensipleri nelerdir? Toplumun çevre anlayışını geliştirmeye yönelik çalışmalar yapan, çevre konusunda yapılan çalışmaları, kamuoyunun incelemesine açık tutarak paylaşımını da sağlayan Ak-Kim’de, çevre ve iş sağlığı ve güvenliği faaliyetleri SEÇ Bölüm Yöneticiliği çatısı altında, Çevre Uzmanlığı ve İş Güvenliği Birimleri tarafından yürütülmektedir. Çevresel faaliyetler ile iş sağlığı ve güvenliği faaliyetlerinin yürütülmesinde tüm Ak-Kim çalışanları eğitimli ve yetkindir, sorumluluk alır ve iyileştirme çalışmalarına aktif olarak katılır. Çevre ve iş sağlığı güvenliği süreçlerinin iyileştirme çalışmaları öncelikli olarak ele alınır, kök neden analizi yapılır ve sonuçlandırılır. Çevre ve iş sağlığı güvenliği süreçlerini iyileştirmek üzere çok sayıda komite kurulmuştur. Bunların bazıları Öneri, Emisyon, Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi (Seveso), Enerji Yönetimi, Koku Grubu, İş Sağlığı ve Güvenliği Komiteleri ve Akkök Yalova şirketleri koordinasyonundaki Akçevre Kurulu olarak sayılabilir. Hedef ve projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Ak-Kim olarak; 2023 yılında minimum 1 milyar dolar ciro büyüklüğünde, global bir Kimya şirketi olma hedefimiz var. İnorganik büyüme ve yeni yatırımlarla büyümemizi sürdür-

36

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Reporting Initiative). This report also received an award at the 2013-2014 Vision Awards/Annual Report Competition organized by the League of American Communications Professionals (LACP), one of the most prominent public relations platforms in the world. Ak-Kim’s Sustainability Report 2013 was selected the world’s third best sustainability report and rewarded with the Silver Prize. What are Ak-Kim’s Occupational Health and Safety principles? As company that implements projects to increase awareness of the society on environmental issues and presents its practices transparently to the public, Ak-Kim performs its Occupational Health and Safety (OHS) activities through the environmental expertise and Occupational Safety Units within the Health, Safety and Environment Department. All Ak-Kim employees are trained and competent in performing environmental as well as OHS activities; they assume responsibility and actively participate in improve-

Röportaj / Interview meyi planlıyoruz. Türkiye’de cari açığı azaltacak yeni ürünlerin üretimine odaklanıyoruz. Bununla beraber yeni alanlara da gireceğiz. Şu an ev-kişisel bakım sektörü ile gıda, ilaç ve yem sektörleri bizim için öncelikli sektörler arasında yer alıyor. Kimya sektörünü dünden bugüne değerlendirebilir misiniz? Türkiye Kimya Sektörü uzun yıllar petrokimyaya dayalı bir sektör olarak devam etmiş ve diğer lokomotif sektörlere göre maalesef geride kalmış. Ak-Kim’in ve global birkaç firmanın da pazara girmesiyle; özellikle inşaat, otomotiv ve gıda sektörlerinin ihtiyaçlarına yönelik ara kimyasallar üretilmeye başlanmış. Türkiye, hammadde kaynaklarına olan uzaklığı ve kısıtlı kaynağından ötürü kimya sektöründe maalesef sınırlı bir hareket alanına sahiptir. Bu nedenle sektör inovatif, çevreci ve biyo bazlı ürünlere yönelmeli. Diğer yandan da son kullanıcıya hitap eden performans kimyasalları üretilmeli. Biz de stratejimizi bu yönde çiziyoruz. Sektöre iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı? Kimya sektörü için en önemli mesele; Türk firmalarının global ortamda rekabetçi olabilmelerinin sağlanması. Bunun için de öncelikle yatırım ortamının iyileştirilmesi gerekiyor. Bugüne kadar kimya alanında faaliyet gösteren uluslararası büyük şirketlerden ne yazık ki birkaçı hariç ülkemize büyük yatırım yapmayı tercih eden olmadı. Bu karara etki eden etmenlerin başında öncelikle enerji politikaları ve istikrarlı ekonomik ortamın yaratılmaması geliyor. Kimya endüstrisinin en önemli temel girdilerinden ikisi petrol ve doğalgazdır. Maalesef ülkemiz bu iki ana hammadde kaynağına uzak konumda. Bu nedenle, bu alanda gerekli politikaların sürdürülebilir olması ülkemiz kimya sektörü açısından önem taşımaktadır. Buna ek olarak; teşvik politikalarının uygulama açısından uzun vadede sonuç veriyor olması, bunların başka enstrümanlar ile desteklenmesini gerektirmektedir. Bu yöntemlerden bir tanesi de gerçekçi kur politikası izlenmesidir. Ayrıca sanayi bölgelerinin belirlenmesi ve alt yapılarının tamamlanarak, hizmete açılması da öngörülen hedeflere ulaşmada yardımcı olacaktır.

ment efforts. Improvement of Environmental and OHS processes are primaries; root cause analyses are performed and concluded. There are number of committees to improve these processes, including the Suggestion, Emission, SEVESO (Prevention of Major Industrial Accidents), Energy Management, Odor Group, OHS committees as well as the Akçevre Board coordinated by Akkök facilities in Yalova. What are your goals and projects? As Ak-Kim, our goal is to be a global chemicals company with a minimum turnover of 1 billion USD by the year 2023. We plan to continue our inorganic growth and investments. We focus on the production of new products that will reduce the current deficit in Turkey. We will also penetrate into new business and geographies. Currently we are interested in homecare and personal care, food, pharmaceuticals and feed industries. How would you summarize the journey of the chemicals industry – from the past to the present? The chemicals industry in Turkey has been a part of the petrochemicals industry for a very long time and therefore, unfortunately, has not developed much, compared to other leading industries. With the penetration of AkKim and a few global companies into the market, production of chemical intermediates has started for construction, automotive and food industries. Due to geographical disadvantage of Turkey in terms of access to raw material sources and limited resources, the scope of the chemicals industry is unfortunately limited. That is why the industry should focus on innovative, environment-friendly and biobased products. On the other hand, performance chemicals for the end users should also be produced. Ak-Kim’s strategy is based upon these pillars. Do you have a message for the industry? The most important issue for the chemicals industry is to enable Turkish companies to be more competitive in the global arena. First and foremost, this requires the improvement of conditions to encourage investments. Unfortunately so far only a few of the international chemical companies have made large-scale investments in our country. The main reason is the lack of energy policies and a stable economic environment. Oil and natural gas are the two major inputs of the chemicals industry. Our country is geographically far from these resources. Therefore, establishment of sustainable policies regarding this issue is critical for the industry. Furthermore, since the subsidy policies take long time to yield results, these policies should be supported by other instruments. One of these tools is a realistic exchange rate policy. Identifying industrial zones and opening such zones with full infrastructure will also help the industry achieve its goals.

TURKCHEM

37

İMALAT

PROJELENDİRME

MONTAJ DEVREYE ALMA

www.ekipmuhendislik.com.tr Proses Ekipmanları İmalatı Reaktörler Dik Kolonlar Kondenserler Dekantörler Mikserler - Blendwerler Disperserler (Sütunlu Mikserler) Dissolverler Hammadde Stok Tankları Karıştırıcılı Mamul Tankları Pilot Reaktörler Borulu Eşanjörler Kızgın Yağ Kazanları Torba Filtreler Soğutma Kuleleri Bunkerler Varil Çalkalama Makinaları Dolum Makinaları Thin Film Evaporatör WIPP Armaturen Türkiye Distrübütörlüğü

Anahtar Teslim Tesisler Poliester poliol tesisleri İzosiyanat prepolimer tesisleri Poliüretan sistemler üretebilen tesisler Alkit Reçinesi Tesisleri P. V. Ac. Tesisleri Akrilik Polimer Tesisleri Polyester Reçinesi Tesisleri Tekstil ve Yapı Kimyasalları Üretim Tesisleri DOP, DIDP, DINP, DIOP, DNOP Tesisleri Boya Tesisleri Vernik Tesisleri Tiner Tesisleri Antifriz Tesisleri Madeni Yağ Tesisleri Üre Formaldehit Tesisleri Bio Dizel Tesisleri Paket Tip Arıtma Tesisleri Renklendirme Üniteleri Vakum Üniteleri

KİMYA TESİSLERİNDE ÇÖZÜM ORTAĞINIZ... EKİP MÜHENDİSLİK TAAHHÜT İNŞAAT KİMYA SANAYİ ve TİCARET A.Ş. Ramazan Mh. Mimar Sinan Cd. Furkan Sk. No: 3 34893 Pendik / İSTANBUL / TÜRKİYE Tel: + 90 216 595 17 55 / +90 216 595 17 56 Faks: + 90 216 595 17 57 [email protected] www.ekipmuhendislik.com.tr

Makale / Article Hilmi Bodur Yüksek Kimya Mühendisi / Msc. Chemical Engineer Firma Ortağı ve Müdürü / Company Owner & Manager Prokim Kimyasal Ürünler Pazarlama Ltd. Şti.

Endüstriyel İşlemlerde Su Şartlandırmaya Genel Bakış

An Overview of How the Water Treatment Industry Works

Endüstrinin gelişiminde, bol miktarda taze su kullanımı esastır. Bu su kullanımı, ürünler ile ekipmanların soğutulması, buhar kazanındaki besi suyu ihtiyacı, proses ve hijyen için su gerekir. Isı transferinde su kullanılır. Çünkü, su çok enerji taşır (buharlama ısısı: 540 cal/gr), pahalı değildir, kolay pompalanır, bir noktadan diğerine kolayca nakledilebilir. Su temasa geldiği maddelerle kirlendiği için saf halde olması imkansızdır. Tüm sular yabancı madde olarak, çözünmüş gazlar, çözünmüş katılar, askıda katılar, bakteriler içerir. Bu safsızlıklar endüstriyel ekipmanlarda, kışır, korozyon, tortu ve biyolojik büyümeye gibi problemlere sebep olur. Korozyon ve kışırın kontrolü su şartlandırma teknolojisinin odaklandığı en önemli faktördür. Kışır, korozyon ve tortunun giderilmesi veya azaltılmasının anlamı, daha etkin ısı transferidir. Soğutma veya ısıtma sistemlerinin etkin çalışması, enerji giderinin ve bakım masraflarının azaltılmasıdır. Şartlandırılmış suyun anlamı; kullanıldığı sisteme, (soğutma veya kazan besleme ve kullanma suyu olarak) uygun hale getirmektir. Besi suyu hazırlanması, su sisteme girmeden önce katıların ve gazların uzaklaştırılması veya azaltılması işlemlerini kapsar. Bu işlemler şunlardır: Havalandırma, berraklaştırma, filitreleme, ion değişimi ile yumuşatma, alkali giderme ve ters osmozdur. Havalandırma: Çoğu su yüksek oranda çözünmüş demir ve mangan içerir. Suyun hava ile teması sonucu demir ve mangan okside olarak çöker. Çökelti filitreleme ile uzaklaştırılır. Berraklaştırma: Ham sudaki askıda katı maddelerin çeşitli usullerle uzaklaştırılmasıdır. Askıda katı maddeler, çökelmeyen ve kolloidal yapıda maddeler olabilir. Bunların 40

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Abundant supplies of fresh water are essential to the development of industry. Enormous quantities are required for the cooling of products and equipment, for process needs, for boiler feed, and for sanitary and potable water supply. We use water for the transfer of heat (evaporation heat 540 cal/gr)because it absorbs a lot of heat, is inexpensive and easily pumped or transferred from one area to another. Because water becomes contaminated by substances with which it comes into contact, it is not available for use in its püre state. All water contains impurities. These impurities include disolved gases, disolved solids, suspended solids, bacteria. These impurities cause problems for industrial equipment such as scale, corrosion, fouling, biological growth. Deposition reactions which produce scale on heat transfer surfaces. Corrosion reactions cause the slow dissolution of metals by water The control of corrosion and scale is major focus of water treatment technology. The elimination or reduction of scale, corrosion, sludge means more efficient heat transferring and operation of the cooling or heating equipment and a reduction in maintenances and energy cost. Treatment makes water suitable for intended uses for cooling, boiler feed and sanitary and potable water supply. Makeup water preparation is pretreatment procedure for removes or reduces solids and gases from water before it enters the system. These procedures include: Aeration, clarification, filtration, softening, dealkylation by ion exchange. Aerotion: Many water contain high concentration of dissolved iron and manganese. By contacting the water with air, the iron and manganese are oxidized and will precitate. The precipitate ca be removed by filtrations.

Makale / Article uzaklaştırılması, kuagülasyon flokülasyon ve sedimantasyon metodları ile sağlanır. Anorganik demir ve alüminyum tuzları kuagülasyon sağlaması için eklenebilir.Yüksek molekül ağırlıklı, suda çözünen organik polimerlerin İlavesi flokülasyonu sağlar. Bu polimerler flok yanına bağlanarak ve moleküler köprüler kurarak flok boyutunu arttırır. Konsantrasyon Çevrimi Kışır ve korozyon kontrolü için, kritik faktör su içindeki iyonların doygunluk seviyesi altında tutulmasıdır. Bu çevrim konsantrasyonu ve blöf ile sağlanır. Konsantrasyon çevrim sayısının artması blöfü azaltır. Konsantrasyon çevrim sayısının azalması blöfü artırır. Düşük blöf, buhar kazanı ve soğutma kulesinde su şartlandırma açısından sistemin daha az maliyetle çalışmasını sağlar. Soğutma kulesi için; Bu noktada, dört büyüklükle ilgileniyoruz: 1)Besi suyu (M), 2)Buharlaşma (E) soğutma kulesi için, 3)Blöf (B), 4)Çevrim sayısı(C). İkisini bilirsek, diğer ikisini hesaplayabiliriz. M= E+B % B=100 xB(kg)/ M(kg) Çevrim sayısı (C), sirkülasyon suyundaki bazı bileşenlerin, blöf suyundaki aynı bileşenlere bölümüdür. C=ppm(Cl,SO4,TH,TDS) sirkülasyon/ppm(Cl,SO4,TH,TDS) besi C=(iletkenlik) blöf/(iletkenlik) besi Burada sertlik değeri kullanılırsa, unutulmamalıdır ki kışır oluşumu varsa, sirküle eden suda sertlik, besi suyundan daha düşük olabilir. Gerçekte kışır oluşumu konusunda iyi bir testtir. %B= 100xbesi suyunda klorür/blöfte klorür Evaporation (E)= Blowdown(B)(C-1) Nadiren debi değerleri verilir. Fakat besi suyu ve çevrim suyunun analizi, sıcak ve soğuk suyun sıcaklıkları ve giren havanın yaş termometre sıcaklığını ölçebiliriz. Besi suyu ölçülemiyorsa, buharlaşma, soğutma aralığı (R) ve sirkülasyon oranı (L) İle hesaplanabilir. E=0,00075 R L Her 10 F için sirkülasyon suyunun %0,75’i buharlaşır. Çok daha hassas formül giriş havasının yaş termometre sıcaklığını (Twb) içerir. E= L R (0,0000036 Twb +0,0000014R +0,000416) Buhar kazanı için; F= M+R

Clarification: Suspended matter in raw water supplies is removed by various methods. Suspended matter can consist of nonsettlable material, often colloidal in nature. Removal is generally accomplished by coagulation, flocculation and sedimentation. Inorganic salts of iron or aluminum are added in coagulation. High molecular-weight, water soluble organic polymers are added in flocculation. These polymer increase floc size by charged site binding and molecular bridging Concentration Cycle Critical factor in deposit and scale control, maintaning water chemistry belong saturation levels by controlling the cycles of concentration by blow down. To increase cycles of concentration, decrease blowdown. To decrease cycles of concentration, increase blowdown. İt is obvious that the lower the blowdown, the less it costs to operate the boiler and cooling tower in term of water and treatment For cooling tower; At this point, we are dealing with four quantities: 1)Make up water (M), 2)Evaporation (E) for cooling tower 3)Blowdown(B) 4)Cycle of concentration. If we know any two, we can calculate the other two. M= E +B % B=100 X B(kg)/ M(kg) Cycles of concentration (C) can be determined by dividing the amount of some compenet of the circulating water by amount of the same compenet in the makeup water. C=ppm(Cl,SO4,TH,TDS) circulation/ppm (Cl, SO4, TH, TDS) makeup C=(cond)blowdown/(cond.)makeup If total hardness is used, remember that if scaling is occuring, the hardness of circulating water will be less than that provided by the makeup water. In fact this is a good test for scale formation %B=100xCl in feed water (M)/Cl in (B) Evaporation (E)= Blowdown (B)(C-1) We seldom have any flow measurement but we can determine the analyses of makeup and circulating waters, the temperature of the hot and the cold water and the wet bulb temperature of the inlet air. If the makeup is not metering, evaporation can be estimated the cooling range (R) and circulating rate (L). E=0,00075 R L 0,75% of circulating water is evaporated for every 10 F temprature drop. TURKCHEM

41

Makale / Article F=S+R Besi suyu = Katma suyu + Kondens geri dönüşü % R=R/F= ( M klorür – F klorür) / M klorür

A more exact formula involves the inlet air wet bulb temperature (Twb) E= L R (0,0000036 Twb +0,0000014R +0,000416)

Çevrim sayısı (C), kazan suyundaki bazı bileşenlerin, blöf suyundaki aynı bileşenlere bölümüdür. C=(iletkenlik) blöf/(iletkenlik) besi Soğutma sistemlerinde problem Isı iletim kaybına sebep olan birikintiler; • Kışır, • Tortu, • Mikrobiyolojik üreme. Korozyon; • Çözünmüş gazlar ve katılar, • Galvanik çift, • Mikrobiyolojik üreme. Kimyasal işlem Polimer ve polifosfonat kombinasyonu olan WTC_C15 ile kışır, tortu ve korozyon kontrol edilir. Biyolojik üreme kontrolü klor veya okside edici olamayan biyosidler.

For boiler; F=M+R F=S+R Feed water(F) =makeup (M) +Condensate return % R=R/F= ( M chlor – F chloride) / M chlor

Sıcak Su ve Buhar Kazanlarında Problem • Kabuk, • Korozyon ve oksijen hücümu, • Taşıma ve buhar saflığı, • Kondens hattında korozyon. Kimyasallar • WTC-BPT (polimer ve fosfonat içerir, • WTC-BOS oksijen tutucu, • WTC-CL Uçucu amin ile koruma. Ürünlerimiz içindeki Polimer kombinasyonları ısı iletimi etkinliğini arttırarak enerji masrafını düşürür. Bu arada çevresel kurallar karşılanır. Su şartlandırma polimerlerinin rolü deposit kışır kontrolüdür. Kullanım amacı, çözünür hale getirme, eşik değerinde önleme, dağıtma ve kristal yapısını bozmaktır. Kristal yapının bozulması sonucu kışır ekipman yüzeylerine yapışamaz ve kolayca dağılır.

Cycles of concentration(C) can be determined by dividing the amount of some compenet of the boiler water by amount of the same compenet in the feed water. C=(conductivity, Cl) blowdown / (conductivity or Cl)feed water, Cooling system problems; Deposits (cause loss of heat transfer efficiency), • Scale, • Foulants, • MicroBio. Corrosion; • Disolved gases and solids, • Galvanic couples, • MikroBio. Chemical treatment WTC-C15 is combination of polyphosphonate and polymer Can control scale, foulant, and corrosion. Biological control with chlorine or non oxidizing biocides. Hot Water and Boiler Problems • Scale, • Corrosion and Oxygen attack, • Carry over and steam purity, • Condensate system corrosion.



Chemicals • Wtc bpt. • Oxygen scavengers. • Volatile amine. Polymer combinations into products that heat transfer efficiency, thus saving on energy cost while meeting environmental rules. Our products contain water treatment polymer combination. The role of water treatment polymers are deposit and scale control agents in cooling and boiler water treatment. Their applications include: sequstering, solubilization, threshold inhibition, crystal modification, dispersion. Crysatal modification: By distorting the formation of scalant such that the will not adhere to equipment surfaces and more readly dispersed.

42

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Türkiye’nin yeraltı zenginliğini en iyi şekilde değerlendirerek, BARİT ihtiyacını doğadan, hizmet ettiği sektörlere kazandıran EFE BARİT MADENCİLİK, daha uzun yıllar güçlü, yenilikçi ve güvenilir hizmetlerini sürdürecektir. Ürünlerimiz; 1, 2, 3 ve 5 Mikron’dur.

Merkez: İnkılap Mahallesi Küçüksu Cad. İstanbul Plaza No: 107 Kat: 5 Daire: 21 34768 Ümraniye - İstanbul Tel:444 8 539 Fax: + 90 216 634 75 00 Fabrika: Yavuz Selim Organize Sanayi Bölgesi Atatürk Bulvarı No:27 Aksaray

Makale / Article Mehmet Nuri Büyükberber Şirket Müdürü / Company Manager AKS Arıtım Kimya Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.

Kağıt Sanayiinde Su ve Tekrar Kullanımı

Water in The Paper Industry and Re-Use

Kağıt sanayiinde su kullanımının azaltılması ve kağıt makinesinde su çevriminin kapatılması için çok fazla çaba sarfedilmektedir. Proses modellemeleri ve makine içinde çeşitli su ıslah teknolojileri kullanılarak su tasarrufu sağlandığı gibi çevresel etkiler önemli oranda azalmaktadır. Buna rağmen makinenin çeşitli kısımlarında bulunan su akımlarının arıtılmasında görülen sorunların çözümlenmemesinin yanısıra su çevriminin kapatılması diğer bazı sorunları açığa çıkarır. Kağıt sanayiinde suyun tekrar kullanımı ile ortaya çıkan sorunlar şunlardır: • Kağıt üretimini ve kalitesini etkileyen çözünmüş KOİ ve BOİ’lerin giderilmesi; • Boruların ve fıskiyelerin tıkanmasına, depozit oluşumuna, aşınmaya ve gerilme mukavemetinde düşüşe neden olan yapışkan katı maddelerin ve askıda katı maddelerin giderilmesi; • Kağıt makinesinde su çevriminin kapatılması ile su akımlarında tuz miktarının (iletkenliğin) artması sonucu makinede korozyona, boruların ve fıskiyelerin tıkanmasına neden olan kalsiyum sülfat, klorür ve diğer organiklerin bulunduğu konsantre suların ıslahı. Bu durumda kalsiyum karbonatın giderilmesi hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle, ürün gerekliliklerine ve standartlara uyması için sorunları çözerek, suyun tekrar kullanımı hedeflerine uyan su kalite değerlerini elde etmek için yeni ve güvenilir teknolojiler veya teknoloji birlikteliklerine gereksinim duyulmaktadır. Endüstriyel kağıt üretiminin erken evrelerinde, kağıt üretiminde su tüketim miktarı çok fazlaydı. Kağıt üretim sü44

Mayıs - May / Haziran - June 2015

In the paper industry a lot of effort is put into to water saving and closing water circuits, also reducing substantially the environmental impact, both by process modelling and Kidney technologies as internal process water treatment. However a number of problems around the removal of substances are not solved yet and further closing of the water cycle causes other problems. For water re-use in the Pulp&Paper industry are the following: • The elimination of residual (soluble) COD and BOD which can both affect the production process and the paper quality; • The removal of sticky solids and suspended solids, which can induce plugging of pipes and showers, deposit formation, abrasion, loss of tensile strength; • The treatment of concentrate streams containing calcium, sulphate, chloride and organics which can lead to salt accumulation in case of water loop closure, corrosion, scaling of pipes and showers in the paper production process. The removal of calcium carbonate is very important in this case. Therefore there is a need to find new and reliable (combinations of) technologies to solve this challenges to achieve the water quality target for water re-use and which are tailored to suit product demands and standards. In the early years of industrial papermaking, paper was produced with high specific water consumption. The paper industry has improved its processes in the last few decades for economic and ecological reasons and, as a result, has been able to reduce its water consumption significantly. This was only possible because of the increasing closure

Makale / Article recinde son zamanlarda ekonomik ve çevresel etkilerden dolayı meydana gelen gelişmelerin sonucu olarak su tüketim miktarı önemli miktarda düşmüştür. Bunun olabilmesi kağıt makinesi su devrelerinin kapalı çevriminin artması ve önceleri taze su kullanan kısımlarda arıtılmış suyun kullanılmaya başlaması ile mümkün olmuştur. Kağıt Üretiminde Su Devreleri ve Kalite Gereklilikleri Kağıt üretiminde su devreleri, kağıt makinesinin icadı ve sonsuz eleğin kullanıma başlaması ile oluşmuştur. Endüsriyel kağıt üretimi yayıldıkça ve geliştikçe su devrelerinin önemi ve amacı da gelişti. Bu gelişmeyi şekillendiren ve etkileyen faktörler olarak: • Su hacminde azalma: Su hacmi azaldıkça, mevcut su arıtma sistemlerinin arıtma verimi talepleri arttı. Arıtılmış su defalarca kullanılmak zorunda kalındı ve bazı kritik bölgelerde bile sirkülasyon suyu taze suyun yerine kullanıldı. Böylece daha fazla su arıtıldı ve arıtılmış suyun kalitesi ile ilgili beklentiler arttı. • Üretim kapasitelerinin artması: Üretim miktarının artması, bazı durumlarda önemli oranlarda, su devresi elemanlarının uyarlamalar ile artışa cevap vermesi gerekti. • Ürün kalitesinde artış ve büyük oranlarda eski kağıt kullanılması: Su kalitesi gereksinimlerinin artması su devrelerinin fazla kirli, az kirli olarak ayrılmasına ve üretilen ürün için zararlı olabilecek kirliliklerin temizlenmesini gerekli kıldı. Eski kağıt kullanımının artması ise yukarda bahsedilen koşulların daha fazla önem kazanmasına neden oldu. • Hammadde veriminin artması: Hammadde veriminin artması için bütün katı madde (elyaf ve dolgu maddesi) taşıyan su devrelerinin toplanması ve tekrar sisteme verilmesi ile mümkündür. Sadece arıtılmış su deşarj edilebilir Su sistemine entegre edilebilen bir sistem ile katı madde yönetimi sağlanabilinir. Yukarda bahsedilen gereksinimleri sağlamak için karmaşık su sirkülasyon sistemleri inşa etmek zorunda kalındı.

of in-mill water circuits and consistent reuse of clarified process water by former fresh water consumers. Water Circuits and Quality Demands in Paper Production In the history of papermaking, the water circuit was created as a result of the invention of the paper machine and with it the use of endless wire. As industrial papermaking evolved and developed, so did the importance and scope of water circuits as well. Factors that have shaped and influenced this development are: • A reduction in the specific water volume: As the specific water volume is reduced, the demands on the contaminant removal efficiency of the installed circulation water treatment rise, since the water must be used several times and fresh water is also replaced by circulation water at critical locations. This means that more water must be treated and higher requirements are placed on the treated water. • Increase of production capacities: The increased productivity, which in some cases is considerable, makes it necessary to hydraulically adapt the elements of the water circuit. • Increased product quality and greater use of recovered paper: High requirements on Water quality make it necessary to separate heavily loaded and slightly loaded water and the removal of components detrimental to the product. The greater use of recovered paper significantly aggravates the above-mentioned conditions even more. • Increased raw material efficiency: This requires the collection and recirculation of all partial flows containing solids. Only clarified water is discharged. A system that is integrated into the water system must take over solids management. The requirements mentioned above result in practice in the construction of complex water circulation systems.

