1018 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013

1018 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 Elektrikli ve Elektronik Atıkların Geri Dönüşümünde Tüketici Davranışları: İstanbul Örneği ...
23 downloads 0 Views 848KB Size
1018

INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013

Elektrikli ve Elektronik Atıkların Geri Dönüşümünde Tüketici Davranışları: İstanbul Örneği Consumer Behavior in the Recycling of Electrical and Electronic Waste: The Case of Istanbul Ph.D. Candidate Aslı Okay Toprak (Kırklareli University, Turkey) Asst. Prof. Dr. Elif Haykır Hobikoğlu (Istanbul University, Turkey) Ph.D. Candidate Taha Eğri (Istanbul University, Turkey) Prof. Dr. Zekai Özdemir (Istanbul University, Turkey) Abstract An inevitable consequence of the technological advances has increased electrical and electronic equipment consumption at a dizzying manner in the world. Especially advances in personal computer and telephone technology within the impact of the rapid changes in this sector reached enormous figures launched an e-waste production. Therefore, e-waste has become one of the major environmental problems of modern world. Besides the environmental problems they cause e-waste, along with the precious metals they contain they have an economic potential. No doubt the realization of e-waste recycling with the right methods point out both economic and environmental social benefit. However, at this point, both the manufacturers’ and end-users’ sensitivity loom large. This study was conducted on the basis of end users’ awareness of e-waste with a survey conducted on the basis Istanbul.

1 Giriş Elektrikli ve elektronik araçların üretimi günümüzün en hızla büyüyen endüstrilerden biri olduğundan, yaşanan süreç, e-atık oranlarındaki artışı da beraberinde getirmiştir (Babu, Parande, & Basha, 2007). Elektronik endüstrisi, modern yaşam tarzımızı sürdürebilmemiz için zaruri hale gelen ürünleri üretirken henüz sürdürülebilirliği tam olarak tespit edilmemiş bir üretim alanını da temsil etmektedir (Hester & Harrison, 2009). Nitekim elektrikli ve elektronik araçlar, sürekli gelişme süreci içinde olmaları ve her yeni nesil üründe maliyetlerin düşmesi ile karakterize edilmektedirler (Hester & Harrison, 2009). Bu nitelikleri ile gün geçtikçe artan bir kitlesel tüketim eğiliminin merkezi haline gelen elektronik araçların kullanım sürelerinin kısalması, eatıkları sanayileşmiş dünyanın en hızlı büyüyen atık kollarından biri haline getirmiştir (Puckett, ve diğerleri, 2002). Özellikle cep telefonları gibi moda trendi yüksek ürünlerinin tasarımsal ömürlerinin kullanım ömürlerine göre çok kısa olması ve eskisi ile yenisi arasındaki değişim süresinin kısalığı bu yüksek tüketim hacmini tetiklemektedir (Hester & Harrison, 2009). Ancak bilgi teknolojilerinin göz kamaştırıcı yükselişinin derinliklerinde karanlık bir taraf da bulunmaktadır (Puckett, ve diğerleri, 2002). Yükselen e-atık dağı istenilen düzeyde geri dönüştürülemediğinden dünya genelinde hem önemli bir kaynak israfına yol açmış hem de dikkat çekici bir çevre sorununa dönüşmüş durumdadır. Bu bağlamda özellikle gelişmiş ülkelerde e-atık geri dönüşümünün kontrollü bir hale gelmesi için çalışmalar yürütülmektedir. Avrupa komisyonu “Waste Electrical and Electronic Equipment(WEEE) (Atık Elektrik Elektronik Cihazları)” yönergesi ile e-atıkların geri dönüşümünü zorunlu hale getirirken, “Restriction of the Use of certain Hazardous Substances (RoHS) (Bazı zararlı maddelerin kullanımının sınırlandırılması) yönergesi ile de elektrikli ve elektronik cihazların üretim sürecinde belirli maddelerin kullanımını kısıtlamıştır. Türkiye’de de bu yönergelere uyumlu yasal düzenlemeler gerçekleştirilmektedir (Yazıcı & Deveci, 2009). Ancak yönergelerin fiili uygulamalarda da yerini bulması için belirli değişkenlerin etkisinin olması gerekmektedir. Widmer e-atık geri dönüşüm sistemlerini karşılaştırırken yapısal anlamda, merkezi ve yerel yönetimlerin işbirliği ve etkinliği, e-atık geri dönüşümü için gerekli alt yapı ve teknik yeterlilik, sanayileşme düzeyi ve sosyal ve kültürel yapıda geri dönüşüm kültürünün yaygınlığı ve çevre bilincini ele almaktadır (Widmer, Oswald-Krapf, Sinha-Khetriwal, Schellmann, & Böni, 2005). Türkiye açısından bu değerlendirme ele alındığında tüketicilerin e-atık geri dönüşümü ile ilgili bilgi ve bilinç düzeylerinin sınırlı olmadı ve e-atık geri dönüşümünü gerçekleştirebilecek tesislerin sınırlılığı önemle üzerinde durulması gereken konulardır. Türkiye’deki son kullanıcıların e-atıkların geri dönüşüm sürecinin önemi hakkındaki bilgilendirilmesi şu aşamada mevcut potansiyelin değerlendirilmesinde önemli bir fark yaratacaktır.