Su kullanım seviyeleri, kullanılan hammaddeler, üretilen kağıt türü ve tesisin yapısı gibi genel ve prosesten kaynaklanan etkilere bağlı olarak fabrikadan fabrikaya farklılık gösterir. Ayrıca yerel yönetmeliklerde belirtilen koşullar, atık su deşarj değerleri gibi, tüketim seviyesini etkileyen faktörlerdendir. Özel tip kağıt üretimlerinde atık su miktarları yüksek olur. Bu tip kağıtları üreten tesislerin fazla su tüketmesinin nedenleri olarak küçük kağıt makineleri, düşük üretim oranları, sık ürün tipi değiştirme ve ürünün özelliğine bağlı olarak yüksek kalite gereksinimlerinin olması gösterilebilinir. Oluklu mukavva kağıtları gibi ambalaj kağıtları üreten kağıt fabrikalarının su gereksinimleri daha düşüktür. Bu tip fabrikaların bazıları su devrelerini tamamen kapatmayı başarmışlar ve sıfır atık üretir hale gelmişlerdir.

The consumption levels of water can vary from mill to mill because of both general and process-related factors such as raw materials used, paper grades produced, and plant structure. Furthermore, local boundary conditions, such as requirements on waste water discharge, have an impact on the consumption level. High specific effluent volumes occur particularly in the production of specialty paper grades. These mills are often faced with structural handicaps that cause increased specific effluent volumes: small paper machines, low production rates, frequent grade changes, and often very high quality requirements on the final product. The lowest water requirements can be found in mills that produce packaging papers, such as corrugated base paper or board. Some of these mills have already managed to close their water circuits completely, resulting in a zero effluent production.

Taze Su Kullanımı Yöresel durumlara ve mevcudiyetine göre, kağıt üretimine hem yüzey suyu hem de kuyu suyu kullanılabilinir. İçme suyu sadece kenar kesmeler gibi özel amaçlar için kullanı-

Fresh Water Use Depending on the availability and local conditions, either surface water or ground water is used as fresh water for the process. Drinking water is normally only used for TURKCHEM

45

Makale / Article lır. Çok gelişmiş kağıt fabrikalarında taze su kullanımı sadece birkaç ünitede olur. Kullanılacak taze su miktarının sınırlı olması nedeni ile verimli bir şekilde kullanılması gerekir. Bunun sonucu olarak soğutma amaçlı olarak kullanılan taze su toplanarak işletmede sıcak su olarak kullanılmaktadır. Genellikle kullanılan taze suyun büyük oranı (yaklaşık %40 – 50) elek ve pres kısmında alçak ve yüksek basınçlı fıskiyelerde kullanılır. Diğer taze su kullanım yeri ise sıvı-halkalı vakum pompalarında ve salmastralarda salmastra suyu olarak ve katkı maddelerinin hazırlanmasında gerçekleşir. Diğer amaçlar için, hamur seyreltme, kesafet kontrolü ve temizlik gibi, proses suyu kullanılır. Su Tasarrufunun Sınırları Atık su miktarının azaltılması esnasında bazı tipik sınırlamalar dikkate alınmalıdır. Soğutma için kullanılacak taze su miktarı (2), rejektler ile atılacak su miktarı (3) üretilen ürünün elek altı suyunda kabul edebileceği maksimum KOİ miktarı (4). Bu değer herhangi bir devrede, minimum atık hacmine karşı gelecek miktardır. Yukarıda bahsedilen sınırlar her sistem için farlılıklar gösterir. Bu sınırları etkileyen etkenler olarak tesisin mevcut teknolojisi, kullanılan hammaddeler ve üretilen kağıt türlerini gösterebiliriz. Düşük atık su miktarları proses suyunun çözünmüş ve kolloidal olarak kirlilik yükünü arttırır, ve bunun sonucu olarak üretimde ve kalitede ciddi kayıplara neden olur. Bu durum hammadde olarak atık kağıdın kullanılması durumunda ciddi oranda artar. Eğer atık su miktarı başarılı olarak azaltılırsa, bu önlemlerin kağıt üretim sürecine etkileri dikkatle gözlenmelidir. Su devrelerinin ayrılması ve karşı akımlı ayarlamalar ile kağıt fabrikalarında zararlı maddelerin taşınmasını azaltır ve kağıt makinesi döngüsünü rahatlatır. Bu zararlı maddelerin taşınması yüksek kirliliği olan (hamur hazırlama gibi) devrelerden sonraki proses basamaklarına olmaktadır. Su döngülerinin artan oranlarda kapatılması birçok sorun içermesine rağmen, kağıt sanayinin gelecekteki gelişmelerinin parçası olarak devam etmektedir. Atık su miktarının azaltılması hedefi ve güvenilir üretim hedefi ve tatmin edici ürün kalitesi hedeflerine ulaşıldığı zaman su döngüsünün daraltılması ve tamamen kapatılması gerçekleşebilir. Suyun Tekrar Kullanımının Aşamaları Atık kağıt kullanarak ambalaj kağıdı üreten birçok kağıt fabrikası su devrelerini kapatmışlardır. Buna rağmen yukarıda bahsettiğimiz, sirküle eden suyun zararlı maddeler ile zenginleşmesi ve sisteme etkileri nedeni ile atık su miktarının daha da azaltılması şimdilik yavaş yol almaktadır. Kağıt sanayiinde su talebinin daha da azalabilmesi için mevcut engellerin (kireçlenme, tıkanma gibi) çözülmesi gerekmektedir. Bu şekilde kağıt fabrikaları gelişmiş su arıtma teknolojilerini kullanarak proses sularındaki çözünmüş katı madde miktarlarını azaltabileceklerdir. Smurfit Kappa Zülpich Papier GmbH, Zülpich/Almanya, kapalı su devresinde proses suyunun biyolojik arıtılması ile öncü oldu. Su dev46

Mayıs - May / Haziran - June 2015

certain purposes, such as trim squirts. In state-of-the-art mills, there are only few fresh water consumers. In view of the limited fresh water volume available, it must be used efficiently. Hence, fresh water used for cooling purposes should be collected and reused as warm water in the process.Typically, the highest share (approx. 40–50 %) of the entire fresh water volume is used for high and low pressure showers in the wire and press section. Other fresh water consumers are for example sealing water for liquidring vacuum pumps and packing glands, and the make-up of additives. Process water should be used for all other purposes, such as stock dilution, consistency control, or cleaning. Limits of Water Saving When reducing the specific effluent volume some typical limits have to be considered: the fresh water volume that is used for cooling (2), the water volume that is discharged with the rejects (3) and the maximum COD value that the product can tolerate in the white water (4). In a selected circuit, this value also corresponds to a minimum effluent volume for the system concerned. The above-mentioned limits differ in every individual system. The factors that influence these limits include the existing plant technology, raw materials used, and paper grades produced. Low specific effluent volumes result in growing system loads in process waters in terms of dissolved and colloidal materials that can cause severe losses in quality and productivity. This situation is aggravated by the use of recycled paper as raw material. If the specific effluent volume is to be reduced successfully, the impact of such measures on the papermaking process must also be taken into consideration. Loop separation and counter current arrangement enable the paper mills to reduce the transfer of detrimental substances coming from highly loaded loops (e. g. stock preparation) into subsequent process steps, thus relieving the paper machine loop. Although, the increasing closure of water loops involves many problems, it is bound to be part of the paper industry’s future development. Only if the goal of preventing effluent production and the goal of reliable production and satisfactory product quality are reconciled can the narrowing and ultimate closure of water circuits become reality. Milestones in Water Reuse Several paper mills producing packaging grades from paper for recycling run their processes in a closed water circuit. However, a further reduction in effluent volume is often prevented by the above mentioned enrichment of detrimental substances and its consequences. To further decrease the water demand in the paper industry it is necessary to overcome the current obstacles (e. g. scaling and fouling) to the implementation of advanced water treatment technologies enabling the mills to reduce the amount of dissolved substances in the process water.

Makale / Article relerinde koku yapan maddelerin artması nedeni ile 1990 larda anaerobik ve aerobik kademeli entegre biyolojik arıtma tesisi kurmaya karar verdiler. Bunu benzer başka tesislerin inşaası takip etti. Bu örnek bile su devresinin kapatılması aşamasına gelmek için ne kadar çaba harcandığını göstermektedir. Fakat atık su miktarını başarılı şekilde daha da azaltan örnekler vardır. Membran kullanılarak yapılan arıtmalar kilit teknoloji olarak görülmekte ve kullanılarak su içerisindeki inorganik yük de azaltılmaktadır. Gelecek Seçenekler Son on yılda kağıt fabrikalarına su devrelerini daraltmaları konusunda yapılan basınç önemli miktarda arttı. Yeni hazırlanan yönetmeliklerde su kıtlığına ve kirlenmenin sonuçlarına dikkat çekilmekte, kağıt makinelerine su kullanımını ve kirlenmeyi azaltmaları için sıkıştırmakta ve ayrıca yaratıcılık ve yeni teknolojilerin kullanımı için motive etmektedir. Geçmişin teknolojileri geleceğin gereksinimlerini karşılamaktan uzaktır. Taze su kullanımının azaltılması veya atıklarda organik yükün azaltılması için yaratıcı iç ve/ veya dış arıtma teknolojileri ve kavramlarının kullanılması gereklidir. Atık su arıtımı neden hep maliyetlerle ilgilendirilir. Atık su, sudan daha fazla özellik içermektedir. Kimyasal olarak bağlı veya termal olarak önemli miktarda enerji içermektedir. Isı geri kazanımı ve anaerobik arıtma, enerji olarak kendine yeten atık su arıtmanın ilk basamaklarıdırlar. Atıklardan değerli maddeler kazanılması kağıt sanayinin geleceğini garanti altına almaktadır. Su arıtımının yanısıra membran prosesleri de atıklardan kıymetli maddeler kazanabilecektir. Çeşitli farklı prosesler gelişme halindedir, fakat çoğunun teknolojik ve ekonomik yararları çalışılmakta olup süreç devam etmektedir. Arıtma teknolojilerinin güvenilirliği ve bunların fabrikaların özel proseslerine uygulanabilmesi için önemli gelişmelere ihtiyaç vardır. Kağıt fabrikalarında atık su karakterleri ve istenen su kalite gereksinimlerini gözönüne alınarak istenen su kalite değerlerini elde edecek, atık ve konsantre atık üretimini azaltacak, etkili ve güvenilir yeni arıtma sistemleri belirlenmelidir. Bu yeni arıtma sistemleri işletme içinde dahili geri kazanımlara ağırlık vermelidir. Bu amaçla ana arıtma sisteminde düşünülmesi gereken önemli kademeler şunlardır • Biyolojk arıtma: Anaerobik arıtma kademeleri ve MBR (membran biyoreaktör), • Filtrasyon prosesleri: Ultrafiltrasyon, nanofiltrasyon, ters osmoz, • KOİ’yi azaltmak için ilave üçüncül arıtma sistemleri: koagülasyon/çöktürme, • Arıtma sisteminde proseslerin entegrasyonu (buharlaştırma, elektrodializ ve yumuşatma); bu şekilde, işletmede hatların tıkanması, korozyon, boruların ve fıskiyelerin kireçlenmesi gibi sorunlara neden olan kalsi48

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Smurfit Kappa Zülpich Papier GmbH, Zülpich/Germany, has pioneered the biological treatment of process water in a closed water circuit. Forced by increasing amounts of odorous compounds in its water loops, the company decided to install an integrated biological treatment plant consisting of an anaerobic and an aerobic stage in the 1990’s. Several other installations followed. This example shows also how much effort it takes to achieve circuit closure. But there are also more recent examples of a successful further reduction in effluent volume. Membrane treatment is evolving into a key technology as it is enabling the mills to reduce also the inorganic load. Future Options The pressure on the paper industry to further narrow its water circuits has increased significantly during the past decades. Growing attention to water scarcity and pollution results in new legislative directives, forcing industries to reduce their water use and pollution, and motivating them to implement innovations and new technologies. Since the technologies of the past can no longer meet the requirements of the future, saving fresh water or lowering the organic loads of effluents requires the increasing use of innovative internal and/or external treatment technologies and concepts. Why is waste water treatment always associated with costs? Waste water is more than water. It contains an appreciable amount of energy – chemically bound and thermal. Heat recovery and anaerobic treatment are first steps towards an energetically self-sufficient waste water treatment. Reclaiming valuable materials from effluents is a further challenge to ensure the future of the paper industry. Besides for water treatment, membrane processes can also be used for reclaiming valuable materials from effluents. Several different processes are currently under development. But most of their technological and economic benefits have yet to be studied. Important developments are needed to improve the reliability of the treatment technologies and their adaptation to the mill’s specific process conditions; first attempts have already been made. On the basis of waste water characterization and the defined water quality requirements for paper mills, defining new treatment lines to reach the water quality targets including effectiveness, reliability and minimization in waste and concentrate production. These new treatment lines should be focused on internal recycling. Therefore a focus has been done on different key steps of the global treatment train: • Biological treatment: Anaerobic processes and MBR; • Filtration processes: Ultafiltration, nanofiltration and RO; • Tertiary treatments to reduce hard COD; coagulation/ precipitation;

Makale / Article •

yum, sülfat, klorür ve organik maddeleri içeren konsantre akımların arıtılması. Atık miktarının en aza indirilmesi ve işletme içi geri kazanmaların arttırılması.

Kağıt fabrikaları arıtma sistemlerinde yapabilecekleri basit uygulamalar ile atmak zorunda oldukları suyu geri kazanabilecek ve taze su kullanımını azaltacaklardır. Uygun yerlerde yapılabilecek kireç-soda yumuşatma işlemi ile suyun içinde bulunan kalsiyum karbonat ve magnezyum hidroksitlerin büyük oranını gidererek elde ettikleri suyu işletmede çeşitli kademelerde sorunsuz olarak kullanabilirler. Ayrıca su tasarrufu amacı ile ters osmoz atık suyunda yapılacak kireç-soda yumuşatması ile bu suyun atılmasını önleyecek ve verimli bir şekilde kullanabilecektir. Bu şekilde ana arıtma sisteminde veya dahili arıtma sistemlerinde yapılacak ilave ve değişikliklerle, DAF sistemi kimyasal uygulamasının revizyonu, DAF sonrasına ultrafiltrasyon konması, vs. gibi; taze su tüketimlerini azaltabilecekler ve deşarj için yerel yönetimler ile sorun yaşamayacaklardır. Bu ve buna benzer uygulamalar ile işletmede görülen su akımları kullanım yerlerine uygun su değerlerini verecek şekilde hazırlanacak arıtma yöntemleri ile atık olmaktan çıkacaktır. Su gibi kaynakların azalması, kıt haline gelmesinin maliyeti çok yüksektir. Ayrıca kamuoyunun uyguladığı sosyal baskı ile işletmeler hem kaynakların verimli, hem de çevreye saygılı şekilde kullanımı yönünde hareket etmek zorunda kalmaktadırlar. Tesisler mevcut suyu en uygun koşullarda kullanırlarsa üretimlerini arttırabilecekleri gibi çevreye olan görevlerini yerine getireceklerdir. Kaynakça • “New technologies or innovative treatment lines for reliable water treatment for P&P and minimization fof waste production”, Aquafit4use Report, January 2012. • “Ecotechnologies for waste water treatment”, Conference Proceedings, 23-27 June 2014, Verona-Italy. • Mobius, H.C., “Water use and waste water treatment in Paper Mills”, 1st Ed., 2006.

50

Mayıs - May / Haziran - June 2015

• Integration of processes (evaporation, electrodialysis and softening) in the treatment line to: • Treat the concentrate streams containing calcium, sulphate, chloride, organics which can lead to salt accumulation in case of water loop closure, corrosion, scaling of pipes and showers in the production process. The removal of CaCO3 iscrucial in the last case. • Minimize the waste production and enhance internal recycling. Paper mills can recover the discharged waste water, re-use in the process and decrease the fresh water consumption with minor modifications in their waste treatment plant. With the application of lime-soda softening in the applicable points, important amount of the calcium carbonate and magnesium hydroxide salts will be removed from water and can be used as process water without creating problems. The reject of reverse osmosis units can be softened with lime-soda process instead of discharging and can be used in suitable places. With similar applications and installation of various treatment units in the main waste treatment plant or internal treatment plants, such as modification of chemical application of DAF unit, installing ultrafiltration after DAF unit, etc.; paper mills will decrease their fresh water consumption and will settle down the problems with local authorities. The water streams in the plant will be treated with suitable treatment processes to reach required water qualities and used within the plant and they will not be referred as waste any more. The shortage of resources results in high costs. In addition, there is great societal pressure to act in a sustainable manner. Stewardship of available water enables paper mills to increase their production. Bibliography • “New technolgies or innovative treatment lines for reliable water treatment for P&P and minimization fof waste production”, Aquafit4use Report, January 2012 • “Ecotechnologies for waste Water treatment”, Conference Proceedings, 23-27 June 2014, Verona-Italy. • Mobius, H.C., “Water Use and waste Water treatment in Paper Mills”, 1st Ed., 2006.

Röportaj / Interview

Laboratuvar ve sterilizasyon teknolojisi üretiminde öncü firmalardan Nüve, 1968 yılından bu yana faaliyetlerini sürdürüyor. Nüve Genel Müdür Yardımcısı Mizyal İzgin Hergül, Ar-Ge alanlarında yapacakları yeni yatırımlarla ürün yelpazelerini genişleteceklerini ifade etti. As one of the leading companies in the production of laboratory sterilization technology, Nüve has been operating since 1968. Mizyal İzgin Hergül, Deputy General Manager of Nüve, stated that they would expand their product range with new investments they make in R&D.

52

Okurlarımıza kısaca kendinizden, eğitim durumunuzdan ve profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz? 1972 Ankara doğumluyum. Lise eğitimimi TED Ankara Koleji’nde tamamladıktan sonra 1994 yılında ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. 1997 yılında aynı bölümde yüksek lisansımı tamamladım. Uzun yıllar inşaat sektöründe fiilen çalıştıktan sonra 2004 yılında aile şirketimiz Nüve’de çalışmaya başladım. Bu süreç içerisinde ODTÜ İşletme Bölümü’nden MBA derecemi aldım. Halen Nüve bünyesinde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapmaktayım. Aynı zamanda grup şirketlerimiz olan İndem A.Ş. ve Kontur A.Ş.’de Genel Müdür’lük pozisyonunu da yürütmekteyim. Evliyim, Mete ve Berke adında 2 tane oğlum var.

Could you please tell us briefly about your educational and professional background? I was born in Ankara in 1972. After completing my high school education in TED Ankara College, I graduated from the Civil Engineering Department of METU in 1994. In 1997, I completed my master’s degree in the same department. After I had actually worked in the construction sector for many years, I started to work in our family business Nüve in 2004. Within that period, I received my MBA degree from the Business Administration Department of METU. I have currently been in charge as the Deputy General Manager of Nüve. At the same time, I am the General Manager of our group companies İndem A.Ş. and Kontur A.Ş. Besides, I am married and have two sons named Mete and Berke.

1968 yılından bu yana Nüve’nin gelişim sürecinden bahsedebilir misiniz? Laboratuvar ve sterilizasyon teknolojisi üretiminde ülkemizin öncü kuruluşlarından biri olan firmamız 1968 yılında Ankara’da kuruldu. Siteler semtinde kiralık küçük bir atölyede sınırlı imkânlarla imalata başlandı. Ülkemizdeki dö-

Could you please, give information about the development process of Nüve since 1968? Our company, which is one of the leading companies in the production of laboratory and sterilization technology equipment in our country, was established in 1968 in Ankara. Production started in a small workshop in Siteler with

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Röportaj / Interview viz sıkıntısı nedeniyle ithalatın çok zor olduğu bir dönemde kuru hava sterilizatörü, su banyosu, santrifüjden oluşan bir ürün çeşidini klasik atölye tezgahlarında üreterek bugünkü yapının temel taşları koyulmuş oldu. 1981 yılında Esenboğa havaalanına 5 km mesafedeki kendi fabrika binasına taşınan NÜVE, geçen zaman içinde fabrika alanını genişletmiş, kullandığı tezgâh adet ve teknolojisini geliştirmiş, ürettiği cihaz çeşidini arttırmış, sektörünün lider firmalarından biri olarak kuruluşunun 47. yılına başarıyla ulaşmıştır. Şu anda 7250m² kapalı alana sahip fabrikamızda 16 ürün grubu altında 85 model cihaz ile üretime devam etmekteyiz. Ürünleriniz, ürün gruplarınız ve uygulamalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? 1968 yılında yola çıkış sebebimiz o yıllarda ülkemizde kalite kontrol, teşhis ve araştırma laboratuvarlarında kullanılan cihazların çoğunun yabancı orijinli olması idi. Bugün ise üretimimiz farklı tipte inkübatörler ve santrifüjer, kuru hava ve buharlı sterilizasyon cihazları, kan bankacılığı cihazları, klimatik kabinler, ultra derin dondurucu ve ultra temiz ortam sistemleri gibi üst düzey teknoloji ve uzmanlık gerektiren bir seviyeye geldi. Ürünlerimiz, her türlü tıp laboratuvarları ile ziraat, botanik ve veterinerlik konularında faaliyet gösteren biyoteknoloji, araştırma ve kalite kontrol laboratuvarlarında ve kimya, gıda, ilaç, otomotiv, elektronik, telekomünikasyon, plastik ve havacılık endüstrisi gibi pek çok iş dalının kalite kontrol laboratuvarlarında kullanım alanı bulmakta. Üretimde kullandığımız malzemeler plastik-metal işleme-elektrik-elektronik-bilişim teknolojileri gibi birçok yan sanayii de içeriyor. Nüve olarak, ürünlerimizin tüm sac aksamını fabrikamızda kendi tezgâhlarımızda üretiyoruz. Cihazlarımızda kullandığımız yüzlerce yan sanayi ürününün %80’i ise yerli üretim. Kısacası yerli bir üretici olarak yerli yan sanayiyi destekliyoruz. Ar-Ge çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz? Ürettiğimiz cihazların tamamının Ar–Ge’si firmamıza ait olup, bütün cihazlarımız eşdeğer batı menşeli rakip cihazlarla teknoloji, kalite ve fiyat yönünden rekabet edebilir seviyededir. NÜVE olarak birinci önceliğimiz, her yıl bir taraftan ürün çeşidimizi arttırırken diğer bir yandan mevcut ürünlerimizi geliştirmek ve iyileştirmek böylece müşterilerimize daha geniş bir yelpazede, daha kaliteli hizmet verebilmektir. Bu nedenle bünyemizde bulunan Ar-Ge departmanımızın çalışmalarına büyük önem veriyoruz. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde en büyük hedefimiz, Ar-Ge departmanımızı genişleterek, mevcuttaki makine, elektik elektronik, endüstri ve kimya mühendisi arkadaşlarımız dışında bilgisayar, biyoteknoloji, malzeme ve endüstriyel tasarım gibi farklı disiplinlerde uzman arkadaşları da içine alan bir ekip kurmak. Ar-Ge’ye yapılacak yatırımın bize katma değeri daha yüksek, daha ileri teknoloji ürünler olarak geri döneceği inancındayız. Ar-Ge’ye yaptıkları yatırım son derece yüksek olan Amerika ve Avrupa’da üretilen cihazlarla girdiğimiz rekabette başarılı olmanın yolu en az onlar kadar Ar-Ge’ye önem vermekten geçiyor. Bu konudaki en büyük dezavantajımız ise sektörümüzde yetişmiş eleman sa-

NF 400 Masa Üstü Santrifüj

limited possibilities. The production then consisted of dry heat sterilizers, water baths, and centrifuges on a classical workshop bench during a time period when import was very difficult due to the shortage of foreign currency in our country. In 1981, Nüve moved to its own factory which is 5 km to Esenboğa Airport. Expanding the factory area over time, developing the number and the technology of the workbenches used, increasing the variety of the products being manufactured, Nüve successfully reached the 47 years as one of the industry’s leading companies. Currently, we are manufacturing 85 models under 16 product groups in our factory which has a closed area of 7250 m2. Can we get information about applications and product groups of Nüve? The reason why we decided to start manufacturing in 1968 was the fact that most of the devices used in the quality control and research laboratories in Turkey during those years were all of foreign origin. Today, our production, consisting of different type of incubators and centrifuges, dry heat and steam sterilizers, blood bank refrigerators, climatic test cabinets, ultra low deep freezers and ultra-clean environment systems, came to a level which requires high level of technology and expertise. Area of utilization of our products are such as medical laboratories and biotechnology, research and quality control laboratories operating in the field of agriculture, botany and veterinary, as well as chemical, food, pharmaceutical, automotive, electronics, telecommunications, plastics and aerospace industries. Materials we use in production include numerous sub-industries such as plastic-metal processing-power-electronics and information technology. All sheet parts of Nüve products are manufactured in our facility. Besides, 80% of the hundreds of sub-industry products we use are domesic production, TURKCHEM

53

Röportaj / Interview

yısının çok az olması. Yeni mezun bir arkadaşın verimli olabilmesi için gerekli süre ise minimum 3 yıl. Araştırma ve geliştirmeye gönül verecek genç arkadaşlar bulabilmek ise işin en zor tarafı.