2 E-Atık Tanımı ve Türleri E-Atıklar, buzdolabı ve klima gibi büyük ev aletlerinden, kişisel bilgisayar ve telefonlara kadar uzanan geniş bir elektronik araç çeşitliliğine sahiptir (Puckett, ve diğerleri, 2002). Bu nedenle, WEEE Direktifi, hane halkının kullandığı tüm elektrikli ve elektronik cihazlarından büyük çaptaki belediye atıklarına kadar geniş bir atık çeşitliliğine sahiptir. Direktifte elektrikli ve elektronik cihazlar 10 ana kategoride sınıflandırılmaktadır (Press, 2003).

SESSION 5D: Enerji ve Tabii Kaynaklar 

Büyük Ev Eşyaları (Buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi vb.)



Küçük Ev Aletleri (Elektrik Süpürgesi, Tost makinesi vb.)



Bilişim ve Telekomünikasyon Ekipmanları (Bilgisayarlar, Telefonlar vb.)



Tüketici Ekipmanları (Video Kameralar, Müzik Enstrümanları vb.)



Aydınlatma Ekipmanları



Elektrikli ve Elektronik Aletler ( Büyük Sanayi Aletleri hariç olmak üzere matkaplar, testereler vb.)



Eğlence ve Spor Aletleri ile Oyuncaklar



Tıbbi Cihazlar



İzleme ve Kontrol Aletleri ( Termostatlar, Isı Ayarlayıcılar vb.)

1019

 Otomatlar E-atıklar, hem kimyasal hem de fiziksel olarak belediye ya da sanayi atıklarından farklı niteliklere sahiptirler. E-atıklar, çeşitli değerli madenlerin yanında insan sağlığını tehdit eden bileşenleri de içerdiklerinden geri dönüştürmeleri sürecinde çok daha ileri düzeyde ayrıştırma teknikleri kullanılması gerekmektedir (Robinson, 2009).

3 E-Atıkların Çevresel Etkileri E-Atıkların geri kazanımı sadece bir insan sağlığı ve çevre problemi değil aynı zamanda içeriklerinde barındırdıkları değerli madenler açısından da kaynak israfının önlenmesinde ve ülke kaynaklarının verimli kullanılmasında önemli bir etkendir. Örneğin ortalama 100 gram ağırlığındaki bir cep telefonu ortalama 25 gram değerli maden içermektedir ve bu oranın büyük bir kısmı bakırdan oluşmaktadır dolayısıyla küçük boyutuna rağmen sadece Mobil telefonlarının içerdiği değerli madenler toplamda önemli bir ekonomik kaynağa işaret etmektedir (Press, 2003). Dünya genelindeki e-atık oluşumuna en fazla katkısı olan ürünlerin ağırlıklı olarak bilgisayarlar ve mobil telefonla olduğu yönünde ortak bir görüş birliği mevcuttur. Herhangi bir ürünün e-atık oluşumuna katkısını hesaplanırken[E=kg/yıl] ele alınan değişkenler; ürünün ağırlığı,[M(kg)], kullanımdaki ürün sayısı[N] ve ortalama kullanım ömrü[L=yıl] şeklinde sıralanmaktadır. E=MN/L şeklinde formülize edilen denklemden yola çıkarak ortalama kullanım ömrü 3 yıl olan bilgisayarın e-atık oluşumuna katkısı ile ortalama kullanım ömrü 10 ile 12 yıl arasında değişen buzdolabının e-atık oluşumuna katkısının farklı düzeyde olduğunu söyleyebiliriz (Robinson, 2009). Dünya genelinde senede meydana gelen 20-25 milyon ton elektronik atıkların en fazla oluştuğu yerler; teknolojik ürün kullanımının ve kişi başına düşen gelirin yüksekliğinin bir sonucu olarak Avrupa ülkeleri ve ABD’dir (Robinson, 2009). Her yıl ortalama 5-7 milyon ton elektronik atığın oluştuğu ABD’de, oluşan bu atıkların %10’u geri kazanım işlemine tabi tutulmakta ve %30’u depolanmaktadır. Avrupa’daki elektronik atık oluşumunun ise her yıl % 3-5 oranında arttığı gözlenmektedir (W.J.Rankin, 2011). Dünyanın önemli e-atık üretim kaynaklarından biri olan Avrupa ülkelerinde her yıl oluşan 8,7 milyon ton e-atığın 6,6 milyon tonu geri dönüşüme tabi tutulmaktadır. Geri dönüşüm işlemine uğrayan bu e-atıkların %10 bilgisayar ekipmanı, %14’ü ise televizyondur (Çiftlik, ve diğerleri, 2009). E-atık oluşumundaki bu hızlı artış ve geri dönüşüm oranlarındaki düşük düzey, son yıllarda gelişmeye başlayan çevresel duyarlılık ve sorumluluk anlayışının etkisiyle e-atık önemli bir gündem konusu haline gelmiştir (Hester & Harrison, 2009). Avrupa Birliğinde Elektrikli ve Elektronik cihazların üretiminde tehlikeli maddelerin kullanımını kısıtlayan (2002/95/EC) ve bu tür cihazların toplanması ve geri dönüşümünü teşvik eden (2002/96/EC) mevzuatı 2003 şubat ayından beri yürürlüktedir. Mevzuat tüketiciler için ücretsiz olarak e-atık geri toplama programlarının oluşturmasına imkân sağlamaktadır. Bu programların amacı elektrikli ve elektronik cihazların geri dönüşümünü yaygınlaştırmak ve e-atık geri dönüşüm faaliyetlerine daha geniş toplumsal katılımı sağlamaktadır. Ayrıca WEEE mevzuatı, civa, artı altı değerlikli krom, polibromürlü bifeniller ve polibromine difenil eterler gibi ağır metallerin yerini daha güvenli alternatiflerin almasını da amaçlamaktadır (European Commision, 2013). Gelişmiş ülkelerdeki mevzuat ve yönetmelikler e-atık geri dönüşümünü kontrol alma çabasının somut bir göstergesidir ancak dünya genelinde artan e-atıkların geri dönüşümünde bazı ülkelerde çocuk işçiler çalıştırılmakta ve bu çocuk işçiler, elektronik cihazların demonte işlemlerinde ve e-atıklardaki değerli madenlerin ayrıştırılmasında sırasında zehirli kimyasallara maruz kalmaktadırlar (Miller & Spooman, 2012). Birleşmiş Milletlerin verilerine göre e-atıkların %70’nin yolculuğu Çin’de sonlanmaktadır (Miller & Spooman, 2012). Çin’in küçük bir liman kenti olan Guiyu’da e-atık geri dönüşümünde çalışanlar genellikle maske ve eldiven kullanmadan havalandırma olmayan odalarda zehirli kimyasallara maruz kalarak çalışmaktadırlar (Miller & Spooman, 2012). Televizyon tüplerinin çekiçlerle parçalanarak kurşun tozunun açığa çıkarılması ve havaya karışması, bilgisayar kablolarının yakılarak bakır açığa çıkarılması, bilgisayara ana kartalarının değerli maden