54

therefore Turkish origin. In short, we support local sub-industry producers as a national manufacturer.

Nüve’nin kalite felsefesi hakkında neler söyleyebilirsiniz? Ürünlerimiz mevcut Türk standartlarına uygun olduğu kadar insan, hayvan ve çevre sağlığı konusunda Avrupa Birliği standartlarının gereklerini de bünyesinde taşımaktadır. Firma genelinde uyguladığımız kalite sistemi ve medikal cihaz üretebilme yeterliliğimiz ise dünya çapında geçerliliği olan ISO 9001:2008 ve ISO 13485:2003 belgeleriyle tescil edilmiştir. Her yıl bir önceki yıldan daha iyi sonuçlar elde etmeyi amaçlıyoruz. “Ölçemediğin şeyi yönetemezsin” kuralına bağlı kalarak, kendimize daima performansımızı ölçebileceğimiz yıllık hedefler koyuyor ve sürekli iyileştirme çalışmalarımızı bu hedefler doğrultusunda yönlendiriyoruz. Fabrikamızda bütün prosesler iç içe geçmiş durumda. Birisi olmazsa diğeri tek başına var olamaz, ya da biri başarı sağlamadığı sürece diğeri de başarı sağlayamaz. Mevcut başarımızı devamlı kılabilmek için satın almadan üretime, satıştan son kontrole, Ar-Ge’den servise kadar tüm bölümler için sürekli ilerlemeyi gerektiren gerçekçi hedefler belirlemek ve bunlara ulaşabilmek için firmamız bünyesindeki tüm personelin bu hedefleri benimsemesini sağlamak en önemli görevimiz. Sistemde aksayan noktaları doğru tespit edebilmek de başarıya giden yolda önemli bir yapı taşı.

Could you please, tell us about your Company’s R&D activities? The R&D processes of all Nüve products belong to us and all our products can compete with western origin rival products in terms of technology, quality and price levels. As Nüve, our first priority is not only increasing the variety of product range but also developing and enhancing existing models so as to provide our customers a service of high quality in a wider range. That’s why we attach particular importance to the work of our R&D department. Our biggest goal in the next 10 years is to enlarge the R&D department making a team including specialist engineers in different disciplines which is not limited to existing mechanical, electrical electronics, industrial and chemical engineers but also additional computer, biotechnology, material and industrial design engineers. We believe that R&D investment will return us as higher added value and more advanced technology products. The way to succeed in the competition with the products being manufactured in the USA and Europe is to give extremely high importance to R&D as they do. In this matter, our biggest disadvantage is the very low number of trained employee in our sector. Required time for a newly graduate to become efficient is at least 3 years. Besides, to find young engineers who will set their heart on research and development is the most difficult part of the job.

Geri dönüşüm politikalarınız, çevre duyarlılığı ve sürdürülebilirlik konularıyla ilgili firmanızın çalışmaları nelerdir? Biz, Nüve olarak çevrenin korunmasına göstermiş olduğumuz hassasiyetimizle gurur duyuyoruz. Nüve üretim metotları, malzeme atığını en aza indirgeyecek ve makine parkını en verimli şekilde kullanacak şekilde geliştirilmiştir. Fabrikamız, yüksek kalitede cihaz üretebilmek için, en az enerji sarfiyatına ve yüksek verimliliğe sahip teknolojiler ile donatılmıştır. İnsan sağlığı ve hayat kalitesini yükseltmek için cihaz üretirken, dünyadan aldığımızı en aza indirebilmek amacıyla kullandığımız malzemelerin atıkları geri dönüşüme tabi tutulmaktadır. Geri Dönüşüm Politikamız, te-

What can you say about the quality of the Nüve’s philosophy? Our products are not only designed to comply with existing Turkish Standards but they also have the requirements of European Union Standards concerning health of human, animals and environment. The company-wide quality system we implement and our competence to produce medical devices have been registered with the world-wide valid ISO 9001:2008 and ISO 13485:2003 certificates. Each year we aim to have better results than the previous year. Adhering to the motto “you cannot manage what you cannot measure”, we always put ourselves annual targets that would help us out to measure our performance and we lead con-

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Röportaj / Interview darik ettiğimiz tüm malzemeleri kapsayacak şekilde sürekli gözden geçirilmektedir. Kalite Politikamızla birlikte Geri Dönüşüm Politikamız, çalışmalarımızın önemli bir parçasıdır. Kirliliğin önlenmesini, atıkların azaltılmasını ve kaynağından ayrılarak maksimum geri dönüşümünü sağlamayı, çalışanlarımızı çevre konusunda verdiğimiz ve vereceğimiz eğitimlerle bilinçlendirmeyi ve yaptığımız çalışmaları çalışanlarımız ile paylaşmayı kendimize ilke edindik. Kimya sektörünü dünden bugüne değerlendirebilir misiniz? Ana müşterilerimizden biri olan kimya sektörünü yıllardır yakından takip etmekteyiz. Herkesçe bilindiği üzere, günümüzde kullandığımız pek çok ürün aslında kimya sektörünün bir ürünü. Hayatımızın pek çok alanında karşımıza çıkan kimyasalların, son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar ışığında sağlığımıza etkileri fazlasıyla tartışılır hale geldi. Kimya sektörü, artan nüfusa paralel olarak inşaat, otomotiv, tekstil, plastik vb. endüstrilerin en büyük kaynağı olarak karşımıza çıkmakta. Bu nedenle sektörde çok hızlı bir büyüme ivmesi olduğunu görüyoruz. Değişik ihtiyaçlar için değişik çözümler üretirken bir taraftan da geçmişe oranla çevre ve insan sağlığına duyarlı hareket eden pek çok firma ortaya çıkıyor. Sektörün bu şekilde bilinçlenmesi hepimiz açısından son derece sevindirici. Ayrıca, sektörde ihracat yapan firma sayısındaki artışla beraber kurulan Ar-Ge ve kalite kontrol laboratuvar sayısı da arttı. Biz cihazlarımızla bu laboratuvarlarda yer almaktan gurur duyuyoruz. 2014 Nüve için nasıl geçti? Hedef ve projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? 2013 yılını Nüve olarak büyük bir acı ve kayıpla kapattık. 26 Aralık 2013 günü şirketimizin kurucusu ve genel müdürümüz olan babam Birkan İzgin’i kaybettik. Biz üretime gönül vermiş insanlarız. Sonuçta sistemin devamlılığı bizim asıl amacımız. Bu nedenle acımızı kendi içimize atıp 2014’te de son 45 yılda olduğu gibi tüm gücümüzle çalışmaya devam ettik. 2014 yılında hem üretim hem de satış anlamında belirlediğimiz hedeflere ulaştık, üretim verimliliğimizi tüm aylarda %100’ün üzerinde tutmayı başardık. Genel anlamda 2014’ün Nüve tarihindeki en başarılı yıl-

Nüve laboratuvar ve sterilizasyon teknolojisi alanında seri üretim yapan ilk ve tek kuruluştur.

tinuous improvement of our work in the light of these aims. All the processes in our factory are nested such that without one the other cannot exist alone, or the other one will not succeed unless others achieves success. So as to render our existing success continuous, our mission is to set realistic goals from purchasing to production, sales to final control, R&D to after sales service and to ensure that all staff in our company adopt to these goals. Additionally, to detect the failing points in the system is very important on the road to success. What are your company’s activities related to environmental awareness, sustainability and recycling policy? As Nüve, we are proud of our sensitivity concerning the protection of the environment. Production methods in Nüve are developed in order to minimize material waste and to use machinery in the most efficient way. So as to produce highquality medical devices, our factory has been equipped with minimum energy consumption and high-efficiency technologies. While producing equipment to improve the quality of human health and life, waste of the materials we used are subject to recycling. Our recycling policy is contantly being revised to include all materials we have supplied. In addition to our quality policy, recycling policy is an important part of our work. To ensure prevention of pollution, reducing waste of resources and maximizing recycling awareness, we have the principle of providing our employees trainings on environmental awareness and sharing our work with our employees. Could you please evaluate the chemical industry from yesterday to today? As one of our main customers, we follow chemical sector closely for many years. As is well known, many products we use today is a product of the chemical industry. In recent years, scientific researches have become more questionable regarding the impacts of the chemicals we encounter in many areas of our lives. Parallel to the increasing population, chemical sector is the largest source of construction, automotive, textile and plastic industries. Therefore we see a rapid growth momentum in the sector. While generating different solutions for different needs, many companies which are sensitive to the environment and human health than in the past are emerging. It is extremely gratifying for all of us for the sector to become so conscious. In addition to the increasing number of exporting companies, the number of R&D and quality control laboratories increased, as well. We are proud to take our place in these laboratories with our instruments. How was 2014 for Nüve? Can we get information about your goals and projects? We closed the year 2013 with a large core of pain and loss. On 26th of December 2013, we lost the founder and the General Manager of our company, my father Birkan İzgin. We are people comitted to production. Continuity of the existing system is our main goal. Therefore in 2014, we repressed and continued to work with all our might as we did in the last 45 years. In 2014, we achieved our goals in terms of both TURKCHEM

55

Röportaj / Interview

Türkiye’nin Laboratuvar Tipi İlk Derin Dondurucuları, Nüve Fabrika’da seri üretim hattında

larından biri olduğunu söyleyebilirim. Geçtiğimiz yıl aynı zamanda markamız açısından da bir yenilenme yılı oldu. Uzun zamandır planladığımız logo revizyonunu başarıyla tamamladık. Şirketimiz bir aile şirketi olmasına rağmen biz kuruluşumuzdan bugüne kurumsallığa inanan bir firmayız. Yani firmaların bireysel başarılarla değil, ekip çalışmasıyla yürütülmesi gerektiğine, şirkette devamlılığı sağlayacak bir sistem olması gerektiğine, parçalardan biri olmadığında, ki bu en önemli parça bile olabilir, şirket devamlılığının sağlanması gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle son 47 yıldır olduğu gibi biz ülkemiz için çalışmaya, üretmeye ve değer yaratmaya devam edeceğiz. Ar-Ge’ye, üretime, eğitime, insan kaynaklarına yatırımlarımız devam edecek. Batılı örneklerinde olduğu gibi çocuklarımızın, torunlarımızın şirketimizin 100.yılını görebilmesi ise en büyük hayalimiz. Sektöre iletmek istediğiniz mesajınız var mı? Daha önce de belirtmiş olduğum gibi, sektörle ilgili en büyük beklentimiz çevre ve insan sağlığı konusunda bilinçli ve duyarlı firma sayısının artması, merdiven altı üretimin azalarak bu derece ciddi bir konunun işin uzmanları tarafından sürdürülmesidir.

OT 90L Dik Tip Otoklav

56

OT 150 Serisi Buharlı Sterizatörler Nüve ürün yelpazesine son katılan ürünlerden birisi

Mayıs - May / Haziran - June 2015

sales and production, managing to keep our production efficiency over 100% in all months. In general, I would say that year 2014 was one of the most successful years in Nüve history. Last year was also a year of renewal in terms of our brand. We have successfully completed the revision of our logo, which was being planned for a long time. Although our company is a family business, we believe in corporateness since the foundation of Nüve. Thus we believe that companies should not be conducted by individual success but by teamwork. In case of absence of one of the pieces, that can even be the most important one, there should be a system to ensure the continuity of the company. Therefore, as for the last 47 years, we will continue to create and produce value for our country. We will continue to invest in our R&D, production, training and human resources. Our biggest dream is that our children and grandchildren would see the 100th year of our company. Do you have any message you want to convey to the sector? As I have said before, our biggest expectation related to the sector is increasing number of companies which are conscious and sensitive concerning environment and human health and such a serious matter should be sustained only by experts and not by producers under the counter.

EC 160 Karbondioksitli İnkübatör. Türkiye’nin ilk ve tek Karbondiosti İnkübatörü olup TÜBİTAK tarafından Ar-Ge Desteği almış başarılı bir proje ürünüdür.

FN Serisi Kuru Hava Sterilizatörleri Nüve’nin üretime başladığı ilk yıllardan beri ürettiği en temel ürün grubudur.

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Yazar / Author:

Düzenleyen / Edited by:

Mona Rademacher

Esra Akmanlı

Pazarlama Müdürü Marketing Manager Ingredion

Satış Mühendisi / Sales Engineer Gıda Katkıları Bölümü Food Ingredients Department Univar

Ingredion’un Temiz Etiket (E Kodsuz) Portföyü Daha da Güçleniyor

Ingredion’s Clean Label Portfolio Goes from Strength to Strength

Günümüz tüketicilerinin gıda ambalajları ile ilgili ana beklentisi, içerik listesinin “olabildiğince sade” olmasıdır. Bu gerçek, gıda endüstrisinde, yeni etiketler oluşturmayı veya gıda katkı maddelerini eşit veya daha iyi bir işlevsellik sunan e- kodsuz alternatiflerle değiştirerek mevcut etiketler üzerinde değişiklikler yapmayı içeren ve “temiz etiket” olarak bilinen bir trende yol açmıştır. Üreticilerin bu trentten beklediği sonuç, ürünlerinin, müşterilerin kalite ve etiket içeriği beklentilerine en iyi şekilde yanıt verebilmesini sağlamaktır.

When it comes to labels on food packaging, it is a matter of ‘the simpler the better’ for today’s consumers. This has led to a growing trend known as “clean label” in the food industry which involves creating new or altering existing recipes by replacing food additives with e-number free alternatives that offer equal – or better – functionality. The desired outcome of this from a manufacturer’s point of view is that their products measure up to the label scrutiny and quality expectations of consumers.

Tanıdık malzemelerin bulunduğu, daha anlaşılır ve sade etiketlere doğru olan trend, üreticiler için en önemli fırsatlardan biri haline gelmektedir. Yapılan bir pazar araştırması*, Avrupa’daki tüketicilerin (araştırma Türkiye, Fransa, Birleşik Krallık, Almanya, İtalya, Polonya, İspanya, Rusya ve Hollanda’yı kapsamaktadır) bir ürün satın alırken ürünün içerik listesi bölümünü (%77) ve “doğal” ya da “katkı maddesi/ koruyucu içermez” gibi temiz etiket ifadelerini (%68), besin değeri bilgilerinden (%59) ve markadan (%53) daha fazla dikkate aldıklarını ortaya koymuştur.

The trend for clearer, cleaner labels, with recognisable ingredients is fast becoming one of the biggest opportunities for manufacturers. Market research* indicates that consumers across Europe (regions surveyed include Turkey, France, the UK, Germany, Italy, Poland, Spain, Russia and The Netherlands) consider the ingredients’ list (77%) and clean label positionings such as ‘natural’ or ‘no additives/preservatives’ (68%) above nutritional information (59%) and brand (53%) when making purchasing decision.

2008 - 2013 yılları arasında temiz etiketli ürün lansmanlarının sayısındaki artış yüksektir (%107) ve bu büyümenin hız kesmesi beklenmemektedir. 2013’te yeni temiz etiketli ürün lansmanlarına bakıldığında ilk üçte Fransa (%35), Birleşik Krallık (%33) ve Almanya (%32) yer almakta, 4. sıradaki Türkiye ise %24 ile bu ülkeleri takip etmektir. İnkar edilemez popülerliğine rağmen, ‘temiz etiket’ teriminin sektör çapında ya da AB’de kabul görmüş bir tanımı yoktur. Temiz etiket konusunda öncülerinden biri olan Ingredion şirketler grubu, müşterilerinin bu önemli trendi anlamalarına ve ürün geliştirme faaliyetlerini buna göre düzenlemelerine yardımcı olmak için bir temiz etiket tanımı hazırladı. Tüketicilerle yapılan kapsamlı araştırmalar sonucunda hazırlanan tanım, üç basit ilkeye dayalı: Yiyecekler katkısız olmalı, basit bir içerik listesine sahip olmalı ve minimum işlemden geçmelidir. Ingredion, ilk temiz etiketli ürün gamı olan Novation® fonksiyonel doğal nişastaları, üreticilere kalite ve işlevsellik sun58

Mayıs - May / Haziran - June 2015

The increase in number of clean label product launches between 2008 and 2013 was significant - 107% - and there is no sign of this growth abating. France (35%), the UK (33%) and Germany (32%) and led in terms of new clean label product launches in 2013 with Turkey coming 4th with 24%. Yet, despite its undeniable popularity, there is no industrywide or even EU accepted definition of the term ‘clean label’. As pioneers in the clean label arena the Ingredion group of companies has developed a definition of clean label to help its customers understand this important trend and align their product development accordingly. Following extensive consumer research, the definition is based on three simple guidelines: foods must be free from additives, with a simple ingredient listing and minimally processed. Ingredion launched its first clean label product range, Novation® functional native starches, over 20 years ago to offer manufacturers quality and functionality. Novation starches are classed as ingredients, not additives, and offer the advantage of a

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial mak amacıyla 20 yıldan uzun bir süre önce piyasaya çıkardı. Katkı maddesi olarak değil gıda malzemesi olarak sınıflandırılan Novation nişastaları, paketin arka kısmındaki etikete sadece “nişasta”, ön kısmındaki etikete ise sadece “katkı maddesi içermez” ifadesini koyabilme avantajını üreticilere sunar. Ingredion bu yenilikçi anlayışını sürdürmektedir ve anında viskozite ile yüksek donma/çözülme stabilitesini bir araya getiren ve Ingredionun mevcut ürün portföyünü tamamlayan ilk temiz etiketli (E Kodsuz) soğukta çözünebilen (instant) nişasta olan Novation Prima 340 fonksiyonel doğal nişastayı yakın zaman önce piyasaya çıkararak Novation nişasta ürünleri gamına eklemiştir. Novation Prima 340, renk ve lezzet açısından hassas uygulamalar için ideal, glutensiz bir çözüm sunar. Soğukta çözünebilen (instant) bu malzeme, müşterilerin tercihleri doğrultusunda ‘nişasta’, ‘mısırözü nişastası’ veya ‘mısır nişastası’ şeklinde etiketlenebilir. Ingredion Europe’un Besin Değeri Yüksek Ürünler ve Unlu Mamüller segmentinden sorumlu Pazarlama Müdürü Mona Rademacher, yeni ürünle ilgili şunları söylüyor: “Günümüz tüketicileri çok az zamanları olduğu için hazır gıdalara yöneliyorlar; ama yine de içerik listesine bakmadan geçmiyorlar. Son yaptığımız tüketici araştırmasına* göre, ürün etiketinde özellikle doğal ve tanıdıkları malzemeler arayan tüketicilerin sayısı giderek artıyor. Bu da üreticilerin malzeme tercihini kritik hale getiriyor”. “Piyasadaki mevcut soğukta çözünebilen doğal nişasta çözümleri, hem perakendecilerin hem de son kullanıcıların önem verdikleri donma/çözülme stabilitesini sunmaktan uzak. Dünya genelinde yaklaşık iki yıl süren araştırma ve geliştirme çalışmaları neticesinde, eskisinden de hoş bir ağız hissi bırakan ve işlenmeye son derece elverişli özellikteki ilk ‘önceden jelatinize edilmiş’ nişastayı geliştirdik”. “Temiz etiket inovasyonlarında engin deneyime sahip kulinolog ekibimiz ve teknik uzmanlarımız, üreticilerin modifiye nişastadan temiz etiketli (E kodsuz) bir nişasta çözümüne geçmelerine yardımcı olmaya hazır. Nihai ürünün tüketicilerin bekledikleri yüksek standartları karşılamasını sağlamak için, tarif formüllerinin tekrar yazılmasından işlem proses önerilerine kadar her noktada, tecrübemiz ile yemek seven kültürümüz arasında ideal bir dengeye sahibiz”. Avrupa ve ABD’deki Ingredion Idea LABS™ inovasyon merkezlerinde geliştirilip iki yıl boyunca test edilen yeni Novation Prima 340 nişasta, önceden pişirilmesi gerekmediği, dolayısıyla proses gereksinimlerini de azalttığı için kullanımı kolay bir ürün. Ayrıca, bugüne kadar mümkün olmayan bir donma/çözülme stabilitesi sunan ürün, böylelikle imalatçıların ürünlerini daha önce üretip son tüketimde lezzet kaybı olmaksızın daha uzun süre saklamalarına olanak tanıyor. Ürün, Ingredion’un üstün işlevsellik ve performans sunan 25’i aşkın, temiz etiketli ve katkı maddesi içermeyen işlevsel doğal nişasta portföyüne eklenen en yeni ürün olma özelliği taşıyor.

simple ‘starch’ back-of-pack label declaration as well as an ‘additive-free’ front-of-pack positioning. Ingredion continues to innovate and recently introduced the newest addition to the Novation range of starches, Novation Prima 340 functional native starch, which is the first clean label starch solution that uniquely combines instant viscosity with high freeze/thaw stability and complements Ingredion’s existing portfolio of products. Novation Prima 340 is a gluten-free solution suitable for colour and flavour sensitive applications. The ingredient solution can be simply labelled as ‘starch’, ‘maize starch’, ‘corn starch’ in line with consumer preferences. Mona Rademacher, Marketing Manager Wholesome and Bakery, Europe commented, “Today’s consumers are increasingly time poor so they are turning to pre-prepared foods, but still with one eye on the ingredients list. Our latest consumer study* showed that consumers are increasingly scrutinising product labels looking for natural, recognisable ingredients which makes the manufacturers ingredient choice critical. “Existing instant functional native starch solutions were not able to offer the freeze/thaw stability which is important to retailers and end-consumers. Following nearly two years of research and development across the globe, we have developed the first pre-gelatinised starch which has been proven to maintain or even improve the indulgent mouthfeel and with a high process tolerance. “With extensive experience in clean label innovations, our team of culinologists and technical experts are on hand to help manufacturers switch easily from a modified to a clean label starch solution. From recipe reformulations to processing advice, we have the right balance of skills and food loving culture to ensure the end product meets the same high standards consumers have come to expect.” Developed and tested over a two-year period at Ingredion Idea LABSTM innovation centres across Europe and the US, the new Novation Prima 340 starch is easy to use as it requires no pre-cooking, and thus reduces processing requirements. At the same time it gives the freeze/thaw stability that was previously not available and thus allows manufacturers to produce in advance or store products for longer without compromising on the final eating experience of their products. It is the latest addition to Ingredion’s functional native starch portfolio which includes more than 25 clean label starches to deliver superior functionality and performance with an additive-free positioning. *Data source: Ingredion consumer research, MMR Research 2013.

Veri Kaynağı: Ingredion Müşteri Araştırması, MMR Araştırması 2013.

TURKCHEM

59

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Volkan Koyuncu Ürün Satış Müdürü Product Sales Manager Anton Paar

Anton Paar ile Kusursuz Penetrasyon Ölçümü Artık Mümkün

Excellent Penetration Measurement is Now Available with Anton Paar Bitüm ve Vakslarda Otomatik Yüzey Tespit Sistemi ile Penetrasyon Ölçümleri Penetration Measurements of Bitumen and Wax with Automatic Surface Detection Systems

Bir penetrometre ölçüm sonuçlarının doğruluğu ve tekrarlanabilirliği numune yüzeyine penetrometre probunun doğru konumlandırılmasına yani kullanıcının yeteneğine önemli ölçüde bağlıdır. Anton Paar (Avusturya) PNR 12’de özel bir kuvvet sensörü bulunmaktadır. Bu sistem sayesinde penetrometre otomatik olarak su tabakası altındaki bitüm örneklerinin yüzeyini tespit ederek sonuçların değişkenliğini ortadan kaldırır. Otomatik kuvvet sensörlü iğne düzeneği tam olarak yerleştirildikten sonra kap içerisinde üstü su ile kaplı bulunan bitüm örneklerine daldırılır ve ölçüm yapılır. Su banyosu içindeki örneğin izlenmesinde, insan gözünün yansıma kaynaklı algı yanılgısını ortadan kaldırır. Bu üstün özelliği sayesinde PNR 12 ile deneyimsiz kullanıcılar bile hassas konumlandırma ve ölçüm yapabilir. PNR 12’nin dijital ekranında ölçüm sonuçları ve test koşulları açıklayıcı bir biçimde gösterilir. PNR 12’nin JOG wheel (bas-çevir) tuşu daha kolay kullanım için cihaza entegre bir şekilde gelir. Penetrasyon derinliği için üst ve alt limit gibi ayarlamalar set edilebilir. Penetrasyon ölçümünün sonucu, ürün spesifikasyonlarında istenen aralığın dışındaysa cihaz test sonunda kullanıcıyı alarmla uyarır. Cihaz dahili hafızasında 200 adet test sonucunu saklar ve USB kullanılarak Excel formatında veriler aktarılabilir. Daha fazla sonuç raporu ve hesabı alabilmek için bir laboratuvar ağına bağlantı yapılabilir. Ölçüm zamanı kontrol özellikli sertifikalı kalibrasyon kiti ve test koşullarını kaydeden sıcaklık sensörü de ayrıca mevcuttur. Standart programlara (bitüm, vaks,gres) ek

The accuracy and repeatability of a penetrometer’s results are heavily dependent on the operator’s ability to position the test probe on a sample’s surface. The PNR 12 penetrometer from Anton Paar (Austria) eliminates that variable by automatically detecting the surface of bitumen samples underneath a layer of water by means of a special force sensor plunger. After placing the needle tip exactly on top of the water covering the bitumen sample, the needle assembly freely plunges into the cup and performs the job. This eliminates any errors from image reflection observation of the needle tip in the water bath by the human eye. This outstanding feature allows precise positioning of the test probe even by inexperienced personnel. PNR 12 digitally displays test conditions and measurement results in a self-explanatory manner. For user-friendly operation, PNR 12 comes with a jog wheel (push and turn). Limit settings can be used to set upper and lower limits for penetration depth. Alarms will be given after the test if a result falls outside of the required range of the product specification. Up to 200 test results are stored in the internal device memory and are easily read out via USB and converted to Excel. The connection to a lab data management network is another sophisticated possibility for further result reports and calculations. A certified calibration kit that includes a measurement time check feature and a temperature sensor for recording test conditions is also available. In addition to standard programs (bitumen, wax, grease), PNR 12 is ready for up to 16 user-defined programs. The instrument and the test kits all comply with national and international standards like ASTM, EN, ISO, DIN, JIS etc. Officially certified needles can be obtained from Anton Paar. Penetration Testing of Food The PNR 12 is a gravity penetrometer and measures the resistance a material provides against being pierced by a specifically shaped test body. A needle-shaped or conical test body is lowered precisely to the sample surface, and then sinks into the material by its own weight during a defined period of time. This penetration, which is indicated in penetration units of 0.1 mm or directly in millimeters, allows a rating of the plasticity or consistency.

60

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial olarak, PNR 12’de kullanıcı tanımlı 16 program oluşturulabilir. Cihaz ve tüm test kitleri ASTM, EN, ISO, DIN, JIS v.b. ulusal ve uluslararası standartlara uygundur. Resmi sertifikalı iğneler Anton Paar’dan temin edilebilir. Gıdalarda Penetrasyon Ölçümü PNR 12 bir gravite penetrometresidir ve önceden tanımlanmış ve şekillendirilmiş test ucuyla malzemenin delinmeye karşı gösterdiği direnç ölçülür. İğne şekilli veya konik test ucu hassas bir şekilde örnek yüzeyine indirilir ve belirlenen süre içinde ucun kendi ağırlığıyla malzeme içine batması sağlanır. Bu penetrasyon, 0,1 mm penetrasyon birimiyle veya doğrudan milimetre olarak gösterilir ve katılık veya yoğrulabilirlik arasında kullanıcının bir sınıflandırma yapmasına olanak sağlar. Kolay çalışılabilirliği ve dönüştürülebilirliği sayesinde PNR 12 çok geniş uygulama alanına sahiptir: • Tereyağı, margarin gibi çeşitli yağlarda, mayalarda ve kremlerde sertlik ve kıvam testi, • Yoğurt gibi günlük tüketim ürünlerinde dayanım testi, • Meyve ve gıdalarda tazelik ve yaşlanma testi. Farklı ürünler ve standartlar için manuel veya otomatik yüzey tespiti yapılabilen çok çeşitli test kitleri mevcuttur. Aksesuarların seçimi örneğin kıvamına ve iletkenliğine göre yapılır.

62

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Due to its easy handling and convertibility the penetrometer has gained a wide scope of application: • Hardness and consistency tests of butter, margarine and other edible fats, yeasts and creams, • Examination of yoghurts, etc. in the dairy industry, • To examine the conditions of freshness or aging of food and fruits. Various test kits are available for different products and standards or manual and automatic surface detection. The choice of the accessories depends on the consistency and conductivity of the sample.

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Rahşan Ekim Ürün Yöneticisi / Product Manager Endress Hauser

Atık Depolama Tanklarında Radar Prensibi ile Seviye Ölçülmesi

Level Measurement via Radar Principle in the Waste Storage Tanks

Seviye ölçümü kimya, petrokimya, gıda, su ve atıksu gibi birçok sektörde; katı, sıvı, macunsu maddeler veya sıvılaştırılmış gazlar için uygulanabilir. Ölçüm tanklarda, silolarda veya havuzlarda; dolum, boşaltım, taşma koruması, malzeme miktarı belirleme gibi farklı amaçlarla gerçekleştirilebilir.

Level measurement can be applied for solids, liquids, pastes or liquefied gases in many of industries such as chemical, petrochemical, food and beverage, water and waste water industries. The measurement can be realised for various purposes such as filling, discharging, overfill prevention, inventory monitoring in the tanks, silos or basins.

Endress Hauser’in ürün portföyünde sıvılarda ve katılarda sürekli veya limit seviye ölçümü için tasarlanmış; vibrasyon (sıvı ve katı), iletkenlik (sıvı), kapasitif (sıvı ve katı), ultrasonik (sıvı ve katı), radar (sıvı ve katı), kılavuzlu radar (sıvı ve katı), radyometrik (sıvı ve katı), hidrostatik (sıvı) ve elektromekanik (sıvı ve katı) olmak üzere 9 farklı ölçüm teknolojisi mevcuttur.

Endress Hauser offers a wide range of measurement principles for continuous or limit level measurements in liquids and solids; including vibration (liquid and solid), conductivity (liquid), capacitive (liquid and solid), ultrasonic (liquid and solid), radar (liquid and solid), guided radar (liquid and solid), radiometric (liquid and solid), hydrostatic (liquid) and electromechanical (liquid and solid); 9 different measurement principles in total.

Geniş bir ölçüm prensibi yelpazesi sunabilmek uygulama için en uygun çözümün bulunabilmesi için önemlidir. Hiçbir prensip tüm uygulama alanlarına birden uygulanamaz. Bu nedenle ölçüm sisteminin hem uygulamaya özgü koşullar altında güvenilir bir şekilde çalışması hem de ekonomik bir çözüm olması gerekir. Atık depolama tanklarında radar prensibi ile seviye ölçümü uygulaması İSTAÇ Haydarpaşa Atık Kabul Tesisi’nde gerçekleştirilmiştir. Haydarpaşa atık kabul tesisinde 9 adet, kapalı atık depolama tankı bulunmaktadır. Bu tankların bazılarında petrol ve petrol türevi atıklar bulunmaktadır. Bu tanklar fiziksel ayrıştırmayı sağlamak amacı ile ısıtılmakta ve tank içinde karıştırıcı bulunmaktadır. Tesise gemilerden alınan atık miktarı, ultrasonik prensiple çalışan seviye ölçüm cihazları kullanılarak belirlenmektedir. Ultrasonik seviye cihazları sıcaklık değişiminden ve kapalı tankta oluşan buhardan olumsuz yönde etkilendiği için, mevcut cihazlar petrol ve petrol türevi atıkları içeren tanklarda istenen performansı gösterememiş ve radar seviye ölçüm cihazı ile 2 ay boyunca deneme yapılmıştır. Deneme süresince radar cihazından alınan seviye bilgisi, el ölçüsü ile alınan seviye 64

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Offering a wide range of measuring principle is essential in order to find best possible solution for application, no single principle is applicable for all area of applications. Therefore “Measuring System” has to be reliable under specific conditions as well as be an economical solution. Level measurement application on tanks via radar transmitters was realized at ISTAC Haydarpasa Waste Receiving Facility. There are 9 closed, waste storage tanks at Haydarpasa Waste Receiving Facility. Some of these tanks include oil and oil derived waste. These tanks are heated in order to provide physical separation and there is a mixer within the tanks. Quantity of incoming waste from ships was measured via ultrasonic level measurement devices. Due to the fact that ultrasonic level measurement devices are negatively affected by temperature changes and vapour formation in the closed tanks, existing measurement devices could have not performed on the tanks include oil and oil derived waste according to expectations and a level measurement with radar principle was tested for 2 months. During testing period level data from radar device

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial bilgisi ile karşılaştırılmış ve ölçüm sonuçlarının talep edilen hassasiyet değerleri içinde kaldığı görülmüştür. Bunun üzerine kullanılmakta olan 2 adet ultrasonik seviye ölçüm cihazı Endress Hauser marka Micropilot FMR52 radar seviye ölçüm cihazı ile değiştirilmiştir.

was compared against hand dipping measurement and required accuracy in the measurement results was observed. Thereon 2 existing ultrasonic level measurement devices were replaced with Endress Hauser Micropilot FMR52 radar level measurement device.

Uygulama için önerilen Micropilot FMR52 radar seviye ölçüm cihazı patlama korumalı ve gazların elektronik üniteye sızmasını engelleyebilecek yetenektedir. Micropilot radarlar seviyeyi (ya da diğer engelleri) belirten eko sinyallerinin her zamankinden daha akıllı ve güvenilir olarak değerlendirildiği “Multi-Echo Tracking” özelliğini kullanmaktadır. Geleneksel radar cihazlarından farklı olarak yalnızca seviye sinyali değil, ölçüm alanından yansıyan tüm eko sinyalleri işaretlenir ve takip edilir. Bu analiz yöntemi ile seviye sinyali, cihaza ulaşan tüm diğer eko sinyallerinin (serpantinler, karıştırıcılar vb.) arasından, her koşulda takip edilebilmektedir. Bu özellik, cihazdan her zaman güvenli ve hassas ölçüm almayı garanti eder.

Radar level measurement device Micropilot FMR52, which is offered for this application, is ex-proof and capable of preventing gas leakage through electronic units. Micropilot radar devices use ‘’Multi-Echo Tracking’’ feature which evaluates echo signals coming from level (or other obstacles) in a smart and more reliable manner. With the difference of traditional radar device, it also flags and tracks the entire echo signals reflected from the measurement area. With this evaluation method, level signal can be monitored among all the other echo signals (heating coils, mixers … etc.) under all conditions. This feature always ensures reliable and accurate measurement.

İSTAÇ Haydarpaşa Atık Kabul Tesisi 1.5 yıldır kullanmakta oldukları radar seviye ölçüm cihazından oldukça memnunlar ve diğer tesis işletmecilerine de bu cihazı tavsiye etmekteler. Cihazın konfigürasyon datalarını hafızasında saklayabilme ve diğer cihazlara aktarabilme özelliğini (HistoROM) gelecekte yapılacak olan iyileştirme çalışmalarında kullanabileceklerini ve bu özelliğin kendilerine zaman tasarrufu sağlayacağını belirtmektedirler.

ISTAC Haydarpasa Waste Receiving Facility is well satisfied with the radar measurement device for the last one and half years and recommends this device to other plant operators. They declared that they can use HistoROM feature, for future rehabilitation projects, which enables saving configuration data into device memory and transferring them to other devices and this feature ensures time saving.

TURKCHEM

65

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Andrew Ryan

René Chemniter

Ürün Müdürü Product Manager Analytik Jena AG

Ürün Uzmanı Product Specialist Analytik Jena AG

Analytik Jena Tarafından Üretilen PlasmaQuant® MS – Eco Plasma, ICP-MS’te Yeni bir Temel Ölçüt Oluşturuyor

PlasmaQuant® MS – Eco Plasma from Analytik Jena Sets a New Benchmark in ICP-MS

PlasmaQuant® MS’in piyasaya sürülmesiyle birlikte Analytik Jena, portföyünü bir ICP-MS ile genişletmiş oldu. Plazma üretimi yapan patentli katı hal RF jeneratörüne sahip yeni geliştirilmiş kütle spektometresi, indüktif eşleşmiş plazma kütle spektometrisi alanında yeni bir endüstri standardı oluşturuyor. Son derece verimli olan RF jeneratörü, argon tüketim oranı 10 l/dk’dan düşük bir plazma soğutma gazı ile sağlam, dengeli bir plazma üretmektedir. Piyasadaki klasik ICP-MS’e göre argon tüketimini önemli ölçüde azaltır. PlasmaQuant® MS’in güçlü plazması, sıvı numunelerinin analizi için idealdir, ancak tekli parçacıkların veya kuru aerosolün analizindeki kuvveti de ortaya konmuştur. Örneğin, Lazer Ablasyon numune tanıtımı ile birlikte. Yeni Eco Plasma, kaynakları muhafaza eder ve ICP-MS performansından ödün vermeden çalıştırma maliyetlerini düşürür. • Serbest çalışan 27 MHz katı hal jeneratörü, • Analit iyonlardan dağılan düşük kinetik enerji için nötr plazma, • %50 daha düşük argon tüketimi ile güçlü plazma performansı, • Yüksek oranda katı matrislerin verimli ayrıştırılması ve iyonlaştırılması, • Değişken plazma gücü, 0,3 ve 1,6 kW aralığında, • Organik matrisleri şaloma konfigürasyonunu değiştirmeden işler, • Yüksek matris numuneleri için aerosol dilüsyon seçeneği sunmaktadır. 66

Mayıs - May / Haziran - June 2015

With the introduction of the PlasmaQuant® MS, Analytik Jena has extended its portfolio with an ICP-MS. The newly developed mass spectrometer with patented solid-state RF generator for plasma generation sets a new industry standard in inductively coupled plasma mass spectrometry. The highly efficient RF generator produces a robust, balanced plasma with an argon consumption rate of less than 10 L/min plasma coolant gas. Effectively reducing argon consumption by half compared to conventional ICP-MS in the market. The powerful plasma of the PlasmaQuant® MS is ideal for the analysis of liquid samples, although its strength is shown in the analysis of single particles or dry aerosol. For example, in combination with Laser Ablation sample introduction. The new Eco Plasma conserves resources and reduces running costs without sacrificing the performance of the ICPMS. • Free running 27 MHz solid-state generator, • Neutral plasma for low kinetic energy spread of the analyte ions, • Robust plasma performance with 50 % less argon consumption, • Efficient decomposition and ionization of high solid matrices, • Variable plasma power, between 0.3 and 1.6 kW, • Handles organic matrices without changing the torch configuration, • Aerosol dilution option for high matrix samples.

BÜTÜNLÜK, GÜVENİLİRLİK ve

SAĞLAMLIK

Yurt içinde ve yurt dıșında, binlerce sanayi uygulamasında bașarıyla kullanılan Gücüm Sıvı Halkalı Vakum Pompaları minimum bakımla, sessiz, güvenli ve uzun ömürlü çalıșırlar. Gucum Liquid Ring Vacuum Pumps are used at thousands of industrial applications in domestic abd abroad work as quiet,reliable with minimum maintenance and long working life.

• Dönen parçalar metalik bir temas yapmazlar. / Turning parts don't make a metallic touch. • Geniș malzeme seçenekleriyle her ortamda kullanılabilirler. / They can be used at every conditions with a wide material selections. • Emilen gazların sıkıștırılması hemen hemen izotermaldir. / Compression of gases are sucked are nearly isothermal. • Gazla beraber az miktarda sıvıyı da emebilirler. / They can also suck little amount of water with gases.

GÜCÜM POMPA MAK. SAN. ve TİC. LTD. ȘTİ. Toygar Sok. No:19 34445 Hasköy / İSTANBUL Tel : (0212) 254 80 93-94-95 Faks : (0212) 250 60 86

[email protected]

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Onur Bizimtuna OFA Ürün Uzmanı Ofa Product Specialist Atlas Copco

Neden Yağsız Hava Teknolojisini Seçmelisiniz? Sıfır Yağ=Sıfır Risk

Why Would You Choose Oil-free? Zero Oil=Zero Risk

Yağsız basınçlı hava, nihai ürün ve üretim süreci için hava kalitesinin önemli olduğu tüm endüstrilerde kullanılır. Bu uygulamalar arasında yiyecek-içecek, farmasötik üretimi ve paketleme, kimyasal ve petrokimyasal işleme, yarı iletken ve elektronik bileşen üretimi, medikal sektör, otomotiv boyaları, tekstil üretimi ve daha fazlası yer alır. Yağsız teknoloji kullanılmadığı durumlarda kontaminasyon riski ve bu riskin yol açabileceği bozuk veya güvenli olmayan ürünler, üretim duruşları, markalara ve itibarlarına zarar verebilecek maliyetli piyasadan toplama süreçleri ve yasal sorunlarla karşılaşmak olasıdır. Tüm bu endüstriler risklerini ortadan kaldıracak bir teknolojiye ihtiyaç duyar. Yalnızca yağsız hava kompresörleri %100 yağsız hava üretir. Yağsız hava kompresörleri özellikle en yüksek saflık seviyeleri gerektiren uygulamalar için geliştirilmiştir. Çalışmalarınız ister farmasötik üretimi, gıda işleme, elektronik bileşenler isterse bunlar gibi titizlik gerektiren diğer endüstriler olsun, sıfır yağ sıfır risk demektir. Sıfır kontaminasyon

68

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Oil-free compressed air is used in all kinds of industries where air quality is important for the end-product and the production process. These applications include food and beverage processing, pharmaceutical manufacturing and packaging, chemical and petrochemical processing, semiconductor and electronics manufacturing, the medical sector, automotive paint spraying, textile manufacturing and many more. Industries such as pharmaceuticals, food and beverages, electronics and textiles need technology that excludes any risk of contamination, and the severe consequences that can follow: spoiled or unsafe products, production downtime, or costly product recalls and legal issues, which can damage their brand and reputation. Only oil-free air compressors deliver 100% oil-free air. Oilfree air compressors were developed especially for applications demanding the highest levels of purity. Whether your activities are in pharmaceutical production, food

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial riski, güvenli olmayan veya hasarlı ürün ve arıza süreleri nedeniyle kayıp riskini minimize eder. Tüm bunların ötesinde sıfır yağ, büyük çabalarla elde ettiğiniz itibarınızın zarar görme riskini de ortadan kaldırır. Altmış yıldan beri Atlas Copco yağsız hava teknolojisi gelişiminin öncülüğünü yapmaktadır. Bu öncülük, temiz, %100 yağsız hava konusunda kesinlikle ödün vermeyen uygulamalar için tasarlanan yağsız hava kompresörleri ürün serisini ortaya çıkarmıştır. Devamlı araştırma ve geliştirme çalışmaları ile öncü konumunu koruyan ve güçlendiren Atlas Copco hava kalitesi standardını belirlemede yeni bir dönüm noktasına ulaşmış ve yağ içeriği konusunda ISO 8573-1, ed3. 2012, Class 0 ile ödüllendirilen ilk üretici olmuştur. Yağ filtreli yağ enjeksiyonlu kompresörlerin de yağsız hava üretebileceği fikri var olsa da, oluşan hava “teknik olarak yağsız hava”dır. En iyi şartlar altında ve çeşitli filtrasyonlara rağmen hava kalitesi şüphelidir. Yağ enjeksiyonlu kompresörler ile kontaminasyon riski ve bunun yol açacağı kötü sonuçların ortaya çıkma olasılığı artacaktır. Hava sistemlerinin etkinliğini ve saflığını etkileyen faktörlerden biri sıcaklıktır. Yağ filtreli yağ enjeksiyonlu kompre-

processing, critical electronics or in a similarly exacting industry, zero oil means zero risk. Zero risk of contamination. Zero risk of damaged or unsafe products, or of losses due to operational downtime. Above all, zero oil means zero risk of ruining your hard-earned reputation. For the past sixty years, Atlas Copco has been pioneering the development of oil-free air technology, resulting in a range of oil-free air compressors designed specifically for applications that can make no compromise when it comes to clean, 100% oil-free air. By maintaining and strengthening its world-leading position through continuous research and development, Atlas Copco was able to achieve a new milestone in setting the standard for air purity: it was the first manufacturer to be awarded ISO 8573-1, ed3. 2012, Class 0, for oil content. Can oil-injected compressor with oil removal filters deliver oil-free air? This solution is often referred to as “technically oil-free air”. However, even under optimum conditions and with several stages of oil removal, the air quality with regard to oil is suspect. With oil-injected compressors there will always be a risk of contamination and the possibility of severe consequences for the business. One aspect influencing the efficiency and purity of air systems is temperature. When using oil-injected compressors with oil removal filters, oil carryover through filter media increases exponentially according to the temperature at the filtration interface. Filter performance is often specified at 20°C (68°F). If the ambient temperature in the compressor room increases to 30°C (86°F), the compressor outlet temperature could be 40°C (104°F) with the oil carryover 20 times the specified value. Such temperatures are not unusual even in colder countries, where the compressor room temperature is substantially higher than that outside. Temperatures also cause an increase in the vapor content of the air, which can carry through to the end product. Moreover, high temperatures shorten the lifetime of activated carbon filters. An increase in temperature from 20°C (68°F) to 40°C (104°F) can cut filter lifetime from 1000 hours to about 50 hours, which means that the filter needs to be changed with every three days of operation. Even worse, the activated carbon filter does not warn the user when it is saturated. It will simply allow oil to pass on to processes. For Atlas Copco’s oil-free air compressors, air quality is independent of temperature. Atlas Copco asked the TÜV* to type-test its range of oil-free air compressors. They were submitted to the most rigorous testing methodologies available. All possible oil forms were measured across a wide range of temperatures and pressures. The TÜV found no traces of oil in the output air stream.

TURKCHEM

69

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial sörler kullanılırken, filtre ortamı yoluyla taşınan yağ, filtrasyon ara yüzündeki sıcaklığa göre katlanarak artar. Filtre performansı genellikle 20°C (68°F) olarak belirlenmiştir. Kompresör odasındaki ortam sıcaklığı 30°C’ye (86°F) çıkarsa kompresör çıkış sıcaklığı 40°C (104°F) olabilir ve yağ taşıma oranı belirlenen değerden 20 kat fazla olabilir. Bu tür sıcaklıklar kompresörün bulunduğu odanın sıcaklığının dışarıdan daha yüksek olduğu soğuk ülkelerde bile görülebilir. Sıcaklıklar havanın buhar içeriğinde de artışa sebep olur ve bu durum nihai üründe de görülebilir. Ayrıca yüksek sıcaklıklar aktif karbon filtrelerinin kullanım ömrünü kısaltır. 20°C’den (68°F) 40°C’ye (104°F) sıcaklık artışı, filtre kullanım ömrünü 1000 saatten yaklaşık 50 saate düşürebilir. Bu nedenle filtrenin her üç günlük çalışma sonrası değiştirilmesi gerekir. Daha da kötüsü aktif karbon filtresi doygunluk seviyesine ulaştığında kullanıcıyı uyarmaz ve yağın proseslere geçişine izin verir. Atlas Copco’nun yağsız hava kompresörlerinde hava kalitesi sıcaklıktan bağımsızdır. Atlas Copco, TÜV*’den yağsız hava kompresör ürünlerine TÜV testi uygulamasını istemiş, kullanılabilen mevcut en katı test yöntemleri uygulanmıştır. Tüm olası yağ formları oldukça geniş bir sıcaklık (20°C (68°F), 40°C (104°F) ve 50°C (122°F)) ve basınç aralığında ölçülmesine rağmen, TÜV çıkan basınçlı havada hiçbir yağ izine rastlamamıştır. Bu nedenle işletmeler; en iyi hava kalitesini temsil eden, kapsamlı bir sınıflandırma ve ölçüm metodolojisi kullanan Class 0, ISO 8573-1 sertifikasyonuna dikkat etmeli ve bu sertifikaya sahip ürünleri tercih etmelidir. *Technische ÜberwachungsVerein (Teknik İzleme Birliği) ürünlerin güvenliğini ve kalitesini değerlendirme konusunda uzmanlaşmış bağımsız, uluslararası bir kurumdur. TÜV, bağımsızlığı, tarafsızlığı, profesyonel uzmanlığı ve katı standartları konusunda dünya çapında bilinen bir kurumdur.

70

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Therefore all producers should look for ISO 8573-1 (2010) certification, which establishes a comprehensive classification and measurement methodology in which Class 0 represents the best possible air quality. * The Technische ÜberwachungsVerein (Technical Monitoring Association) is an independent, international organization specializing in evaluating the safety and quality of products. The TÜV is recognized worldwide for its independence, neutrality, professional expertise and strict standards.

PERU

Ülke Raporu / Country Report

Latin Amerika ülkesi Peru, özelikle maden kaynaklarıyla dikkat çekiyor. Altın, çinko, kalay ve kurşun üretiminde Latin Amerika’nın en büyük üreticisi konumunda olan bu ülke, Türk kimya sektörüne önemli fırsatlar sunma potansiyeline sahip. Gerçekleştirdiğimiz söyleşide Peru Ticaret Ataşesi Fernando Albareda, ülkesinin özellikleri hakkında bilgi verdi. Latin American country Peru, is noteworthy for its particular mineral resources. As the largest producer of Latin America in gold, zinc, tin and lead production, Peru has the potential to offer significant opportunities for the Turkish chemical industry. During our interview, Peru Trade Commercial Attaché Fernando Albareda, gave information about Peru.

Peru ülke ekonomisinin lokomotif sektörleri hakkında bilgi alabilir miyiz? Peru, polimetalik bir ülke; bakır rezervleri bakımından dünyada ikinci, çinkoda üçüncü, ve gümüşte birincidir. Bu yüzden, yatırım ve ihracat açısından baktığımızda, madencilik sektörü bizim için lokomotif sektörlerden biridir.

Could you inform us about the locomotive sectors of the Peruvian economy? Peru is a polymetallic country; second in the world for copper reserves, third in zinc, and first in silver. That is why mining sector is important to us and one of the locomotive sectors for investments and exports.

Peru bakır, gümüş, kalay ve çinko üretiminde dünyada üçüncü sıradadır. Latin Amerika’da ise altın, çinko, kalay ve kurşun üretiminde birinci; bakır, gümüş ve molibden üretiminde ikinci sıradadır.

Peru is third producer of copper, silver, tin and zinc worldwide. In Latin America: First producer of gold, zinc, tin and lead. And 2nd of copper, silver and molybdenum.

Petrokimya endüstrisi ülke için önemli bir sektördür. Peru’nun büyük petrol ve doğal gaz rezervleri mevcut. Doğal gaz üretimi, elektrik santrallerinin büyüyen ihtiyacı ve doğal gazlı araçların artan tüketimine (hem binek hem ticari) bağlı olarak hızlı bir şekilde büyümüştür. Petrokimya endüstrisi tarafından üretilen ürünler arasında gübre, plastik ve deterjan yer almaktadır. 72

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Petrochemical industry is an important sector in the country. Peru has big reserves of petroleum and natural gas. Natural gas production has grown fast driven by growing demand from power plants, increased consumption of natural gas vehicles (NGV), domestic and commercial. Among the products produced by the petrochemical industry are final fertilizers, plastics and detergents.