1020

INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013

elde etmek için asit kullanılarak eritilmesi insan ve çevre sağlığı için çok büyük bir tehdit meydana getirmektedir (Miller & Spooman, 2012). Guiyu’daki ilkel e-atık geri dönüşüm metotları; Dioksin ve ağır metal emisyonları, Mavi, sarı ve kırmızı tonerlerin yol açtığı zehirlilik, Hava, su ve toprağa karışan hidrokarbon külleri, Ağır metal ve hidrokarbon emisyonları, Nehirlere karışan ağır metallerin ve hidrokarbonların neden olduğu balık türlerinin ve bitki örtüsünün yok olması, Yer altı sularında kurşun kirliliği gibi sorunlarla karşı karşıya kalmalarına neden olmuştur (Puckett, ve diğerleri, 2002). AB dışına yasadışı e-atık ticareti ve mevcut uygulamadaki aksaklıklar neticesinde Avrupa Komisyonu giderek artan e-atık geri dönüşüm problemini çözmek adına 2008 yılında direktifi revize etmiştir. Bu yeni düzenleme elektrikli ve elektronik cihaz üretimi yüksek olan üye ülkelerin sorumlu oldukları geri dönüşüm oranlarının yükseltilmesi aracılığı ile her ülkenin ürettiği e-atık oranında geri dönüşüm yapmasını sağlamak şeklinde değerlendirilebilir (Puckett, ve diğerleri, 2002). Daha sonraki süreçte 2012 yılı ocak ve şubat aylarında gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu toplantılarında “Elektrikli ve Elektronik Ekipman Atıklarına Dair Direktif” ve “Atık Yönetimi Direktifinin Uygulanması Bağlamında Alınan AP Kararı” ile üye ülkelerde bazı yeni hedefler belirlenmiştir. Bu çerçevede hedefler aşağıdaki gibi sıralanmaktadır (AB İMMİB, 2013). Üye ülkelerde 2016 yılında, önceki 3 yıl içerisinde kilo bazında oluşacak e-atıkların %45’nin ve 2019 yılında ise %65’nin toplanması hedeflenmektedir. 10 ülke için 2016 yılındaki hedef %40 oranında geri dönüşüm iken, 2021 yılı için nihai hedef %80 olarak hedeflenmiştir. Üye ülkelerdeki üreticiler diğer ülkelere elektrikli ve elektronik ürün sattıklarında ilgili üye ülkede direktiflerden sorumlu tutacakları yetkili temsilciyi yazılı olarak atamak zorundadırlar. Avrupa Atık Yönetim Ajansının kurulum çalışmalarına başlanmıştır.