Ülke Raporu / Country Report Another important sector is the Agribusiness. Peru is a natural greenhouse with high agricultural yields and with seasonal windows in major markets. In the last decade the growth in agricultural exports has been of 20% per year. Main traditional crops are: coffee, sugar cane and cotton. But in other crops such as asparagus, avocados, grapes, the growth has been exponential due to investment and new fields developed. Also, organic and natural products are very important in agricultural exports. In coffee, Peru is No.1 in organic and certified “Fair trade” and big exporter of organic cocoa and banana. Fishing sector is also important. Extensive fishing coastline (3,080 km) and “bodies of water” which offer favorable conditions for the development of marine and continental aquaculture. Peru is one of the main exporters of fishmeal and fish oil (No.1), and exports different seafood products for human consumption. Manufacturing sector is also an important component of Peru’s GDP. Main sub-sectors are textile and apparel, intermediate good for the construction sector (structural metal products, cement, plastic) and chemical sector Fernando Albareda Diğer bir önemli sektör tarım ticaretidir. Peru yüksek tarımsal mahsüllü doğal bir sera gibidir. Belli başlı pazarlara mevsimsel ürünler sunar. Son on yılda, tarımsal ihracattaki büyüme yılda %20 olmuştur. Geleneksel ürünler kahve, şeker kamışı ve pamuktur. Fakat, kuşkonmaz, avokado, üzüm gibi diğer ürünler de yatırım ve gelişmeye bağlı olarak büyüme çok hızlı gerçekleşmiştir. Organik ve doğal ürünler de tarımsal ihracatta çok önemli bir yer tutar. Peru, organik ve “Adil Ticaret” onaylı kahve ihracatında bir numaradır. Organik kakao ve muz alanlarında da ihracatı büyüktür. Balıkçılık sektörü diğer bir önemli sektördür. Geniş balıkçılık kıyı boyu (3,080 km) ve yakaları su ürünleri yetiştiriciliğinin gelişimi için uygun şartlar sunmaktadır. Peru balık unu alanında en büyük ihracatçılardandır, balık yağı ihracatında ise birinci sıradadır. Ayrıca, insan tüketimi için çeşitli deniz ürünleri ihracatı önemli bir noktadadır. İmalat sektörü de Peru’nun gayrısafi milli hasılasının önemli öğelerinden biridir. Temel alt-sektörler tekstil ve giyim, inşaat sektörü için ara mallar (yapısal metal ürünler, çimento, plastik) ve kimya sektörleridir. Son olarak turizm sektörünün de aynı derecede önemli olan, oldukça büyük bir lokomotif sektör olduğunu söyleyebilirim. Turizm, yeni iş alanları doğurmuş ve Peru nüfusu için iş olanakları yaratmıştır. Peru, İnka ve İnka-öncesi kültürlerin arkeolojik alanları düşünüldüğünde önemli bir kültürel destinasyondur. Machu Picchu, Dünyanın Yeni 7 Harikası’ndan biri olarak seçilmiştir. Ayrıca Peru coğrafi ko-

Last but not least, tourism is a huge locomotive sector due to the different types of business generated by this sector and the employment opportunities for the population. Peru is an important cultural destination for archaeological sites of the Inca and pre-Inca cultures. Machu Picchu was voted one of the New 7 Wonders of the World. Also, Peru has a diversity of natural settings due to it’s geography: Coast line to the Pacific Ocean, the Andes in the center, one of the most important mountain chains in the world with huge picks and the Amazon jungle. Also, gastronomic tourism has grown very fast and Lima is considered the gastronomic capital of Latin America. From which countries does Peru import? Our main business partners in imports are United States, China, European Union (mainly Germany, Spain, France, Italy, United Kingdom), Brazil, and Mexico in Latin America, South Korea. Main sectors we import are first raw materials and intermediate products fort he industry, Capital goods, machinery and equipment and petrol and lubricants. What can you say about the economic relations between Turkey and Peru? I think there is a big potential for the development of more business between Peru and Turkey. Presently it has been much concentrated in the case of Peruvian exports to Turkey in some raw materials as fishmeal and metals as zinc and lead, and in the case of imports from Turkey mainly steel products. But there are new sectors as food products from Peru coming to Turkey and some machinery and equipment from Turkey to Peru that is growing.

TURKCHEM

73

Ülke Raporu / Country Report numundan ötürü çeşitli doğal güzelliklere sahiptir: Örneğin Pasifik Okyanusu’nun kıyı boyu, Amazon Ormanı ve And Dağları. And Dağları muazzam tepeleriyle dünyadaki en önemli sıradağlardandır. Gastronomi Turizmi de çok hızlı bir şekilde büyümüştür. Lima, Latin Amerika’nın gastronomi başkenti olarak kabul edilmektedir. İthalat yaptığınız ülkeler hakkında bilgi rica edebilir miyiz? Belli başlı ithalat partnerlerimiz A.B.D., Çin, Güney Kore, Avrupa Birliği (daha çok Almanya, İspanya, Fransa, İtalya ve İngiltere), Latin Amerika’da ise Brezilya ve Meksika. Ana ithalat sektörlerimiz öncelikle sanayi için hammadde ve ara mallar, yatırım malları, makina-ekipman, petrol ve yağlama maddeleridir. Türkiye – Peru arasındaki ekonomik ilişkiler hakkında neler söyleyebilirsiniz? Peru ve Türkiye arasında daha fazla ticaretin gelişimi için büyük bir potansiyel olduğunu düşünüyorum. Halihazırda, Peru’nun Türkiye’ye ihracatı balık unu gibi bazı hammaddeler ve çinko-kurşun gibi metaller üzerine yoğunlaşmış durumda. Türkiye’den yapılan ithalat ise genellikle çelik ürünlerinde yoğun. Bununla beraber, yeni sektörler de var. Türkiye’ye Peru’dan gelen gıda ürünlerinde gördüğümüz gibi. Türkiye’den Peru’ya giden makina ve ekipman sayılarında da artış var. 2014 yılında Peru’dan Türkiye’ye yapılan ithalat 69.5 milyon dolar, Türkiye’den Peru’ya yapılan ihracat ise 273 milyon dolardı. Şu an Peru ve Türkiye arasında görüşmeleri süren Serbest Ticaret Anlaşması ile birlikte önümüzdeki yıllarda bu rakamların büyüyeceğinden şüphem yok. Mayıs ayında bu görüşmelerin üçüncü turunu gerçekleştiriyoruz. Tahminlere göre görüşmeler bu yıl sonuyla beraber sona erecek. Bu durumda sağlanacak olan anlaşma, hem Peru hem de Türk ürünlerine her iki ülkede de çeşitli sektörlerde yeni büyüme olanakları açacaktır. Kimya sektöründe Türkiye – Peru arasındaki dış ticaret hacmi nedir? Kimya sektöründe Peru - Türkiye arasındaki dış ticaret hacmi oldukça düşük. Peru ürünleri karmin gibi genellikle gıda ve kozmetik sektörlerinde kullanılan çeşitli doğal renklendiriciler ve gıda takviyelerinde kullanılan bazı doğal ürünlerde yoğunlaşmıştır. Kimya sektörüne yönelik yatırımlarınız ve projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Ülkelerimiz arasında yapılması planlanan STA (Serbest Ticaret Anlaşması) ile birlikte –ki bu kapsamda yatırım koşulları da dikkate alınıyor- , eminim ki bu tarz projeler geliştirilecektir.

74

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Peru Ticaret Ofisi, Peru Cumhuriyeti’nin Dış Ticaret ve Turizm Bakanlığı’nı temsil eden bir devlet kurumudur. Temel hedefleri Peru ihracatını, turizmini ve Peru’daki yatırım projelerini geliştirmektir. Peru ve Türkiye arasında iş fırsatları oluşturmak hizmetleri arasındadır. Peru Trade Office is a governmental institution representing the Ministry of Foreign Trade and Tourism of the Republic of Peru. Its main objectives are: the promotion of Peruvian Exports, of Tourism and the promotion of investment projects in Peru. Among its functions, to generate business opportunities between Peru and Turkey. In 2014 Turkish imports from Peru were 69.5 million dollars and the exports to Peru were 273 million dollars. I’m sure these figures will grow in the following years due to the Free Trade agreement that Peru and Turkey are negotiating presently. In May we are having the third round of negotiations and it’s estimated that they will finish by the end of the year. In that case, the preferential treatment that will establish for Peruvian and Turkish goods in both countries will open new possibilities of growth in different sectors. How much is the foreign trade volume of the chemicals industry between Turkey and Peru? The foreign trade volume of the chemical sector is very low between Peru and Turkey. In the case of Peruvian products, it has been mostly concentrated in natural colorants such as carmine and other colorants mainly for the food and cosmetic industry and some natural products for dietary food. Could you inform us about your investments and projects regarding chemicals sector? With the FTA between our countries where also investment clauses has been considered, I’m sure they will develop.

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Erol Laçin Türkiye Satış Müdürü Sales Manager Turkey İncekaralar Tıbbi Cihazlar Ticaret A.Ş.

Biochrom Libra Serisi Spektrofotometreler, Geniş Aplikasyon Seçenekleri ile Yüksek Performansı Bir Arada Sunuyor...

Biochrom Libra Range of Spectrophotometers Offer a Wide Range of Applications and High Performance Together...

Otuz beş yılı aşkın deneyimi ile Biochrom; Biyolojik ve UV/ VIS Spektrofotometreleri, Mikroplaka Okuyucu ve Yıkayıcıları ile laboratuvarlarınızda ihtiyaca yönelik farklı çözümler sunuyor. Spektrofotometri tasarımı ve üretimi konusunda dikkatleri üzerine çeken Biochrom, çok çeşitli uygulamalara yönelik basit taşınabilir kolorimetrelerden, farmakopi ile uyumlu yüksek performanslı spektrofotometrelere kadar geniş uygulama alanlarına göre tasarlanan Libra Serisi Spektrofotometreler ile yüksek spesifikasyon ve geniş aksesuar seçenekleri sunuyor. Libra Serisi UV/Visible Spektrofotometreler Düşük bakım maliyetini uzun ömürlü ışık kaynağı Xenon veya D2 lamba teknolojileri ile birleştiren Biochrom Libra serisi spektrofotometreler; kolay kullanım özellikleri ve yüksek performansı kullanıcılarına sunuyor. Libra serisi spektrofotometrelerde performans validasyonu (IPV) standart olarak sunulurken, sonuçlarının doğruluğunu kanıtlamak isteyen tüm laboratuvarlar için GLP sonuçları, ekrandan görüntülenebiliyor ya da yazdırılabiliyor. Dokunmatik ekran özelliği ile kullanıcıya kolay kullanım imkanı sağlıyor.

76

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Drawing on 35 years of experience, Biochrom offers various solutions for laboratories through Biological and UV/ VIS Spectrophotometers, Microplate Reader and Washers. Standing out for the design and manufacturing of spectrophotometers, Biochrom offers high specification and various accessories for Libra range of spectrophotometers which are designed for a wide range of applications from basic portable calorimeter to high-performance spectrophotometers compliant with pharmacopy. Libra Range of UV/Visible Spectrophotometers Biochrom Libra range of spectrophotometers which combine low maintenance cost with long-life light source Xenon or D2 lamp technologies bear user-friendly features and high performance. Performance validation (IPV) is a standard feature of Libra range spectrophotometers furthermore GLP results may be displayed on the screen or may be printed out for all laboratories seeking to validate the accuracy of their results. It is user-friendly thanks to its touch screen. The standard version operates software and ready methods for Abs and T%, absorbance ratio, absorbance differ-

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Standartlarında Abs ve %T, absorbans oranı, absorbans farklılığı, 3 nokta net, çoklu dalga boyu, konsantrasyon (faktörlü), standart eğim, dalga boyu tarama, enzim kinetiği ve substrat konsantrasyonu, DNA/RNA, protein uygulamaları için yazılım ve hazır metotlar çalışılabiliyor. Ayrıca dahili yazıcı, bluetooth özelliği, IQ/OQ dokümantasyonu opsiyonel olarak sunuluyor. Ayarlanabilir bant genişliği ile Ar-Ge uygulamaları için tasarlanan Biochrom Libra S80 UV/VIS spektrofotometre serisi; 190-1100nm dalga boyu aralığında Double Beam UV/ VIS özelliğine sahiptir. Geniş aksesuar seçenekleri ve cihaz performans validasyonu (IPV) özelliklerini içinde barındıran Biochrom Libra S80 UV/VIS spektrofotometre serisinde, 0.5 nm, 1.0 nm, 2.0 nm ve 4.0 nm ayarlanabilir bant aralığı mevcuttur. Geniş numune kompartmanı ve aksesuar seçenekleri ile tüm laboratuvarların genel amaçlı kullanımları için tasarlanan Biochrom Libra S60/S70 UV/VIS spektrofotometre serisi; S60 için 2 nm ve S70 için 1 nm bant genişliği olmak üzere, 190-1100nm dalga boyu aralığında Double Beam UV/ VIS teknolojisine sahiptir. Benzersiz okuma tekniği ile S60 için Xenon ve S70 için D2 lamba teknolojisine sahip olan Biochrom Libra S60/S70 UV/VIS spektrofotometre serisinde cihaz performans validasyonu da (IPV) bulunur. 8 numune kompartmanı, standart olarak sunulan grafik görüntü ekranı, geniş aksesuar seçenekleri ile tüm laboratuvarların genel amaçlı kullanımları için tasarlanan Biochrom Libra S50 UV/VIS spektrofotometre serisinde ise 2 nm bant genişliğinde 190-1100nm dalga boyu aralığında Spit Işın (RBC) UV/VIS mevcuttur. Bunun yanı sıra, benzersiz okuma tekniği ile Xenon Lamba teknolojisi, geniş aksesuar seçenekleri, cihaz performans validasyonu (IPV) ve hızlı sistem operasyonu gibi özellikler de bulunur.

ence, 3 point net, multi-wavelength, concentration (with factor), standard curve generation, scanning software, enzyme kinetics and substrate concentration, DNA/RNA, protein applications. Furthermore internal printer, Bluetooth and IQ/OQ documentations are delivered optionally. Biochrom Libra range of S80 UV/VIS spectrophotometers which are designed for R&D applications with adjustable bandwidth bear Double Beam UV/VIS feature in the wavelength range between 190-1100nm. Biochrom Libra range of S80 UV/VIS spectrophotometers with wide range of accessories and instrument performance validation (IPV) has adjustable bandwidth ranges of 0.5 nm, 1.0 nm, 2.0 nm and 4.0 nm. Biochrom Libra range of S60/S70 UV/VIS spectrophotometers which are designed for general use of all laboratories with a wide range of sample compartment and accessory options bear Double Beam UV/VIS technology on the wavelength range of 190-1100nm with bandwidth of 2 nm for S60 and 1 nm for S70. Biochrom Libra range of S60/S70 UV/VIS spectrophotometers also have instrument performance validation (IPV) as well as Xenon lamp technology for S60 and D2 for S70 with unique reading technique. Biochrom Libra range of S50 UV/VIS spectrophotometers which are designed for general use of all laboratories with 8 sample compartments, standard graphic display, a wide range of accessories have Split Beam (RBC) UV/VIS for 2 nm bandwidth and 190-1100nm wavelength. Furthermore they bear unique reading technique, Xenon lamp technology, a wide range of accessories, instrument performance validation (IPV) and swift system operation.

TURKCHEM

77

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Akif Emre İldoğu Kurumsal İletişim Müdürü Communication Manager Veolia Water Technologies Turkey

EVALED™ Veolia’nın Patentli Teknolojisi…

EVALED™ Veolia’s Patented Technology…

EVALED™ evaporatörleri doğal bir fenomeni-buharlaştırmamodülerleştirmektedirler. İlk kez 35 yıl önce üretilen ve vizyoner kuruluşlar tarafından tasarlanıp “Temiz-Sistem” olarak adlandırılan işlem, standart modüler paket üniteler vasıtasıyla, suyu her türlü kirletici etkenden, suyun kaynama noktasından daha yüksek bir ısı ile ayrıştırarak kanıtladı. EVALED™ ünitelerinin farklı ısı transfer teknolojileri ile su arıtma ve enerji tasarrufu adına en iyi çözümleri nasıl ürettiğine bir göz atalım. Mekanik Buhar Rekompres Evaporatörü Nasıl Çalışır? Kaynatma haznesinde üretilen buhar ısı yalıtımlı olarak basınca maruz bırakılır (enerji tüketimi kompresörün operasyonuna bağlıdır), ısı derecesi artar ve yoğunlaşma ana ısı şarjörüne aktarılarak latent (durgun/gizli) ısıyı buharlaşacak olan sıvıya çevirir. İlave bir ısı geri dönüştürme sistemi kayda değer bir oranda enerji tasarrufunu mümkün kılar (yaklaşık 30W/litre su, atmosferik buharlaşmaya kıyasla 25 kat daha az tüketim).

78

Mayıs - May / Haziran - June 2015

EVALED™ evaporators exploit a natural phenomenon: evaporation. They were first manufactured thirty-five years ago and were designed with a far-sighted intuition which proved that the acceleration of this phenomenon, through the use of package-modular standard units, would have represented a “clean system” to separate water from any pollutant component with a higher boiling temperature than water’s. Discover how EVALED™ units work with different heat transfer technologies to provide the best solution in terms of water treatment and reduced energy consumption. How Does a Mechanical Vapor Recompression Evaporator Work? Vapor generated within the boiling chamber is exploited. Vapor is adiabatically compressed (energy consumption depends on the compressor operation), temperature level increases and condensation takes place into the main heat exchanger that transfers latent heat to the fluid to be evaporated. An auxiliary heat recovery system offers the opportunity for a significant low energy consumption (about 30W/ liter water, 25 times lower than atmospheric evaporation).

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Teknolojiler Müşterilerimizin su arıtma ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik üç farklı buharlaştırma teknolojisi bulunmaktadır. 1. Isı Pompası Esneklik, düşük enerji tüketimi ve güvenilebilirlik 2. Sıcak/Soğuk Su Isı fazlası mevcut ise (kojenerasyon) 3. Mekanik Buhar Yüksek debi oranı ve minimal işlem maliyeti için.

Technologies Three different evaporation technologies to fit at best our Clients’ water treatment needs. 1. Heat Pump Flexibility, low energy consumption and reliability 2. Hot/Cold Water When heat surplus is available (cogeneration) 3. Mechanical Vapour Recompression For large flow rates and operational costs minimization

Faydalar Şirketiniz atık su tasfiyesi, üretim için gerekli olan enerji ve su işlemleri gibi gittikçe artan bir maliyet ile karşı karşıya ise; buna ek olarak, yönetmelikler de gittikçe sıkılaşmaktaysa EVALED™ evaporatörleri belirtilen konulara ilişkin seçenekler sunmaktadır: • Atık su hacminde ve deşarj maliyetlerinde azalma, • Su geri dönüşümü ve yeniden kullanımı, • ZLD sıfır sıvı atık, • Değerli malzeme geri dönüşümü / Değerlendirilebilir içerik geri dönüşümü.

Benefits Your company is facing rising operating costs due to the increasing cost of wastewater disposal, energy and water for the production process. In addition, regulations are becoming more stringent. EVALED™ evaporators provide options for: • Wastewater volume and disposal costs reduction, • Water recycling and reuse, • ZLD Zero Liquid Discharge, • Valuable matter recovery.

Endüstriler / Industries Sağlık İlaç, Kozmetik Sağlık hizmetleri sanayisinin bünyesinde su, hem birçok formülde içerik olarak hem de bir temizlik ajanı bir sıvı olarak kullanılıyor. Söz konusu proseslerden gelen atık su, geri kazanım, kullanım ve değerli içerek kazanımı açısından önemli bir kaynak oluşturabilmektedir. EVALED™ evaporatörleri arıtmanın yanında geri kazanım konusunu da çözmektedir. Health Care Pharma, Cosmetics Within the health care industry, water is commonly used in liquid, either as an ingredient in many formulations and also as a cleaning agent. The wastewater coming from these processes can offer opportunities for matter recovery and water reuse. Kimyasallar Deterjanlar, Patlayıcılar, Yapıştırıcılar, Renklendiriciler Su, kimyasal üretim sanayisinde en önemli solvent ve içeriklerden biridir. Karışımlar için üretilen solvent formatlarından, mikser ve reaktör ünitelerinin arıtılmasına, tüm su döngüsünde giriş noktasından deşarja değin yönetilmesi öncelikli ve önemli bir husustur. Chemicals Detergents, Explosives, Adhesives, Colorants Water is one of the most important solvent or component in the chemicals production industry. From the production of water as a solvent for formulas, to the water used for mixers and reactors washing operations, the management of the whole water cycle from inlet to final discharge is a primary importance issue to face. Mekanik & Yüzey Arıtma Otomotif, Havacılık, Mobilya, Yedek Parça Tüm üretim süreçlerinde su temel girdilerdendir fakat atık su söz konusu sektörlerin temel sorunudur. Dolayısıyla su döngüsünün maliyetini düşürmek ve optimize etmek önemlidir. EVALED™ evaporatörleri tam bu noktada başvuru aracıdır. Mechanical & Surface Treatments Automotive, Aviation, Furniture, Appliances Water requirement of this sector involves the whole manufacturing cycle, but the most important problem concerns the wastewater management: Optimizing the management of the whole water cycle, reducing the costs, protecting the environment. TURKCHEM

79

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Biyogaz ve Biyoyakıtlar Endüstriyel performans ile sürdürülebilir gelişimi, rekabetçiliği de koruyarak birleştirmek, bioyakıt ve biogas sanayisinin süreç güvenliğini garantiye almasını, işletme masraflarını düşürmesini, kayda değer tasarruflar entegre edebilmesini ve çevresel düzenlemelerle/yönetmeliklerle uyumlu olmasını gerektirir. Nihayetinde ancak böyle bir tesis kabul görebilir. EVALED™ evaporatörleri bu hususların garanti alınmasını sağlar. Biogas And Biofuels Combining industrial performance and sustainable development while remaining competitive requires that the biofuels and biogas industry ensure industrial process safety, reduce operational costs, implement solutions providing significant savings and comply with environmental regulations, which ultimately lead to the public’s acceptance of a site. Yiyecek ve İçecek Yiyecek ve içecek sanayi, suyu konteyner ve tesis temizliği, hammadde ve tesislerinin yıkanması ve kaynatma kazanlarının beslemesi için kullanır. Üretim işlemlerinden gelen tüm atık su, su tasarrufu ve değerli içerik geri dönüşümünü sağlayarak, ikinci bir kez daha kullanılabilir. Food and Beverage The food & beverage industry uses water for containers’ and plants’ rinsing, raw materials and plants’ washing, and for boilers feeding. All the effluents coming from the production process can be reused a second time allowing water saving and matter recovery (when needed). Katı Atık Toplayıcılar, Atık Gömme Sahaları, Çöp Yakma Kazanları Atık sahalarındaki sızıntı suyu, yüksek derecede arıtma ve katı kuralları olan deşarj parametreleriyle uyum gerektiren, son derece çevre kirletici bir atık sudur. EVALED™ evaporatörleri, işletmeciye çevresel yönetmeliklerin sınırları içerisinde, biyogaz kojenerasyonu için kısmi veya tam enerji üretimi imkanı sağlayan ve buna bağlı olarak termal enerjinin ve sızıntı suyunun masraflarını düşürme olanağı sunan teknolojik bir çözümdür. Waste Collectors, Landfills, Incinerators The leachate produced by the waste in the landfill is an extremely pollutant effluent that requires high effective treatment processes to comply with the very strict limits for discharging operations. EVALED™ evaporators are a technological solution which allow to exploit the biogas cogeneration for the full or partial power supply of the plant within the limits of the environmental regulations and to reduce the relevant costs for thermal energy and leachate disposal. Güneş Paneli & Mikroelektronikler Güneş enerjisini tarlalarında güneş panellerinin üretimi ve bunların basılı devinimi/ dolaşımı yüksek miktarda ve kalitede su gerektirir ki bu suyun üretimi, tesisin masraflarını etkilememesi için akıllıca yönetilmesi gereken bir konudur. Photovoltaic & Microelectronics The manufacturing process of the cells that make up the photovoltaic systems and the printed circuits requires water in quantity and high quality. This water has to be managed wisely so as not to affect the productivity and the expenses of the plant. Petrol ve Gaz Üst Akım, Alt Akım Petrol ve gaz sanayi su ve atık su arıtımında spesifik zorluklarla karşı karşıyadır. EVALED™ evaporatörleri hem alt akım (onshore ve offshore), hem de üst akım tesisler için, sıfır likit deşarj ZLD (Zero Liquid Discharge) ile efektif bir çözüm sunar. Oil And Gas Upstream, Downstream The oil & gas industry faces water and wastewater treatment specific challenges. EVALED™ evaporators represent an effective solution for both downstream (onshore and offshore) and upstream plants, allowing ZLD (Zero Liquid Discharge). 80

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Enerji Kömür, Gaz, Güneş, Nükleer Baca gazını kükürtten arındırma işlemi yakıtın cinsine, su kaynağına ve çevresel yönetmeliklere bağlı olarak farklı işlemler gerektirir. EVALED™ evaporatörleri enerji sanayiden gelen atık suyu arıtır veya minimize eder.

Power Coal, Gas, Solar, Nuclear EVALED™ evaporators treat or minimize wastewater from the Power Generation Industry. Flue gas desulfurization effluents require different kinds of treatments depending on the type of fuel, water sources, and environmental regulations. Madencilik & Metaller Demir, Bakır, Alüminyun Su madencilik ve metal sanayiinde temel gereksinimdir. Spesifik üretim süreçlerinde gereksinim duyulan, tedarik edilebilir suyun arıtım verimini geliştirerek ve çevresel riskleri düşürmek, gölet ve yer altı maden sularını ağır metallerden arındırmak, güvenilir bir deşarj yönetimi ile mümkündür. EVALED™ evaporatörleri bu noktada yerini almaktadır. Mining & Primary Metals Steel, Copper, Aluminum Water is essential component in the mining and steel industries. The main needs under this aspect are optimizing the management of the resources, improving productivity by treating available water for specific production process requirements and managing environmental risks by treating contaminated pond and underground mine water to remove heavy metals, arsenic and other contaminants for safe discharge into sensitive environment. Diğer Sanayiler Grafik Sanatlar, Küspe ve Kağıt, Tekstil... Üretim döngüsünde su kullanan her türlü sanayi, atık su arıtımına ihtiyaç duyar. Birçok farklı sanayi birçok farklı sorun ile karşı karşıyadır. Tümü rekabetçi bir konsept içinde çevre düzenlemelerine uygun arıtma çözümleri geliştirerek işletme optimizasyonlarını gerçekleştirmek durumundadır. EVALED™ evaporatörleri söz konusu konsepti tamamlayan unsurdur.

Others Graphic Arts, Pulp & Paper, Textile... Any industry using water in its production cycle needs to treat wastewater. Different industries with many different challenges to face. All of them have to find efficient and effective solutions to optimize the available resources for an ever more high competitiveness and, contextually, to comply with the most stringent regulations about the protection of the environment.

82

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Sezen Çepel Yüksek Kimyager / Chemist, MSc. Satış Mühendisi / Sales Engineer Ant Teknik Cihazlar

Doğal ve Sentetik Ürünler Kütüphanesi (Ffnsc) ile Aroma ve Esans Analizleri

Analysis of Aroma Compounds and Fragnances by Using Flavour & Fragrance Natural & Synthetic Compounds (Ffnsc) Gcms Library

Gıda ve içeceklerde aroma bileşikleri, kozmetik ve parfümeride ise esanslar, doğal ve sentetik bileşiklerden üretilen kompleks yapılardır.

Aroma compounds in food and beverages, and fragrances in cosmetics and perfumes are complex structures derived from natural and synthetic compounds.

Gaz Kromatografi Kütle Spektrometri (GC/MS) tekniği, aroma ve esans analizleri için sıklıkla karşımıza çıkmakta ve GCMS spektrumlarının bulunduğu bir kütüphane vasıtasıyla bilinmeyen bileşenlerin tayini için de kullanılabilmektedir.

GCMS is commonly used for flavor and fragrance analyses, and searching a library of GCMS spectra is convenient for identifying unknown components. However, typical GCMS libraries contain an insufficient number of registered flavor and fragrance components.

Ancak, standart GCMS kütüphanelerinde kayıtlı aroma ve esans bileşenleri sayısı yeterli değildir. Bilinmeyen bir numunede; özellikle de numune birçok izomer ve birden fazla matriks içermekte ise, yalnızca spektral benzerlikten faydalanan geleneksel kütüphane ile tarama yapmak, tanımlanması güç birçok bileşiği olasılık olarak sıralamaktadır.

Additionally, the resemblance in mass spectra of some compounds causes difficulty in identification. The FFNSC library, created using Shimadzu’s GCMS-QP2010 series by Prof. Mondello’s group (Messina University, Italy), utilizes the GCMSsolution software function that allows users to sort candidate compounds by retention index, following a library search of mass spectra, making it ideally suited for flavor and fragrance analysis.

Şekil 1. GCMS-QP2010 Ultra Gaz Kromatografi Kütle Spektrometre Sistemi Figure 1. GCMS-QP2010 Ultra Gas Chromatography Mass Spectrometer

84

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Alıkonma İndeksleri ile Benzerlik Taraması İtalya Messina Üniversitesi’nde Prof. Dr. Mondello’nun grubu tarafından elde edilen GC/MS verileri ile oluşturulan FFNSC 2 Kütüphanesi bilinmeyen aroma bileşiklerinin güvenilir bir şekilde tanımlanması için geliştirilmiştir. GCMSsolution yazılımı, FFNSC GC/MS Kütüphanesinde kayıtlı alıkonma indekslerini kullanarak “alıkonma indeksleri ile benzerlik taraması”ndan faydalanmaktadır. Bu fonksiyon, kompleks numuneler için bile, daha güvenilir ve kolay tarama yapılmasına olanak sağlar. Sonuçlar elektronik raporlar veya çıktı şeklinde alınabilmektedir. Shimadzu FFNSC (Flavour and Fragrance Natural and Synthetic Compounds Library) GC/MS Kütüphanesinde 3,000 farklı aroma bileşiğinin kütle spektrumları ve alıkonma indeksleri bulunmaktadır. Alıkonma indeksi belirli bir analitik kolon için bileşiğe özgü ayırt edici bir bilgidir. Her bir bileşik için bu spesifik indeks değeri, bir alkan standardının alıkonma zamanları dikkate alınarak belirlenmiştir. N-alkan standart karışımı kullanılarak yapılan analiz bilinmeyen numunelere ait alıkonma indekslerinin belirlenmesi için gereklidir. Alıkonma İndeksi ile Filtreleme Aroma bileşikleri, genellikle benzer kimyasal yapılar içeren bileşiklerden oluştuğundan, yalnızca kütle spektrumu kullanılarak gerçekleştirilen kütüphane taramalarında birbirine benzer, birden fazla aday bileşiğe ait sonuçlar sıralanmaktadır. Alıkonma zamanı ile filtrelemenin yanı sıra aday bileşikleri alıkonma indekslerine göre de sıralar ve bu sayede daha hassas tanımlama yapılmasına olanak sağlar. Ölçülen spektrum (alıkonma indeksi 1090) ve kütüphane taramasında yüksek skor veren aday bileşiklerin kütle spektrumları The measured spectrum (retention index 1090) and the spectra of compounds with a high score running a library search

Similarity Search by Using Retention Index The data registered in FFNSC 2 contain the linear retention index (LRI) for every compound. The retention time, in addition to the mass spectrum, is important information for identification. GCMSsolution searches using both mass spectrum and retention index, significantly improving the reliability of identification. All data registered in FFNSC 2 libraries have been obtained using the Shimadzu GCMSQP2010 series. Shimadzu FFNSC (Flavour and Fragrance Natural and Synthetic Compounds Library) GC/MS Library FFNSC 2 has been expanded to include 3,000 mass spectra and retention index providing great support for flavor and fragrance analysis. Filtering with Retention Index Since flavor and fragrance components sometimes contain compounds having similar chemical structures, multiple compounds with similar mass spectra are listed as candidates when performing a library search using only the mass spectrum. Filtering with the retention index sorts the candidates by retention index, thereby providing highly accurate identification results.

Basit kütüphane taraması sonucu Simple library search results

Alıkonma indeksi ile filtrelemeden sonra elde edilen sonuç Result after filtering with the retention index (retention index allowance: ±10)

TURKCHEM

85

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial

86

Hızlı GC/MS ile Aroma/Esans Analizi Hızlı GC/MS analiz sürelerini kısaltarak laboratuvar verimliliğini yükseltmenin etkin bir yoludur. Hızlı GC/MS sistemleri kapiler kolonlarla uyumlu, yüksek performanslı akış kontrolörü (AFC) ile yüksek hızlı veri toplama teknolojisine sahip cihazlardır. Shimadzu GC/MS sistemleri bu gereksinimleri karşılayacak yüksek performans seviyelerine sahiptir. Aşağıdaki örnekte lavanta yağının geleneksel yöntemler ve hızlı GC/MS metodları ile analizleri gösterilmektedir.

Flavor/Fragrance Analysis by Fast-GC/MS Fast-GC/MS is an effective way to improve laboratory productivity by shortening analysis cycle times. Fast-GC/MS methods require a system with a high-performance AFC controller that is compatible with narrow bore capillary columns and high-speed data acquisition technology. Shimadzu GCMS systems offer the high-performance levels necessary to satisfy these requirements. This application shows results from analyzing lavender oil using conventional methods and Fast-GC/MS methods.

Analiz Koşulları

Analysis Conditions

Geleneksel GC/MS GC-MS: GCMS-QP2010 Ultra (Shimadzu) Kolon: Rtx-5MS (30 m x 0.32 mm iç çap, 0.25 μm) Cam insert: Deaktive cam yünlü split insert

Conventional-GC/MS GC-MS: GCMS-QP2010 Ultra (Shimadzu) Column: Rtx-5MS -> 30 mL. x 0.32 mmI.D., 0.25 μm-> Glass insert : Split insert with deactivated glass wool

[GC] Buharlaşma haznesi sıcaklığı: 250oC Kolon fırını sıcaklığı : 50oC (0 dk) -> (3oC /dk) -> o 250 C (10 dk) Enjeksiyon modu : Split Taşıyıcı gaz : Helyum Kontrol modu : Lineer hız (47.2 cm/sn) Split oranı : 100 Enjeksiyon miktarı : 2.0 μL

[GC] Vaporization chamber temperature: 250oC Column oven temperature: 50oC (0 min) -> (3oC /min) -> 250oC (10 min) Injection mode : Split Carrier gas : Helyum Control mode : Lineer speed (47.2 cm/sec) Split ratio : 100 Injection quantity : 2.0 μL

[MS] Arayüz sıcaklığı : 250oC İyon kaynağı sıcaklığı : 200oC Ölçüm modu : Scan Kütle aralığı :m/z 40-400 Süre : 0.3 sn Emisyon akımı : 150 μA (yüksek hassasiyet)

[MS] Interface temperature : 250oC Ion source temperature : 200oC Measurement mode : Scan Mass range :m/z 40-400 Event time : 0.3 sec Emmission current : 150 μA (high sensivity)

Hızlı GC/MS GC-MS : GCMS-QP2010 Ultra (Shimadzu) Kolon : Rtx-5 (10 m x 0.10 mm iç çap, 0.1 um) Cam insert: Deaktive cam yünlü split insert

Fast GC/MS GC-MS : GCMS-QP2010 Ultra (Shimadzu) Column : Rtx-5 (10 m x 0.10 mm I.D., 0.1 um) Glass insert: Deactivated glass wool split insert

[GC] Buharlaşma haznesi sıcaklığı: 250oC Kolon fırını sıcaklığı : 70oC (1 dk) -> (25oC/dk)-> 180oC o o -> (50 C/dk) -> 280 C (1 dk) Enjeksiyon modu : Split Taşıyıcı gaz : Helyum Kontrol modu : Lineer hız (45.0 cm/sn) Split oranı : 1800 Enjeksiyon miktarı : 1.0 μL

[GC] Vaporization chamber temperature: 250oC Column oven temperature: 70oC (1 min) -> (25oC/min)-> 180oC -> (50oC/min) -> 280oC (1 min) Injection mode : Split Carrier gas : Hellium Control mode : Lineer speed (45.0 cm/sec) Split ratio : 1800 Injection quantity : 1.0 μL

[MS] Arayüz sıcaklığı : 250oC İyon kaynağı sıcaklığı : 200oC Ölçüm modu : Scan Kütle aralığı :m/z 40-400 Süre : 0.05 sn Emisyon akımı : 150 μA (yüksek hassasiyet)

[MS] Interface temperature : 250oC Ion source temperature : 200oC Measurement mode : Scan Mass range :m/z 40-400 Time : 0.05 sn Emmission current : 150 μA (high sensitivity)

Mayıs - May / Haziran - June 2015

BASINÇLI HAVA İLE ÇALIȘAN DİYAFRAMLI POMPALAR AIR OPERATED DIAPHRAGM PUMPS

Pomkar Pompa İletişim Yenidoğan Mh. Rami Kışla Cd. Emintaş Aktoker Sanayi Sitesi No:97 / 173 Bayrampaşa / İSTANBUL +90 (212) 615 92 46 +90 (212) 615 45 20 +90 (212) 615 93 79 www.pomkar.com [email protected]

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Sonuçlar Hızlı GC/MS geleneksel metotlara benzer ayrım özellikleri göstermektedir. Ancak analiz süreleri geleneksel analiz sürelerinin 1/7’si kadardır.

Results Fast-GC/MS provided separation patterns similar to results from conventional methods, but analysis times were 1/7 of conventional analysis times.

Şekil 2. Geleneksel metod (üstte) ve Hızlı GC-MS metodu (altta) kullanılarak elde edilen toplam iyon kromatogramları Fig. 2. Total Ion Current Chromatograms Obtained Using Conventional Method (upper) and Fast-GC/MS Method (lower) No:

Bileşik Adı / Compound Name

No:

Bileşik Adı / Compound Name

No:

Bileşik Adı / Compound Name

1

alpha-Pinene

8

gamma-Terpinene

14

Bornyl acetate

2

Camphene

9

Linalool

15

Neryl acetate

3

Beta-Pinene

10

Camphor

16

(Z)-beta-Farnesene

4

Myrcene

11

Isoborneol

17

Germacrene D

5

Cymene

12

Alpha-Terpineol

18

Beta-Bisabolene

6

Limonene

13

Linalyl acetate

19

Caryophyllene oxide

7

Eucalyptol

Kozmetiklerde Alerjenlerin GC/MS ve OPTIC-4 Inlet Kullanılarak Kantitatif Analizi Toplum genelinde alerjik bünyeli bireylerin oranının %1-2’lik olduğu tahmin edilmektedir. 2003 yılında, bu varsayımdan yola çıkılarak Avrupa Birliği’nde alerjik reaksiyonlara yol açabilecek parfüm ve koku maddelerinin kullanımında düzen88

Mayıs - May / Haziran - June 2015

GC/MS Quantitative Analysis of Allergens in Cosmetics Using OPTIC-4 Because an estimated 1 to 2 percent of the population has allergies, in 2003 the EU began regulating the use of perfumes and flavour materials that can cause allergic reactions. These substances are restricted to 0.01 % for

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial lemeler başlatılmıştır. Bu maddelerin kullanımına şampuan gibi durulanan kozmetik ürünlerde % 0.01, el kremi gibi uygulandığı yüzeyde emilen ürünlerde ise %0.001 olarak sınırlama getirilmiştir. Bu düzenlemelere istinaden, üretici firmaların söz konusu alerjenlerin konsantrasyonlarını miktarsal olarak analiz etmeleri gerekmektedir. Deney Numune Alerjen karışımlarının standart numuneleri ve solüsyonda 10 kata kadar seyreltilen bir kozmetik kremin analizi gerçekleştirilmiştir.

Experiment Sample Standard samples of allergen mixtures and cosmetic cream diluted in solution by ten times were analuzed.

Analiz Koşulları

Analysis Conditions

Cihazlar Inlet : OPTIC-4 (ATAS GL International BV) Liner : L100011, DMI liner (ATAS GL International BV) GC-MS : GCMS-QP2010 Ultra (Shimadzu) Otoörnekleyici : AOC-5000 (Shimadzu) LINEX (ATAS GL International BV) Kolon : InertCap 5 MS/Sil (30 m x 0.32 mm iç çap, df=0.5 um) (GL Science)

Instruments Inlet : OPTIC-4 (ATAS GL International BV) Liner : L100011, DMI liner (ATAS GL International BV) GC-MS : GCMS-QP2010 Ultra (Shimadzu) Autosampler : AOC-5000 (Shimadzu) LINEX (ATAS GL International BV) Column : InertCap 5 MS/Sil (30 m x 0.32 mm I.D., df=0.5 um) (GL Science)

[Inlet] Enjeksiyon modu Dengeleme süresi Analiz süresi Buhar haznesi sıcaklığı

[Inlet] Injection mode :Split Balancing time :5 sec, Analysis time :29.5 min Vaporization chamber temperature :35 C -> (5 C/min) -> 250 C (5min) Carrier gas :Hellium Control mode :Flow control Transfer time :3 min, Column flow rate :1.0 ml/min, Split flow :100 ml/min.

Taşıyıcı gaz Kontrol modu Transfer süresi Kolon akış hızı Split akışı [MS] Arayüz sıcaklığı İyon kaynağı sıcaklığı Solvent elüsyon süresi Veri örnekleme süresi Ölçüm modu Kütle aralığı Dedektör voltajı

:Split :5 sn, :29.5 dk. :35oC -> (5oC/dk) -> 250oC (5dk) :Helyum :Akış kontrolü :3 dk, :1.0 ml/dk. :100 ml/dk.

:250oC :200oC :3 dk :3 – 39.5 dk. :Scan :m/z 35-350 :Bağıl değer modu

[GC] Kolon fırını sıcaklığı : 35oC (3 dk) -> (10oC/dk) -> 250oC (5 dk). Sonuçlar Standart Numune Ölçümü Şekil 3, 4 ve 5 standart numune ölçümlerinin sonuçlarını göstermektedir.

90

cosmetic products that are rinsed away (such as shampoo) and 0.001 % for products that are left applied (such as hand creams). Due to these regulations, manufacturers now must quantitatively analyze the concentration of such allergens.

Mayıs - May / Haziran - June 2015

[MS] Interface temperature :250oC Ion source temperature :200oC Solvent elution time :3 min. Data sampling time :3 – 39.5 min. Measurement mode :Scan Mass range :m/z 35-350 Detector voltage :Relative value mode [GC] Column oven temperature : 35oC (3 min) -> (10oC/min) -> 250oC (5 min). Results Standard Sample Measurement Figures 3, 4 and 5 show the results of measuring 3 standard samples.

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial

Şekil 3. Alerjen Standart Numune 1’in Ölçüm Sonucu 1. Benzil Alkol, 2. Linalool, 3. Citronellol, 4. Geraniol, 5. Anisyl Alkol, 6. Cinnamyl alkol, 7. Eugenol, 8. Isoeugenol, 9. Amylcinnamyl alkol, 10. Farnesol, 11. Farnesol, 12. Cinnamaldehyde, .alpha. –hexyl – Figure 3. Measurement Result of Allergen Standard Sample 1 1. Benzyl Alcohol, 2. Linalool, 3. Citronellol, 4. Geraniol, 5. Anisyl Alcohol, 6. Cinnamyl alcohol, 7. Eugenol, 8. Isoeugenol, 9. Amylcinnamyl alcohol, 10. Farnesol, 11. Farnesol, 12. Cinnamaldehyde, .alpha. –hexyl –

Şekil 4. Alerjen Standart Numune 2’nin Ölçüm Sonucu 1. Citral, 2. Citral, 3. Citronellal, hydroxy - , 4. Alpha.Isomethyl ionone, 5. Lilial, 6. Cinnamaldehyde, .alpha. –pentyl – 7. Amylcinnamyl alkol, 8. Lyral (21.111), 9. Lyral (21.238), 10. Cinnamaldehyde, .alpha. - hexyl Figure 4. Measurement Result of Allergen Standard Sample 2 1. Citral, 2. Citral, 3. Citronellal, hydroxy - , 4. Alpha.Isomethyl ionone, 5. Lilial, 6. Cinnamaldehyde, .alpha. –pentyl – 7. Amylcinnamyl alcohol, 8. Lyral (21.111), 9. Lyral (21.238), 10. Cinnamaldehyde, .alpha. - hexyl

Şekil 5. Alerjen Standart Numune 3’ün Ölçüm Sonucu 1. Limonene, 2. Metil 2 – octynoate, 3. Coumarin, 4. Benzyl Benzoate, 5. Benzyl salicylate, 6. Benzyl cinnamate Figure 5. Measurement Result of Allergen Standard Sample 3 1. Limonene, 2. Metil 2 – octynoate, 3. Coumarin, 4. Benzyl Benzoate, 5. Benzyl salicylate, 6. Benzyl cinnamate

92

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Numune Ölçümü Şekil 6 kozmetik krem numunesi ölçüm sonuçlarını göstermektedir.

Bileşik Adı Compound Name

Alıkonma Zamanı (dk) m/z Retention Time (min

Alan Area

RSD’ler RSDs

Miktar (µg/ml) Amount (μg/ml)

D-Limonene

12.241

68.00

2525392

%8

30.80

Citral

15.639

41.00

725549

%7

12.92

Geraniol

15.683

69.00

696831

%9

7.02

Citral

15.954

69.00

282420

%5

6.13

Cinnamyl Alcohol

16.634

92.00

51418

%5

1.07

Eugenol

17.246

164.00 101188.00

%6

1.60

.alpha. Isomethyl ionene

18.904

135.00 1563043

%9

13.05

Lilial

19.564

189.00 4009084

%5

40.10

Cinnamaldeyhde, .alpha.-pentyl-

21.000

129.00 370996

%6

7.09

Cinnamaldeyhde, .alpha.-hexyl-

22.145

129.00 3144191

%1

63.36

Benzyl salicylate

23.648

91.00

%3

67.06

13512534

Şekil 6. Kozmetik Krem Ölçüm Sonucu

Figure 6. Cosmetic Cream Measurement Results

Tespit edilen bileşenlere ait toplam iyon kromatogram, alan ve tekrarlanabilirlik değerleri yukarıdaki tabloda gösterilmektedir.

The total ion chromatogram and area and repeatability accuracy of detected components are indicated above.

Kozmetik kremdeki alerjenlerin ölçümünde tekrarlanabilirlik ve %RSD değerleri %10 ve altında olarak gerçekleşmiştir. Bu değerler, uygulanan metodun alerjenlerin kantitatif analizi için kullanılabileceğini göstermektedir. Referanslar • Shimadzu Uygulama Notu, GCMS No. 32 • Shimadzu Uygulama Notu, GCMS No. 37 94

Actual Sample Measurement Cosmetic cream measurement results are shown in Figure 6.

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Measuring the allergnes in cosmetic cream resulted in repeatability and % RSD values of 10 % or less, which indicated that the given method can be used to quantitavely analyze allergens. References • Shimadzu Application Note, GCMS No. 32 • Shimadzu Application Note, GCMS No. 37

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Yazar / Author:

Paulo Gomes

Çeviren / Translated by:

Pazarlama Müdürü / Marketing Manager Kurita Europe APW GmbH

İpek Öztürk

Teknik ve Pazarlama Müdürü Technical and Marketing Manager Kurita Turkey Kimya A.Ş.

Kentsel Yaşam Kompleksinde Cetamine® V217 Kullanımı Cetamine® ile Şartlandırmanın Temizleme Etkisi

Cetamine® V217 in Municipal Housing Complex Cleaning Effect of Cetamine® Treatment 1. Ön Bilgi Bu vaka çalışmasında bir kentsel yaşam kompleksinde yapılan uygulama ele alınmıştır. Komplekste bulunan binaları ısıtmasında buhar kullanılmaktadır.

1. Background This case study is based on an application in a municipal housing complex. The steam is used to heating buildings on a campus.

Tesis personeli buhar kazanları ile yeterli ölçüde ilgilenmemektedir. Ayrıca, tesiste bulunan su yumuşatma cihazı düzgün çalışmamaktadır. Günlük blöf miktarları kaydedilmekte ancak hiçbir su analizi yapılmamaktadır. Sistem, yılda 5-6 ay kadar çalışmakta daha sonra duruşa geçmektedir. Sistemin duruşta olduğu süreçte sistemdeki su tahliye edilmemekte, su şartlandırması yapılmamaktadır.

The boilers got very little attention from the onsite staff. The softener was not working properly. The blown down was logged daily but no analysis of the water was done. The system is running 5-6 months per year and then just shut-down. It was not treated during shut down and not drained.

Kış sezonu gelip ısıtma sistemi çalıştırılmaya başlandığında, su ve buhar hatlarında korozyon ve kireç oluşumu sonucu depozitler oluşmuştur ve kazan suyunun temizlenmesi bir ay kadar sürmektedir. Sonuç olarak, ısı transferi performansı düşmekte ve sistemde ciddi bir aşınma gözlenmektedir. Sisteme ait teknik veriler: Kazan Tipi: Alev Borulu Kazan Kazan Basıncı: 2 bar Taze Besleme: Yumuşak su Kondens Dönüş Oranı: %65-90 2. Hedefler • Servis faaliyetlerini iyileştirerek yumuşatma cihazının doğru kullanımını sağlamak, • Korozyon ve kireç oluşumunu azaltmak, • Kireç oluşumunu azaltmak ve ısı transferi performansını artırmak için kazanı temizlemek. 3. Aksiyonlar / Yaklaşım Düzgün bir su şartlandırma için iyi bir teknik servis yüksek öneme sahiptir. Bu sayede yumuşatma cihazının da düzgün çalışması sağlanacaktır. Kimyasal şartlandırma amacıyla sisteme Cetamine® V217 dozajlaması yapılmıştır. 96

Mayıs - May / Haziran - June 2015

When the system started up at the beginning of a new heating season, the lines were full of corrosion and scale and it took a month to clear up the water. The heat transfer was reduced and the system was showing a big wear. Technical data: Type of boiler: Boiler pressure: Make-up: Return of condensate:

Fire tube boiler 2 bar Softened water 65-90%

2. Objectives • Improvement of the service to ensure proper use of softener, • Reduction of corrosion and scale formation, • Cleaning of boiler in order to reduce the scale and improve heat transfer. 3. Actions / Approach A good service was the basis for the treatment concept. With this a proper operation of the softener could be achieved. As chemical treatment Cetamine® V217 was dosed in the system.

Ürün Tanıtımı / Product Advertorial Cetamine® V217 metal yüzeyler üzerinde koruyucu bir film oluşturarak buhar kazanlarında korozyonu önlemek için kullanılan tümüyle organik bir üründür. Buhar ve sıvı fazlar arasındaki dağılım oranı sayesinde Cetamine® V217 hem buhar hem de kondens hatlarında koruma sağlar.

Cetamine® V217 is an all-organic product to prevent corrosion in steam boilers by formation of a protective film on metal surfaces. Due to its distribution ratio between gas and liquid phase, Cetamine® V217 also protects steam and condensate lines.

Cetamine® V217 su sertliğini stabilize edip, tortu birikmesini azaltarak kazanlarda kireç oluşumunu önler. Bu özellikleri sayesinde Cetamine® V217 mevcut durumdaki kazan içerisindeki kireç ve korozyon ürünlerini de çözerek, uzaklaştırark kazanları temizleyebilmektedir.

Cetamine® V217 prevents scale formation in boilers by stabilizing and dispersing hardness and deposits. Due to these properties it can also clean boilers from existing scale and corrosion products.

İlk test süresince başarıyı gözlemleyebilmek için kazanlardan birinde Cetamine® ile şartlandırma yapılmıştır. 4. Sonuçlar Sağlanan düzenli teknik servis hizmetiyle su kalitesi artmış ve yumuşatma cihazının düzgün şekilde çalışması sağlanmıştır. Korozyon ve kireç oluşumu tamamen önlenmiştir. Kazandaki su birkaç hafta içinde temizlenmiştir. Çok yüksek miktardaki mevcut kireç birikimi de neredeyse tümüyle ortadan kalkmıştır. Artık tüm kazanların şartlandırması Cetamine V217 ile yapılmaya başlanmıştır.