4 E-Atıkların Ekonomik Etkileri E-Atıkların geri kazanımı genel olarak birincil kaynakların tüketim hızını azaltması, katı atık miktarının azaltılması, metal dışı malzemenin kazanılması, demir, demir dışı ve değerli madenlerin kazanılması gibi önemli avantajların yaratılmasında faydalı olmaktadır. İkincil kaynak elde edişi olarak ifade edilen e-atık geri dönüşüm işleminden metal elde edilmesi sırasında harcana enerji cevherden metal elde edilmesinde kullanılan enerji miktarından düşük olması nedeniyle önemli bir enerji tasarrufu sağlamaktadır. Dolayısıyla e-atıklardan metal geri kazanımı hem enerji tasarrufu hem de ulusal kaynakların etkin kullanımına katkıda bulunmaktadır (Yazıcı & Deveci, 2009). Ayrıca çeşitli metotların uygulanması amacıyla ileri tekniklerle donatılmış yüksek teknolojik alt yapıya sahip tesisler, nitelikli işgücü için yaratılmış önemli bir istihdam kaynağı olacaktır. Bu anlamda bu tür tesislerin çoğalması hem enerji tasarrufu, hem kaynak verimliliği hem de istihdam yaratma niteliği ile ekonomide genişletici bir etki yaratacaktır. Tablo 2’de birincil kaynaklara kıyasla geri kazanımın sağladığı enerji tasarrufu oranları verilmektedir. Metal/Malzeme Alüminyum Bakır Demir ve Çelik Kurşun Çinko Kağıt Plastik

Enerji Tasarrufu 95 85 74 65 60 64 >80

Tablo 1. Birincil Kaynaklara Kıyasla Geri Kazanımın Sağladığı Enerji Tasarrufu Kaynak: Ersin Yener Yazıcı, Hacı Deveci, “E-Atıklardan Metallerin Geri Kazanımı”, Madencilik, Cilt.48, Sayı: 3, 2009, s.5. E-Atıkların geri kazanımında fiziksel yöntemler, Hidrometalurjik yöntemler, Biyometalurjik Yöntemler ve Pirometalurjik yöntemler kullanılmaktadır. E-Atıkların geri kazanımında kullanılacak metot seçiminde yapısal anlamda karmaşık olan elektrikli ve elektronik aletlerin fiziksel ve kimyasal yapısının analizi yapılacak işlemin verimliliği açısından vazgeçilemez bir koşuldur. Tablo 3’de kullanılan metotların avantaj ve dezavantajları verilmektedir (Yazıcı & Deveci, 2009).

SESSION 5D: Enerji ve Tabii Kaynaklar

Fiziksel Yöntemler Hidrometalurjik Yöntemler

Biyometalurjik Yöntemler Pirometalurjik Yöntemler

Avantajlar Tüm e-atıklarda kullanılabilecek basit prosedürler mevcut. Metal kazanma verimi yüksek, esnek, küçük ölçekte uygulanabilir ve Zaralı gaz çıkışı yok. Çevresel etkisi düşük. Küçük ölçekli firmaların uygulayabileceği nitelikte. Çoğu e-atık türü için uygun

1021 Dezavantajlar Değerli metal kaybı yüksek. Ön hazırlık işlemi gerektiriyor. Atık çözeltinin arıtılması gerekiyor. Liç süresi uzun Pahalı ve enerji yoğun bir işlem.

Tablo 2. E-Atıkların Geri Kazanımında Kullanılabilecek Metotların Karşılaştırılması (Yazıcı & Deveci, 2009) E-Atık geri dönüşüm metot seçiminde toplama ve transfer, parçalama ve sınıflandırma, geri kazanım süreci, yakma işlemi ve arazi giderleri ele alınan ve değerlendirilen maliyet kalemleridir. Ancak birçok bilim adamına göre en kötü geri dönüşüm faaliyetinin en verimli madencilik çalışmasında daha iyi sonuç verdiğini iddia etmektedir. Dünya genelinde bakır, altın, alüminyum, plastik ve çelik gibi maddelere olan ihtiyaç her geçen gün arttığından, bu gereksinimi sadece madencilik faaliyetlerinden sağlamak hem finansal açıdan hem de çevre açısından mümkün görünmemektedir (Çiftlik, ve diğerleri, 2009).