In a first test period one boiler was treated with Cetamine® to monitor the treatment success. 4. Results The service provided improved the water quality as the softener is now running properly. The corrosion and scale formation was completely prevented. The water in the boiler cleared up in a few weeks. The very high amount of existing scale could be eliminated nearly completely. All the boilers are now treated with Cetamine® V217.

®

Courtesy of Guardian CSC, York, PA.

Guardian CSC, York, PA izni ile.

Uygulama 1: Hall Manor Kazanı 1- uygulamadan önce App 1: Hall Manor boiler 1 before treatment

Uygulama 2: Hall Manor Kazan 1-uygulamadan sonra App 2: Hall Manor boiler 1 after treatment

Uygulama 3: Hall Manor Kazanı 2- uygulamadan önce App 3: Hall Manor boiler 2 before treatment

Uygulama 4: Hall Manor Kazan 2- uygulamadan sonra App 4: Hall Manor boiler 2 after treatment

TURKCHEM

97

Sektörel Rapor / Sectoral Report

İlk Çeyrekte Kimya İhracatı: 3 Milyar 735 Milyon Dolar

The Volume of Chemicals Exports for the First Quarter is: 3 Billion 735 Million Dollars Kimya ihracatı Mart ayında ikinci sıraya yükseldi Chemicals exports rose to the second rank on March

Kimya sektörü 2015 yılının ilk çeyreğinde 3 milyar 735 milyon dolarlık ihracata ulaştı. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine göre Birleşik Arap Emirlikleri, Irak ve Almanya en fazla ihracat yapılan ülkeler olarak sıralanırken; Mısır, İspanya, İtalya, İran, Azerbaycan-Nahcivan, İngiltere ve Rusya üst sıralarda yer aldı. İlk çeyrekte İspanya’ya olan ihracat yüzde 57 oranında artışla 109 milyon dolardan 171 milyon dolara yükseldi. Bu dönemde kimya ihracatının AB ülkelerinden aldığı pay ise yüzde 34 oldu. Alt sektörler bazında değerlendirildiğinde ilk üç ayda en fazla ihracatı; plastikler ve mamulleri, mineral yakıtlar ve yağlar, kauçuk ve kauçuk eşya yaptı. 2015 yılı Mart ayında ise 1 milyar 359 milyon dolarlık ihracatla hazır giyim ve konfeksiyon sektörünü geride bırakan kimya sektörü, otomotivin ardından ikinci sırada yer aldı. Yüzde 110’luk artışla en fazla ihracat yapılan ülke Birleşik Arap Emirlikleri oldu. Irak ve Almanya ilk üçte yer alan ülkeler olarak sıralandı. Bu ülkeleri ise İspanya, Singapur, Mısır, ABD, İtalya, İngiltere ve İran takip etti. Mart ayı kimya ihracatının ilk 10’una giren sürpriz ülke ise geçtiğimizin yılın aynı ayına göre yüzde 1,6 milyon ihracat artışı gösteren Singapur oldu. Ülkeye olan kimya ihracatı 2 milyon 872 milyon dolardan 48 milyon dolara yükseldi. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, kimyanın 98

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Chemicals sector achieved an export volume of 3 billion 735 million dollars in the first quarter of the year 2015. The data from Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (IKMIB) show that United Arab Emirates, Iraq and Germany are the top importers and Egypt, Spain, Italy, Iran, Azerbaijan- Nakhcevan, United Kingdom and Russia hold high ranks. In the first quarter, exports to Spain showed 57% growth and increased from 109 million dollars to 171 million dollars. The share of chemicals exports to EU countries has been 34 percent during this period. The highest volume export has been achieved by plastics and plastic products, mineral fuels and oils, rubber and rubber items in the first quarter if we consider based on the sub-sectors. Chemicals sector passed ready-made clothing and textile sector with 1 billion 359 million dollar-worth exports on March 2015 and achieved the second rank after the automotive sector. United Arab Emirates has been the top importer country with 110 percent increase. Iraq and Germany ranked among the top three countries. These countries are followed by Spain, Singapore, Egypt, USA, Italy, England and Iran. Singapore showed a growth of 1.6 million percent on March when compared with the same month in the previous year and it became the surprise country ranking among the top 10. Chemical exports to the country increased from 2 million 872 million dollars to 48 million dollars.

Sektörel Rapor / Sectoral Report tüm olumsuz gelişmelere rağmen Mart ayında en fazla ihracat yapan ikinci sektör olduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye ihracatında düşüş maalesef devam ediyor. Parite etkisi ve dolar bazında yaşanan daralma bu düşüşte etkili. Avrupa’daki durgunluk, Orta Doğu’daki istikrarsızlık sürüyor. Diğer yandan kimyanın en önemli pazarlarından olan Rusya’ya olan ihracatımızda ilk çeyrekte yüzde 30’luk bir düşüş yaşandı.” Kimya sektörünün ilk çeyrek performansını da değerlendiren Akyüz, “Yılın ilk üç ayında Birleşik Arap Emirlikleri, İspanya, İsrail, Suudi Arabistan ve Hollanda en fazla ihracat artışının yaşandığı ülkeler. Kaybettiğimiz pazarlarımız var ve bu kaybı ancak yeni ülkelerle kapatabiliriz. Toparlanma için birkaç ay daha ihtiyacımız olacak gibi görünüyor.” dedi.

Murat Akyuz, Chairman Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (IKMIB), stated that the chemicals sector has been the second sector with exports on March despite all challenging developments and continued his words as follows: “Unfortunately the decline in exports of Turkey continues. The shrinking encountered with dollar due to parity effect has a share in this decline. The depression in Europe and instability in the Middle East continues. On the other hand, our exports to Russia that is one of the most important markets for chemicals sector declined by 30 percent in the first quarter.” Akyuz made remarks on the first quarter performance of the chemicals sector and said “The highest increase has been experienced with United Arab Emirates, Spain, Israel, Saudi Arabia and the Netherlands in the first quarter of the year. We lost some markets and we can compensate this loss only with new countries. It seems like we will need a few additional months for the recovery.”

Mart Ayında Kimya Sektörü İhracatı 2014-2015 Mal Grubu

Mart 2013

Fark (%)

Mart 2014

Mart 2015

Değer ($)

Değer

Değer ($)

Değer ($)

Gliserin, bitkisel mamüller, degra, yağlı maddeler

4.762

19,05

40.560

48.285

Mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler

439.940.882

-4,08

352.971.536

338.577.406

Anorganik kimyasallar

101.842.518

8,22

103.868.488

112.410.309

Organik kimyasallar

58.355.633

-26,13

45.809.665

33.839.450

Eczacılık ürünleri

65.726.272

5,93

80.877.883

85.677.839

Gübreler

23.945.937

-4,73

21.519.340

20.501.425

Boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları

62.957.075

-9,69

63.601.229

57.437.160

Uçucu yağlar, kozmetikler

55.335.158

-12,49

64.269.497

56.240.276

Sabun ve yıkama müstahzarları

73.208.058

-1,38

80.623.393

79.512.695

Yapıştırıcılar, tutkallar, enzimler

15.931.837

-13,45

14.240.004

12.324.402

Barut, patlayıcı maddeler ve türevleri

609.327

157,05

731.796

1.881.062

Fotoğrafçılık ve sinemacılıkta kullanılan ürünler

1.769.777

-3,85

1.574.089

1.513.472

Muhtelif kimyasal maddeler

39.149.720

14,59

40.395.231

46.289.364

Plastikler ve mamülleri

418.476.517

-13,65

478.155.613

412.867.347

Kauçuk, kauçuk eşya

102.381.964

-15,47

118.143.308

99.869.173

İşlenmiş amyant ve karışımları, mamülleri

20.201

181,59

30.735

86.545

GENEL TOPLAM:

1.459.655.638

-7,35

1.466.852.366

1.359.076.209 TURKCHEM

99

Sektörel Rapor / Sectoral Report Exports of the Chemicals Sector on March 2014-2015 March 2013

Product Class

Difference (%)

March 2014

March 2015

Value ($)

Value

Value ($)

Value ($)

Glycerine, vegetable products, degree, fatty substances

4.762

19,05

40.560

48.285

Mineral fuels, mineral oils and products

439.940.882

-4,08

352.971.536

338.577.406

Inorganic chemicals

101.842.518

8,22

103.868.488

112.410.309

Organic chemicals

58.355.633

-26,13

45.809.665

33.839.450

Pharmaceutical products

65,726,272

5,93

80.877.883

85.677.839

Fertilizers

23.945.937

-4,73

21.519.340

20.501.425

Paint, varnish, ink and preparations

62.957.075

-9,69

63.601.229

57.437.160

Volatile oils, cosmetics

55.335.158

-12,49

64.269.497

56.240.276

Soap and washing preparations

73.208.058

-1,38

80.623.393

79.512.695

Adhesives, glues, enzymes

15.931.837

-13,45

14.240.004

12.324.402

Gunpowder, explosive substances and derivatives

609.327

157,05

731.796

1.881.062

Products used in photography and cinematography

1.769.777

-3,85

1.574.089

1.513.472

Various chemical substances

39.149.720

14,59

40.395.231

46.289.364

Plastics and its products

418.476.517

-13,65

478.155.613

412.867.347

Rubber and rubber goods

102.381.964

-15,47

118.143.308

99.869.173

Processed asbestos and mixtures, products

20.201

181,59

30.735

86.545

Grand Total:

1.459.655.638

-7,35

1.466.852.366

1.359.076.209

2015 Mart Ayında En Fazla Hangi Ülkelere Kimya İhracatı Yaptık? Which countries we exported the highest volume of chemicals on March 2015? Mart (March) 2014 Değer (Value) ($)

Ülke / Country

Değişim (Difference) Değer (Value )(%)

Ocak (March) 2015 Değer (Value) ($)

BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ / UNITED ARAB EMIRATES 74.706.570,93

156.984.442,88

110,13

IRAK / IRAQ

91.244.208,19

75.655.404,34

- 17,08

ALMANYA / GERMANY

76.989.464,45

61.775.241,17

- 19,76

MISIR / EGYPT

46.050.178,21

54.057.078,35

17,39

İSPANYA / SPAIN

2.872.518,49

48.890.028,08

1.601,99

İTALYA / ITALY İRAN / IRAN

68.749.832,00 36.801.277,42

41.003.759,03 38.702.090,14

- 40,36 5,17

AZERBEYCAN-NAHCIVAN / AZERBAIJAN-NAKHCHIVAN

72.287.397,12

38.003.830,86

- 47,43

İNGİLTERE / MALTA

33.951.901,11

36.468.548,79

7,41

RUSYA FEDERASYONU / GREECE

36.988.712,35

35.569.899,21

- 3,84

2015’te Kimya İhracatı / Chemical Export in 2015

100

2014 ($)

2015 ($)

FARK (%) / DIFFERENCE (%)

Ocak / January

1.397.887.967,61

1.197.570.673,37

-14,33

Şubat / February

1.449.214.389,24

1.178.498.179,88

-18,68

Mart / March

1.466.852.365,55

1.359.076.209,07

-7,35

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Haberler / News

Dow Membranları 10 Yılda 15 Trilyon Metreküp Su İşleyecek

Dow Membranes to Process 15 Trillion Cubic Meters of Water Annually

1993 yılından bu yana dünya, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla ülkelerin giderek büyüyen temiz su sorununa dikkat çekmek, içilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması konusunda somut adımlar atılmasına teşvik olması amacıyla 22 Mart’ı, Dünya Su Günü olarak kutluyor. Dünya Su Günü bu yıl, Dow Su ve Proses Çözümleri’ni sürdürülebilir teknolojiler geliştirme konusunda yönlendiren en önemli küresel sorunlardan biri olan ‘’Su ve Sürdürülebilir kalkınma’’ konusuna odaklanacak. Su-Gıda-Enerji üçlüsü olarak bilinen su, gıda ve enerji arasındaki yapısal ilişki, kaynak açısından verimli su arıtma yöntemleri geliştirme ihtiyacını vurgular. Bu ihtiyaç özellikle, Orta Doğu’daki pek çok ülke dahil, kuraklığın ön planda olduğu bölgelerde belirgindir. Ayrıca, 2030’a kadar dünya nüfusunun 7 milyardan 8,3 milyar insana ulaşması beklendiğinden uzmanlar, dünya genelinde %30 daha fazla su, %40 daha fazla enerji ve %50 daha fazla gıda ihtiyacı doğacağını öngörmektedir. “Dünya Su Günü” dolayısıyla temiz ve kullanılabilir suyun dünyanın gelecekteki en önemli ihtiyaçlarından biri olacağının altını çizen Dow Su ve Proses Çözümleri Türkiye Satış Müdürü Sanem Sünbül, “Mucidi olduğumuz membranlar ve diğer su ayrıştırma çözümleri ile, başta atık su olmak üzere su kaynaklarını insanlık için kullanılabilir hale getiriyoruz. Ev ve işyerlerinde kullandığımız sudan, endüstride ihtiyaç duyduğumuz suya kadar bir çok alanda müşterilerimize ve dolayısıyla tüketiciye temiz su ve proses çözümleri sunuyoruz.” dedi.

102

Mayıs - May / Haziran - June 2015

World Water Day has been observed every March 22 since 1993 when the United Nations General Assembly declared March 22 as “World Water Day” to call attention to the increasing need for clean water, and promote taking concrete steps towards conserving and replenishing drinkable water sources. Convinced that clean water is essential for a “habitable and sustainable” world, Dow has been contributing to mankind’s future through its innovation-driven water and process solutions since 1940s. From the developing countries to the most developed industrial nations, Dow Water and Process Solutions create a “clear” impact at every corner around the world to make water safer and more accessible. Combining chemistry and innovation to solve some of the world’s most challenging problems, Dow has become an inventor in water purification and separation technologies, putting its mark on many of the firsts in the industry including the first spiral-wound membrane technology. Sanem Sünbül, Dow Water and Process Solutions Manager highlighted the fact that clean and usable water would become one of world’s major challenges in the future, “Dow is one of the leaders of the efforts to help conserve water resources and replenish usable water. Membranes, which are Dow inventions as well, and other water separation solutions put water resources, starting with waste-water, with use of mankind. Dow offers its customers and thus to consumers, water and process solutions in many fields ranging from the water we use at home and workplaces to the water needed in the industry. Aware of the fact that the world would fight with severe water shortages in the future, Dow Water and Process Solutions helps contribute to mankind’s looking forward to its future, safely.”

Haberler / News METTLER TOLEDO Endüstriyel Bölümü, METTLER TOLEDO Türkiye Çatısı Altında Hizmet Vermeye Başladı METTLER TOLEDO Industrial Division Now Under the Roof of METTLER TOLEDO Turkey

METTLER TOLEDO Türkiye (MT-TR), Nisan 2012’den beri, Laboratuvar ve Proses Ölçü Kontrol Ürün Grupları’nın hassas tartım ve ölçüm çözümlerini sizlere sunmaktadır. Müşteri değer zincirimiz boyunca, eksiksiz bir çözüm sunmak amacıyla Mart 2015’ten itibaren Endüstriyel Tartım Çözümleri ürün portföyümüzle sizlere hizmet vereceğimizi bildirmekten mutluluk duyarız. MT-TR müşteri ihtiyacına veya coğrafi konumuna göre doğrudan ya da belirli kanallar ve bölgesel iş ortakları aracılığıyla pazarda hizmet verecektir. • Dikkat gerektiren bir dolum uygulaması mı arıyorsunuz? • Prosesinizin içine envanter yönetim çözümleri katmaya ihtiyacınız var mı? • Son çıkan yasal standartlara uyumlu olmak zorunda mısınız? • Şirketiniz artan üretkenliği nasıl ölçer? Sizin için değerli olan nedir? Tüm soru ve ihtiyacınızın, çözümü METTLER TOLEDO’da! Prosesinizde en yüksek verim ve güvenilirlik sağlamanız için, en uygun çözümleri sunuyoruz. Üretkenliği, kaliteyi, standartlarla uyumluluğu ve güvenliği tek bir çözümde birleştiren tartım sistemleri sağlıyoruz. • Mükemmel Kalite Kontrol ile maksimum kazanç, • Modern Formülasyon Sistemleri ile sağlanan güvenilir üretim, • OEM ve Sistem Entegrasyonu için tartım çözümleri, • Güvenilir ölçümler, tehlikeli alanlar için doğru çözümler, • Dolum kontrolünde sistemli kalite güvence, • SQC, İstatiksel Kalite Kontrolde kompakt çözümler, minimum maliyet ile maksimum çözümler, • Kusursuz karışımlar için hız ve güvenilirlik, • Tartım terminalindeki veriyi üretim işlemleriyle bütünleştirme. • METTLER TOLEDO Servis TURKAK EN 17025 tarafından onaylanmıştır. • METAS sertifikalı olarak alım satımda kullanılan terazilerimize EC uygunluk değerlendirmesi yapabiliriz. • GWP® - Doğru Tartım Uygulamaları’nı en doğru biçimde kullanıyoruz. • Standartlara uyumlu çalışabilmeyi sağlayacak derin bilgi birikimimizi sizlerle paylaşıyoruz. • Kalibrasyon ve Standartlarla Uyumluluk Belgesi’ne sahibiz. METTLER TOLEDO, hassas cihaz üretim ve tasarımında küresel liderlerden biridir. Şirket, laboratuvar, endüstriyel ve perakende terazilerinin dünyadaki en önemli üreticisi ve pazarlayıcısıdır.12,000’den fazla çalışanı ile şirketin yıllık cirosu 2,4 milyar USD’den fazladır. Laboratuvar ve Proses Ölçü ve Kontrol Bölümlerimiz ile sürdürmekte olduğumuz verimli ve başarılı iş ilişkisini Endüstriyel Bölümümüz ile daha da ileriye götüreceğimize inanıyoruz.

METTLER TOLEDO Turkey is providing sales and service of weighing and measuring equipment’s for Laboratory and Process Analytics divisions since 2012 April. In order to offer a complete solution across our Customer’s Value chain, we are happy to announce that starting from March 2015, we are enhancing our offering to include Industrial Weighing Solutions portfolio. MT-TR will be serving the market directly or via selected channels & partnerships, depending on our customer requirement or geographical location. • Are you looking for a demanding filling application? • Do you need to embed an inventory management solution into your process? • Do you have to comply with the latest regulations? • Whatever your needs are, the solution is METTLER TOLEDO: We make sure that your processes are optimized for maximum efficiency and reliability. We deliver weighing systems that integrate productivity, quality, compliance and safety into complete solutions. • Maximized Profitability with Thorough Quality Control Competence for Safety The Right Solution for Hazardous Areas. • Reliable Production Ensured by Modern Formulation Systems, Networked Quality Assurance, Beyond Filling Control! • How Does Your Company Measure Enhanced Productivity? • SQC Stand Alone Systems, Optimum Control at Minimum Cost. • What Counts for You? Speed and Reliability for Perfect Mixtures . • System Integration and Connectivity. • Integrate Weighing Terminal Data into Your Manufacturing. • Weighing Solutions for the OEM and System Integrator Operations. • METTLER TOLEDO Service Accredited by TURKAK EN 17025. • We provide second stage of EC Declaration type conformity METAS certified. • Accurate Measuring through GWP® , The Global Weighing Standard. • Profound Know-how to Ensure Regulatory Compliance. • Calibration and Certification for Compliance and Beyond. METTLER TOLEDO is a leading global manufacturer of precision instruments. The Company is the world’s largest manufacturer and marketer of weighing instruments for use in laboratory, industrial and food retailing applications. With more than 12,000 employees, the company generates annual sales of more than USD 2,4 billion. Additional information about METTLER TOLEDO can be found at www.mt.com We believe that we will take further ahead our efficient and successful business relationships we have established through Laboratory and Process Analytics Divisions, with our Industrial division. TURKCHEM

103

Haberler / News

Ar-Ge ve İnovasyon Yatırımı İhracat Artışını Getirdi Investments in R&D and Innovation Bring Boom in Exports Sem Plastik’ten 2014 yılında 22 milyon doları aşkın ihracat Sem Plastik exports in 2014 exceed USD 22 million

Ürünlerini müşteri ihtiyaçlarına göre geliştiren ve yeni ürünler üretmek üzere Ar-Ge ve tasarıma verdiği önem ile büyüyen Sem Plastik A.Ş. 2014 yılını 22 milyon doları aşkın ihracat ile tamamladı. 170 milyon TL cirosu ile 135’ten fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren SEM Plastik Grubu’nun ihracat faaliyetleri SEM Global A.Ş. tarafından yürütülüyor. Plastik sektörü içinde ekonomik ürünler olarak ifade edilen ve tek kullanımlık gıda ambalajı kategorisinde faaliyet gösteren SEM Plastik; plastik bardak, tabak, çatal, dondurma kapları, yoğurt kapları ve ayran bardakları üretiyor. SEM Plastik seyahat ekipmanları ürün grubu içinde yer alan “BorPlas” yanmaz tabak da yine havayolu şirketleri tarafından tercih ediliyor. SEM Plastik’in ihracat faaliyetlerini yürüten SEM Global A.Ş. ise ihracattaki başarısını aldığı ödüllerle kanıtlıyor. 2013 yılında Türkiye’de en çok ihracat yapan bin firması içinde yer alan Sem Global A.Ş. 2014 yılında ise 22 milyon doları aşan ihracat ile İMMİB İhracatın Yıldızları Ödül Töreninde ‘tek kullanımlık plastikler’ kategorisinde birincilik ödülüne sahip oldu. Sem Plastik Genel Müdürü Yavuz Eroğlu konuyla ilgili yaptığı açıklamada öncelikle grup şirketlerinin, Türkiye’nin en büyük ihracatçı firmaları arasında yer almasından duyduğu memnuniyeti belirtti. Eroğlu, “Sem Plastik olarak Ar-Ge ve inovasyona büyük önem veriyoruz. Pazarımızın ihtiyaçlarını öngörüp, ‘nasıl farklı bir şey yapabiliriz’ diye düşünüyoruz ve bu doğrultuda çalışıyoruz. Ürün gruplarımızı her geçen gün yeniliyoruz ve geliştiriyoruz. Böylece global pazarlarda ürünlerimize her zaman talep yaratabiliyoruz. Üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünlerin büyük bir bölümü kuruştan bile daha ucuz… Buna rağmen hiç durmadan üretiyoruz. Üretimini yaptığımız yanmaz bardak, tabaklar da dâhil söz konusu ürünlerle 22 milyon doları aşan bir ihracat gerçekleştirdik. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin en yüksek ihracat gerçekleştiren bin firması arasına girmiştik. Bu yıl da ‘tek kullanımlık plastikler’ konusunda liderlik ipini göğüsledik. Ödülümüzü Ekonomi Bakanımız Sayın Nihat Zeybekci’nin elinden almak bizim için ayrıca gurur verdi. Çalışmaya devam edeceğiz ve başarılarımıza yenilerini ekleyeceğiz” dedi.

Tailoring products to customer needs and growing through investments in R&D and design for new products, Sem Plastik A.Ş. exceeded USD 22 million in exports in 2014. The SEM Plastics Group exports to over 135 countries and has TL 170 million in revenue. The export operations of the Group are performed by SEM Global A.Ş. Sem Plastik supplies disposable food packaging to 7 of the world’s 10 largest airlines, and the latest addition to the product range, an incombustible plate named “Borplas” is state-of-the-art in terms of R&D and design, making it the choice of airlines. SEM Plastik specializes in economical, single-use food packaging category of the plastics industry, manufacturing plastic cups, plates, cutlery, ice cream tubs, yogurt containers and yogurt beverage cups. Travel equipment manufactured by SEM Plastik includes the incombustible plate “BorPlas,” the choice of many airlines. SEM Plastik’s export subsidiary SEM Global A.Ş. is recognized for its success. In 2013, Sem Global A.Ş. was among the top 1000 exporters of Turkey, and won first prize in the “disposable plastics” category of the “Export All-Stars” Awards given by the Istanbul Minerals & Metals Exporters’ Associations in 2014 with exports exceeding USD 22 million. Sem Plastik General Manager Yavuz Eroğlu said that they were proud to be among the top exporters in Turkey. Eroğlu continued, “At Sem Plastik, R&D and innovation are very important to us. We foresee the needs of the market, think about what we can do differently, and work towards that. We update and improve our product groups on a continuous basis. This ensures constant demand for our product in global markets. The majority of our products cost less than 1 kuruş, the smallest denomination of the Turkish Lira, but our quantities are vast. Last year, these products, together with incombustible plates and cups, exceeded USD 22 million in exports. This made us one of the 1000 largest exporters in Turkey. This year, we took the lead in disposable plastics. We were even more proud to receive this award from Nihat Zeybekci, Minister of Economy. We will keep working and achieve even greater success.”