5 Türkiye’de E-Atık Geri Dönüşüm Uygulamaları ve Yasal Düzenlemeler Türkiye’de elektrikli ve elektronik atıklara yönelik ilk çalışma 2004 yılında Marta Projesi adıyla Hollanda hükümeti ile gerçekleştirilmii ardından da WEEE ve RoHS Direktiflerinin uygulanmasına dair UK Department for Business Enterprise and Regulary Reform(BERR) kurumu ile bilgi paylaşımında bulunulmuştur. Şu an halen AEEE ve RoHS Direktifleri ile ilgili çalışmalar devam etmektedir (E-Atık, 2012). 22 Mayıs 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanan ve Mayıs 2013 itibariyle işlevsel olarak yürürlüğe giren Atık Elektrikli ve Elektronik Atıkların Kontrolü Yönetmeliği(AEEE), Türkiye’de e-atıkların geri dönüşümü için insan ve çevre sağlığını gözeten yeni bir sürecin başlangıcını ifade etmektedir. 2002/96/EC-WEEE Direktifine paralel olarak hazırlanan yönetmelik; belediyeleri, Elektrikli ve Elektronik araç üreticilerine, dağıtıcılarına ve tüketicilerine çeşitli sorumluluklar yüklemektedir. Bu süreçte kurulacak olan Bakanlığa rapor sunmakla görevlendirilmiş olan Koordinasyon Merkezlerinin toplanan, geri dönüştürülen ve ihraç edilen e-atık miktarı ve oranı hakkındaki faaliyetleri T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından netleştirildiğinde atık geri dönüşüm sektörünün önemli bir gelişme göstermesi beklenmektedir. T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre; Türkiye’de yılda 539 bin ton e-atık oluşmakta ve söz konusu atıkların sadece 20 bin tonu doğru ve sağlıklı yöntemlerle geri dönüştürülmektedir. Bakanlığın açıklamalarında ayrıca en fazla çöpe atılan ürünlerin televizyon ve CRT monitörler olması ve en çok e-atık üreten şehirler sıralamasında İstanbul, Kocaeli ve Ankara yer alması dikkat çekici noktalardır. Türkiye’de ayrıca 2011 yılı sonu itibariyle lisanslı E-atık işleme tesis sayısı 21 olarak açıklanmıştır (Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı, 2013). Türkiye’ de e-atıkların toplanması ve çevre ve insan sağlığını dikkate alarak geri dönüştürülmesiyle ilgili son yıllarda önemli adımlar atılmaktadır. Ancak bu sürecin işlemesi ve sürdürebilirliği e-atık üretici ve tüketicilerin çevre bilinci ile doğrudan ilişkilidir ve ancak bu bilinç geliştikçe verimli sonuçlara ulaşmak mümkün olabilecektir.

6 Araştırmanın Amacı ve Metodolojisi 6.1 Araştırmanın Amacı Bu araştırmanın amacı; İstanbul’da artan e-atık kapasitesinin ekonomiye geri kazanımı ile ilgili bölge potansiyelini ve bölge halkının bu konudaki tutum, davranış, bilgi düzeyini tespit etmektir. Araştırma sonuçları, e-atık geri kazanımı ile ilgili verimli ve uygulanabilir faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde, yatırım kararları alınmasında ve bu amaca yönelik politikaların oluşturulmasında yönlendirici olacaktır. 6.2 Araştırmanın Yöntemi Bu araştırmada, kantitatif araştırma yöntemi ve bu yöntemin yüz yüze anket tekniği uygulanmıştır. Görüşülen bireylerin %78.3’ ü ile sokakta, %16.7’si ile evde, %11.0’i ile işyerinde yapılmıştır. 6.3 Araştırmanın Örneklemi Basit tesadüfi örneklem türüne göre İstanbul genelinde toplam 1092 kişi ile görüşülmüştür.