TURKCHEM

105

Haberler / News 24. Uluslararası Araştırma Projeleri Yarışması Ödülleri Sahiplerini Buldu Innovators of Future Awarded MEF Eğitim Kurumları tarafından 1992 yılından bu yana düzenlenen ve artık uluslararası bir bilim zirvesi olarak kabul gören “Uluslararası Araştırma Projeleri Yarışması”nın ödül töreni, 8 Mayıs 2015 tarihinde MEF Okulları Ulus Kampüsü’nde gerçekleştirildi. Toplam 1434 öğrenci ve 771 proje arasından gerçekleştirilen ön eleme sonucunda Türkiye genelinden 66, yurt dışından ise 25 projenin finale kaldığı yarışmada mekanik ısı ve termodinamik yasaları ağırlıklı uygulamalı çalışmalar, canlı organizmaların yapılarının anlaşılmasında optik yöntemler içeren projeler ve nanoteknolojik uygulamalar öne çıktı. Her yıl daha fazla sayıda projenin sanayide hayata geçirildiği yarışmaya mimik kontrollü protez koldan, maden ocağı havalandırma sistemi tasarımına, patlayıcı maddelere karşı güçlendirilmiş beton panellerden yeni nesil yakıt piline, kanser tedavisinde yeni yaklaşımlardan üst solunum yolu enfeksiyonları tedavisine, diyabet hastaları için yer elmasından cips ve içecek üretiminden alzheimer hastalığının tedavisinde kullanılabilecek yeni yöntemlere kadar farklı konularda farklı sektörlerin sorunlarına çözüm üreten birçok proje katıldı. Yarışmada Birinci Olan Projeler (Ulusal) Fizik: Kuleli Askeri Lisesi, İstanbul – Elektromanyetik Kalkanlama ile Elektromanyetik Radyasyona Karşı Koruyucu ve Isı Yönetimi ile Termal Konfor Sağlayan Antimikrobiyal Kompozit Pilot Üniforması Tasarımı. Kimya: İzmir Özel Türk Fen Lisesi – Trombin Enziminin Tayini için Grafit Tabanlı Tek Kullanımlık Empedimetrik Aptasensör Geliştirilmesi. Biyoloji: Kuleli Askeri Lisesi, İstanbul – Geleneksel Yönteme Modern Bir Yaklaşım: İki Bitkinin Sinerjik Etkisiyle Yeni Bir Yanık İyileştirici Sprey Üretimi.

MEF Educational Institutions announced the winning projects of 24th International Science Projects Contest. Among a total of 1434 participating high school students and 771 innovative projects, 25 international and 66 domestic projects qualified for finals. In this year’s contest; mechanical heat, thermodynamics, and applied optics in microorganisms were the focus areas in innovations. One of the largest high school science contests in the world, MEF’s 24th International Science Contest included a wide range innovations, from facial expression controlled mechanical arms to special mine ventilation systems, from extra durable cement panels resistant against explosions to next-gen fuel batteries, from new curing methods against cancer to new treatments of upper respiratory infections diseases, and from innovative new foods for diabetic patients to new methodologies applicable against the treatment of the Alzheimer disease. According to the results of the evaluation among international applicants, winner projects and countries are listed below: The Winners (International Category) Physics: Riga 41st Secondary High, Lithuania, Monte Carlo Simulation of Photon Transport in Skin. Chemistry: II. Gimnazia Maribor, Slovenia, Effect of Concentration of AgNO3 and of the Reducing Agent to the Size and Morphology of Silver and Nanoparticles Suitable for Use in Medical Purposes. Biology: Secondary Medical School of The City of Skopje “D-R Panche Karagjozov”, Macedonia – Genetic Transformation of Nicotine Tabaco L. with Conserved Culture of Agrobacterium Rhizogenic A4.

Ikincilik Ödülleri (Ulusal) Fizik: Özel Çakabey Anadolu Lisesi, İzmir - Uzaysal Işık Modülatörü Geliştirilmesi. Kimya: Kuleli Askeri Lisesi, İstanbul – Patlayıcı Maddelere Karşı Güçlendirilmiş Çelik Lif Katkılı Ultrayüksek Performanslı Beton Panel Yapı Malzemesi Geliştirilmesi. Biyoloji: İzmir Özel Ege Lisesi – Kanser Tedavisi için Zerdeçal Taşıyan Nanopartiküllerin Geliştirilmesi.

The Second Place (International Category) Physics: Lyceum No 1553, Russia – The Research on the Stability of a Proportional Controller. Chemistry: Chyngyz Aytmatov Bishkek Kyrgyz Turkish High School, Kirgizstan – Cleaning Oily Wastewater, Combination of Extraction and Absorption Methods. Biology: Batory High School in Warsaw, Poland – Allopathic Effects of Synapsis Alba on Germination and Seedling Growth of Secale Cereale and Triticum Aestivum.

Üçüncülük Ödülleri (Ulusal) Fizik: İstanbul Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi – Snell Yangın Dedektörü. Kimya: İzmir Özel Fatih Fen Lisesi – Kurşun analizine Yönelik Yeni Nesil Kolorimetrik Bir Yöntem: Aptamer Modifiye Altın Nanoparçacıklar. Biyoloji: Keşan Dr. Rıfat Osman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Edirne – Bilinmeyen Hazine (Hordeum Murinum L – Yaban Arpası veya Pisipisi Otu).

The Third Place (International Category) Physics: International School of Tuzla, Bosna Hersek - Pump it Up. Chemistry: Lyceum Named After Academician Zarifa Aliyeva, Azerbaijan – Using Bioluminescence as a Biomarker in Medicine. Biology: Secondary School “Asen Zlatarov”, Bulgaria – Impact of the Degree of Invasion of Varroa Destructor on the Hygienic Behavior of the Bees. TURKCHEM

107

Haberler / News 762 Milyon Ton Atığın Geri Kazanımı için Pagçev’den Kamu Spotu

Pagcev Public Service Announcement for Recycling 762 Million Ton Waste Yeşil bir gelecek ve sürdürülebilir çevre için “ambalaj atıklarını ayrıştırarak atın” For a green future and sustainable environment; “separate your package waste before you throw it away”

108

Türkiye’de yıllık ortalama 762 milyon ton atık üretiliyor. Üretilen miktarın yaklaşık 3,5 milyon tonu ambalaj atığı… Yani geri dönüşüm için kullanılabilecek değerli atık… 2014 yılında bu atıkların sadece 1,2 milyon tonu yetkilendirilmiş kuruluşlar tarafından belgelendirilerek geri dönüşüme kazandırılabildi. Ancak hedef tamamını geri kazanmak… Bu konuda en büyük sorumluluk ise tüketicilere düşüyor. Türkiye’nin ambalaj atıkları konusunda yetkilendirilmiş kuruluşu PAGÇEV de hazırladığı “kamu spotu” ile kamuoyunun geri dönüşüm konusundaki farkındalığını arttırmayı hedefliyor. Bu sayede atıklarını evde ayrıştıran tüketiciler hem çevreyi koruyacak, hem de ekonomiye katkı sağlayacak.

762 million ton waste is produced on average every year in Turkey. Almost 3.5 million ton of the produced amount is package waste… In other words, 3.5 million ton valuable waste that can be used for recycling…In 2014, only 1.2 million ton waste was documented and recycled by authorized bodies. But the goal is to recycle all of them... The biggest responsibility is on consumers in this sense. And PAGCEV, Turkey’s authorized body on package waste, aims to raise public awareness on recycling through the “public service announcement” it prepared. Thus, consumers who separate their wastes at home will be protecting the environment and contributing to economy.

“Sorumlu Endüstri” olmak gerekliliğinden hareketle tüm sektörlerin geri kazanıma vermesi gereken önem her geçen gün artıyor. Tüketicilerin de bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Yeşil bir gelecek ve sürdürülebilir çevreye odaklanan Türkiye’nin ambalaj atıkları konusunda yetkilendirilmiş kuruluşu PAGÇEV (Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Geri Dönüşüm İktisadi İşletmesi), geri dönüşüm konusundaki çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Atık yönetimi çerçevesinde; ambalaj atıklarının azaltılması, yeniden kullanımı ve geri dönüşümü için kamuoyu bilincini yükseltmek ve farkındalığı artırmak adına özel bir kamu spotu hazırladı.

Based on the necessity to become a “Responsible Industry,” all industries should pay attention to recycling, and this responsibility increases in importance each passing day. Consumers should also become conscious of recycling. Focusing on a green future and sustainable environment; PAGCEV (Turkish Plastics Industrialists Research, Development and Education Foundation Recycling Commercial Enterprise), Turkey’s authorized body on package waste, added a new one to its existing works on recycling. Within the scope of waste management; it prepared a special public service announcement to raise public awareness on package waste reduction, re-usage and recycling.

Atıkların ayrıştırılmasının “geri dönüşüm” açısından önemini vurgulayan ve ünlü sanatçı Okan Yalabık’ın sesi ile hayat bulan PAGÇEV kamu spotunda çok özel mesajlar yer alıyor. Örneğin; Türkiye’de yıllık ortalama 762 milyon atık ortaya çıkıyor. Söz konusu miktar yaklaşık 122 bin adet olimpik yüzme havuzunun hacmine eşit. Bu havuzlar arka arkaya eklendiğinde Edirne’den Kars’a iki kez gidip gelmek mümkün. Bir aile yıllık ortalama 330 adet cam şişe ve kavanoz kullanıyor. Bu cam şişe ve kavanozlardan sadece bir tanesi geri dönüştürüldüğünde bir bilgisayarın 25 dakikada kullandığı enerji karşılanabiliyor. Geri kazanılan her bir ton kağıt ile en az 17 ağaç doğadaki yaşamını sürdürebiliyor. Sadece 10 adet metal kutu geri kazanıldığında ise 100 watt’lık bir ampul 35 saat yanabiliyor.

This public service announcement which is vocalized by the famous artist Okan Yalabik gives very important messages, laying emphasis on waste separation in terms of “recycling.” For instance; 762 million ton waste is produced on average every year in Turkey. This amount is equal to the capacity of about 122 thousand olympic swimming pools. When you add these pools one after another you can reach a distance which is half of the distance between Edirne and Kars. A family uses 330 glass bottles and jars on average every year. Recycling just one of these glass bottles and jars is enough to meet the energy amount a computer uses in 25 minutes. A ton of recycled paper makes at least 17 trees to maintain their existence in nature. Recycling just 10 metal boxes can make a 100-watt light bulb run for 35 hours.

PAGÇEV diyor ki; bilinçli bir toplum, güzel bir ülke, aydınlık bir gelecek ve daha yaşanabilir bir dünya için ambalaj atıklarını ayrıştırarak geri dönüşüme destek olun!

PAGCEV’s message on this initiative: Separate your package wastes and support recycling for a conscious community, beautiful country, bright future, and more livable world!

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Haberler / News

Future of Formulations in Cosmetics Kişisel bakım ürünlerinin kalitesinin yükseltilmesi Increasing the quality of personal care products 3-4 Haziran 2015 tarihleri arasında Londra’da düzenlenecek olan “Gelecekteki Kozmetik Formülasyonları” konferansı iki gün boyunca katılan konuşmacı ve delegeler aracılığı ile kozmetik sektörü içinde önümüzdeki yıllardaki formülasyon konularını gündeme getirerek kişisel bakım ürün kalitesini geliştirmek için çalışma düzenlenecektir. Panel boyunca kozmetik sektörü içindeki oyuncular üst düzey sektör profesyonelleri ile sektör içindeki önemli konular üzerinde tartışıp, sunumlarını gerçekleştireceklerdir. Konferans içerikleri; formülasyon içindeki yenilikler, sektör içi fırsatlar ve teknik sorunlar, doğal kozmetik formülasyonlarındaki atılımlar, perakendeciler açısından perspektif görüş, küresel pazar zorlukları ve gelecekteki fırsatlar, Avrupa piyasasına bakış, kozmetik formülasyon yaşam döngüsü analizi ve daha fazlası… Kapsamlı bir konu ve piyasa araştırması ile ACI, en iyi sektör profesyonelleri ile doğru firmaları bir araya getirerek iş hikâyelerini paylaşımlarını sağlayarak sektör içindeki oyunculara olağanüstü bir değer sunmaktadır. Düzenlemiş olduğumuz Kozmetik Konferansı sektör içindeki birçok konuyu pratik yönleri ile ele almasından ötürü gurur duymaktayız. Sizler de bu fırsatı kaçırmayın, sadece 1,495 pound tutarını ödeyerek paha biçilmez uzmanlık ve değerli tecrübeyi kazanma fırsatı yakalayın. Katılımcı sayımız sınırlı olacağından en kısa sürede başvurunuzu yapmanızı rica ediyoruz. Avrupa Kozmetik Sektörü 2013 yılı içinde 72 milyar euroluk perakende satış rakamı değeri ve global olarak genişleyen bir pazar olarak, 2020 yılına kadar %8.3’lük bir büyüme beklenmektedir. Eğer sizde büyüyen bu pazar içinde yer almak ve konferans içindeki uzman konuşmacılarımız ile işinizi daha fazla geliştirmek için bu fırsatı kaçırmamalısınız.

110

Mayıs - May / Haziran - June 2015

Two Day “Future of Formulations in Cosmetics” conference is due to take place in 3rd – 4th in June 2015 in London. Speakers and Delegates of the Conference will examine the Formulation in Cosmetics and how they can increase the quality of personal care products. Key players of the Cosmetic Industry will present and discuss with the senior level audience through the Panel Discussions the most important topics of the market. We are delighted to announce that our agenda covers a lot of sessions such as: Innovation in formulation, technical challenges and opportunity, breakthrough in natural cosmetics formulations, a retailers perspective, global market challenges & future opportunities , European market outlook, cosmetics formulation life cycle analysis and lots more… ACI with a thorough research on the topic and market will bring together the right companies and the best professionals to share their “job story”, which has an exceptional value for the players of the industry. We are proud to announce that in our Cosmetics Conference, we are going to examine a lot of aspects of the market in practical terms. Do not miss out the chance to become a part of the story, as you can attend this conference with only £1,495 and gain valuable experience and priceless expertise. As the number of attendees is strictly limited, please register as soon as possible to avoid disappointment. The EU cosmetics market was worth Euro 72 billion at retail sales price in 2013 and continues to expand globally, with some projections claiming 8.5% growth by 2020. If your aim is to grow in this rapidly growing market and enhance your business utilising the know-how of our expert speakers, you simply can not miss this event.

www.turkcoat-paintistanbul.com / www.paintistanbul-turkcoat.com

6. Uluslararası Boya, Boya Hammaddeleri, Yapı Kimyasalları, Yapıştırıcı ve Hammaddeleri, Laboratuvar ve Üretim Ekipmanları Fuarı 6th International Paint, Paint Raw Materials, Construction Chemicals, Adhesives and Raw Materials, Laboratory and Production Equipments Exhibition

24-26 Mart / March 2016 İstanbul Expo Center

Organizatör / Organizer

İş Birliği ile / In Cooperation with

Medya Partneri / Media Partners

Sponsorlar / Sponsors

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR. THIS FAIR IS ORGANIZED WITH THE PERMISSION OF TOBB (THE UNION OF CHAMBERS AND COMMODITY EXCHANGES OF TURKEY) IN ACCORDANCE WITH THE LAW NO.5174

2015-2016 TAKVİM/CALENDER 15-17 Ekim/October 2015 Istanbul Expo Center

15-17 Ekim/October 2015

2. Yüzey İşlem Kimyasalları ve Teknolojileri Fuarı

2nd Surface Treatment Chemicals and Technologies Exhibition www.stteurasia.com

3. Endüstriyel Kaplama Teknolojileri Fuarı

Istanbul Expo Center

3rd Industrial Coating Technologies Exhibition www.paintexpo.com.tr

12-14 Kasım/November 2015

4. Uluslararası Poliüretan Sanayi İhtisas Fuarı

Istanbul Expo Center

4th International Polyurethane Industry Exhibition www.putecheurasia.com

12-14 Kasım/November 2015

2. Kompozit Sanayi Teknolojileri ve Uygulamaları İhtisas Fuarı

Istanbul Expo Center

12-14 Kasım/November 2015 Istanbul Expo Center

10-12 Mart/March 2016 Istanbul Expo Center

2nd Composites Industry and Production Technologies Exhibition www.eurasiancomposites.com

2. Kozmetik, Kişisel ve Ev Bakım Ürünleri Bileşenleri, Hammaddeleri ve Teknolojileri 2nd Cosmetics, Personal Care & Home Care Raw Materials and Ingredients Exhibition www.chcistanbul.com 3. Boyarmadde, Baskı Mürekkepleri, Pigmentler, Kimyasallar, Baskı ve Boyama Teknolojileri Fuarı 3rd Dyestuff, Printing Inks, Pigments, Printing and Dyeing Technologies Exhibition

www.interdyeprinting.com

24-26 Mart/March 2016 İstanbul Expo Center

6. Uluslararası Boya, Boya Hammaddeleri, Yapı Kimyasalları, Yapıştırıcı ve Hammaddeleri, Laboratuvar, Üretim Ekipmanları Fuarı

6th International Paint, Paint Raw Materials, Construction Chemicals, Adhesives and Raw Materials, Laboratory and Production Equipments Exhibition

www.turkcoat-paintistanbul.com

10-12 Kasım/November 2016 Istanbul Expo Center

10-12 Kasım/November 2016 Istanbul Expo Center

7.Uluslararası Kimya Sanayi Grup Fuarı

7th International Chemical Industry Group Exhibition www.chemshoweurasia.com İlaç, Gıda, Kozmetik, Kişisel ve Ev Bakım Ürünleri Bileşenleri, Hammaddeleri ve Teknolojileri Fuarı Pharmaceuticals, Food, Cosmetics, Personal and Home Care Ingredients, Raw Materials and Technologies Exhibition

www.lifesciencesing.com Fuarlarımız hakkında detaylı b�lg� almak �ç�n sales@artk�m.com.tr adres�nden b�z�mle �rt�bata geçeb�l�rs�n�z. For deta�led �nformat�on about our exh�b�t�ons please contact us v�a sales@artk�m.com.tr

+90 212 324 00 00 / www.artk�m.com.tr

BU FUARLAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR.

3. Boyarmadde, Baskı Mürekkepleri, Pigmentler, Kimyasallar, Baskı ve Boyama Teknolojileri Fuarı 3rd Dyestuff, Printing Inks, Pigments, Chemicals, Printing and Dyeing Technologies Exhibition

10-12 Mart/March 2016 Istanbul Expo Center

Hall 9-10

www.interdyeprinting.com

Medya Partneri Media Partner

Destekleyen Supporter

Organizatör Organiser

İş birliği ile

In corporation with

Türkiye Tekstil Terbiye Sanayicileri Derneği

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR. THIS FAIR IS ORGANIZED WITH THE PERMISSION OF TOBB (THE UNION OF CHAMBERS AND COMMODITY EXCHANGES OF TURKEY) IN ACCORDANCE WITH THE LAW NO.5174.

YENİLENDİK Eklediği modüllerle ve seçeneklerle çok daha iyi bir hizmet sunuyor artık!!

Görüntülü mülakat seçeneği de eklenecekmiș!!

Kimyakariyerim.com baștan sona yenilenmiș!!

Sektörde her tür bilgiye anında ulașabiliyoruz!!

Kimya Medya Yayıncılık ve İnsan Kaynakları Tic. A.Ş. Bilgi ve Danışma için: Tel: 0212 324 00 00 (pbx) / www.chemmedia.com.tr / [email protected] Chem Media bir Artkim Group kuruluşudur.

IMCD Technical Sales Manager Product Manager Coatings & Inks & Adhesives

Spot Kimya

SNF Floerger

Laboratuvar Elemanı

Technical Sales Representative

Responsible for a defined Market Segment and/or customers portfolio and to deliver sales in accordance with revenue and contribution budgets, according to plan elaborated together with Industry Manager Responsible for defined principals and their product portfolio as a product manager, to manage the principal relationship for the portfolio. Qualifications • Chemistry technical knowledge (BSc or MSc in Chemical Engineering/ Chemistry) • At least 3 years of technical sales experience of chemical raw materials • Sales skills • Communication skills • Fluent in English • Presentation skills • Computer skills • Driving skills

SPOT KİMYA A.Ş. 20 seneyi aşkın süredir Tanatex Chemicals B.V. firmasının Türkiye acentalığını yapmakta olup, piyasanın lider tekstil yardımcı kimyasal tedarikçilerindendir. Aranan Nitelikler • Üniversitelerin Kimya, Kimya veya Tekstil Mühendisliği, Kimya ile ilgili iki yıllık meslek yüksek okulları, Kimya Teknolojileri bölümlerinden mezun olması, Tercihen kimyasal uygulama yada kimyasal test laboratuvalarında en az 2 yıl iş tecrübesi olması, Çok iyi derecede İngilizce bilmesi, Takım çalışmasına, yoğun ve hızlı çalışma temposuna yatkın, pozitif düşünce yapısına sahip olması, detaylara dikkat etmesi, Disiplinli, düzenli , takipçi ve kendini sürekli olarak geliştirmeye açık olması, ISO 9001 kalite yönetim sistemleri hakkında bilgi sahibi olması(tercihen), İstanbul, Anadolu yakasında ikamet etmesi, Tüm MS Office programlarını çok iyi düzeyde kullanabilmesi aranılan niteliklerdir.

We are looking for a Technical Sales Representative to run the accounts in the Turkish sales territory.

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

Qualifications • University Degree from Chemical (Textile) Engineering. • Knowledge in Textile-Printing / Textile-Chemicals, experience is an important asset, Minimum 3 years of work experience in the Textile and/or Chemical sector are an important asset • Fluent in English communication. Good in communicate with organizational awareness and empathy to achieve the desired results. Good command of MS Office applications • Male candidates should have completed military service obligation. • Driving license, B class is necessary.

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

UĞUR SELÜLOZ KİMYA

BOYUT PLASTİK

AFYON ENERJİ VE GÜBRE ÜRETİM TİC.VE SAN. A.Ş.

Teknik Sorumlu Mühendis

Proses Kalite Kontrol Sorumlusu

İşletme Mühendisi

Yeni kurulmakta olan Kimya Tesisimizde Teknik Sorumlu Mühendis olarak görevlendirilmek üzere,

Aranan Nitelikler • Endüstri Meslek Lisesi ve/veya MYO Matbaa, Kimya, Boya Teknolojisi mezunu, • Kalite Kontrol konusunda tecrübeli ve/veya kariyer hedefini Kalite Kontrol konusunda planlayan, • 23-30 yaşları arasında, • MS Office programlarını etkin kullanabilen, • Dikkat ve görsel hafızası çok iyi, proaktif, problem çözme yeteneğine sahip • Raporlama yapabilecek, • Avrupa Yakasında ikamet eden. • Vardiyalı çalışabilecek erkek ve askerliğini yapmış, takım arkadaşları arıyoruz.

Afyon’da kurulu olan Biyogaz Tesisimizde İşletme Mühendisi Alınacaktır.

Aranan Nitelikler • Üniversitelerin Kimya,Makine veya Endüstri Mühendisliği Bölümlerinden Mezun, 35 Yaşını aşmamış, Erkek, • İyi derece İngilizce bilgisine sahip, Askerlik hizmetini tamamlamış, Yurtdışı seyahat engeli olmayan, Aydın / Nazilli ‘ de ikamet edebilecek, Sürekli yeniliklere ve gelişmeye açık, • Ekip çalışmasına yatkın, Analitik düşünme ve problem çözme kabiliyetine sahip, Tercihen Bakım-Onarım Konularında tecrübesi olan, Temel Kimya Proses bilgisine sahip, Proses otomasyonu ve proses armatürleri konusunda bilgi sahibi, Ekip arkadaşları aramaktayız.

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

Biyogaz veya Atık Su Arıtma Tesisleri konusunda en az 5 yıl işletme deneyimi olan personel aranmaktadır.

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

SPOT KİMYA

BOZZETTO KİMYA

ROYAL TOZ BOYA

Technical Sales Engineer

Senior Sales Executive Thrace

Genel Başvuru

We are looking for ‘Technical Sales Engineer’ for our Istanbul area to join our growing organization.

We are looking for a senior sales executive for Thrace and Istanbul area to be recruited for representing our textile chemicals portfolio.

İstanbul Tuzla’da bulunan firmamızda bizimle çalışacak ekip arkadaşları arıyoruz.

Qualifications Preferably graduated from Chemical Engineering, Textile Engineering and Chemistry departments of the universities, Have excellent verbal and written English language skills, High communication and negotiation ability, Presentable personality and high social skills, Strong analytical and problem solving skills, High self-esteem, with the will to improve self-knowledge and thrive in a dynamic and competitive business environment, Excellent command of MS Office programmes, Have no restrictions to travel intensively within Turkey and abroad, Male candidates should have completed their military service obligation, Driving licence, B class is required

Qualifications • Minimum 5 years experience in textile chemicals market • Valid driver’s license • High command of English • Ability to work on office applications. • Coordinate sales activities in his/her region and self diciplined • Problem solver, good in human relations, extravert • No obligation for travelling

Aranan Nitelikler • Üniversite Mezunu, • İyi derecede İngilizce bilgisi olan( İngilizceyi iyi derecede konuşmak ve yazabilmek gerek şarttır.) • Seyahat engeli bulunmayan,

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

İlana başvuru için www.kimyakariyerim.com

Abone Formu Okuyucunun Adı, Soyadı: Görevi: Firma Adı: Firma Adresi:

Gönderi Adresi: Posta Kodu: E-mail: Web: Faks:

Telefon: Fatura Adresi:

Vergi Dairesi: V.D. Numarası: Yeni Abonelik

12 Ay

Yurtiçi

90 TL.

12 Ay

Yurtdışı

150 €

Abonelik Yenileme

24 Ay

Yurtiçi

150 TL.

24 Ay

Yurtdışı

250 €

Ödeme Bilgisi Banka Havalesi

Kredi Kartı

Banka Hesap No: Kimya Medya Yayıncılık ve İnsan Kaynakları Tic. A.Ş. Garanti Bankası | Levent Sanayi Şubesi | TL Hesabı | Şube No:416 Hesap No:6295824 |IBAN:TR 84 0006 2000 4160 0006 2958 24 Garanti Bankası | Levent Sanayi Şubesi | Avro Hesabı IBAN: TR 82 0006 2000 4160 0009 0859 68 | SWIFT CODE: TGBATRISXXX

VISA MASTERCARD Kart No: Banka Adı: Kart Geçerlilik Tarihi : Son Kullanma Tarihi : Güvenlik Kodu :

Cv Kodu: Kart Sahibinin İmzası:

Aboneliğinizin bundan sonraki sayıdan itibaren başlayabilmesi için Abone Formu’nu doldurup 0212 324 37 57 no’lu faksa göndermeniz gerekmektedir. Bilgi için: [email protected]

Bilgi Kartı

Sizin Önerileriniz Dergide daha sık görmek istedikleriniz Haberler Söyleşiler Firma Tanıtımı Ürün Tanıtımı

Biyografi Eğitim Yazısı Makale Piyasa Araştırması

www.turkchemonline.com