1022

INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013

7 Araştırma Bulgularının Değerlendirilmesi 7.2 Hanehalkının Demografik Özellikleri Araştırma katılanların %26.4 ’sı 25-34, %21,5’i 34-44, %17.7’si 18-24, %17,5’i 55 yaş üstü ve %16.9’u 45-54 yaş aralığındadır. Katılımcıların %50,2’ si kadın, %49,8’si erkektir. Katılımcıların %4’ü okur-yazar değil, %4.8’i okur yazar, %29.2’si ilkokul mezunu, %20.3’ü ortaokul ya da ilköğretim mezunu, %27.5’i lise mezunu ve %14.2’si üniversite mezunudur. Katılımcıları iş durumu ise sırasıyla %35.2 ev hanımı, %12.5 eğitimli işçi, %12.1 emekli, %10.1 eğitimsiz işçi, %9 esnaf, %8.2 öğrenci, %4.8 geliri düşük serbest meslek, %3.6 işsiz, %2.8 memur ve %1.7 ise geliri yüksek meslek grubuna mensuptur. Katılımcıların gelir grubu dağılımı %19.7 alt gelir, %2.6 üst gelir ve %77.7 orta gelir grubu şeklindedir.

Kısmen Katılıyorum

Katılıyorum

Tamamen Katılıyorum

Toplam

Frekans Yüzde

5 0,5

76 7,0

226 20,8

491 45,1

291 26,6

1089 100

3,91

Frekans Yüzde

9 0,8

46 4,2

312 28,7

477 43,9

244 22,4

1088 100

3,83

Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

35 3,2 15 1,4 137 12,6 172 15,8 133 12,2

116 10,7 101 9,3 341 31,2 502 46,1 534 49,0

251 23,0 426 39,2 330 30,3 248 22,8 281 25,8

520 47,8 500 46,0 272 25,0 118 10,8 135 12,4

167 15,3 44 4,1 10 0,9 49 4,5 6 0,6

1089 100 1089 100 1090 100 1089 100 1089 100

3,61

Ortalama

Katılmıyorum

Yaşadığım şehirde merkezi bir geri dönüşüm tesisi kurulursa atıkları oraya bırakırım Yaşadığım mahallede geri dönüşüm konteynırları olursa atıkları oralara bırakabilirim E-atıklar zararlı olduğu için normal çöpe atılmamalıdır. E-atıklar içerisinde değerli madenler bulunmaktadır. E-atıklar elle parçalanarak ayrıştırılabilirler Geri dönüşüm çalışmaları için ek vergi veririm Çevreyi koruma ve geliştirme için fazladan vergi öderim

Hiç Katılmıyorum

7.3 Hanehalkının E-Atık Geri Dönüşümü İle İlgili Bilinç Düzeyi İstanbul genelinde yapılan görüşmelerde; bireylerden elektronik atıklar ve çevre bilinci ile ilgili toplam 14 ifadeyi 5 puan üzerinden değerlendirmeleri istenmiştir.

3,42 2,70 2,42 2,40

Tablo-3 İfadelere ne derece katıldığınızı «1.Hiç katılmıyorum- 5.Kesinlikle katılıyorum» belirtir misiniz? Anket katılımcılarının elektronik ve çevre bilincini ölçmek amacıyla puanlamalarının istedikleri ifadelerin ilki “Yaşadığım şehirde merkezi bir geri dönüşüm tesisi kurulursa atıkları oraya bırakırım” şeklindedir. İfadeye katılıyorum diyenler %45,1 ile en yüksek orana sahiptir. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 3,91 düzeyindedir ve genel olarak katılımcılar ifadeyi “katılıyorum” şeklinde değerlendirmiştir. Dolayısıyla bu ifadeye yaklaşımları ile katılımcıların çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. “Yaşadığım mahallede geri dönüşüm konteynırları olursa atıkları oralara bırakabilirim” ifadesine katılıyorum diyenlerin oranı %43,9’dur. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 3,83 düzeyindedir ve genel olarak katılımcılar ifadeyi “katılıyorum” şeklinde değerlendirmiştir. Dolayısıyla bu ifadeye yaklaşımları ile katılımcıların çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. “E-atıklar zararlı olduğu için normal çöpe atılmamalıdır” ifadesine katılımcılar %47,8 düzeyinde katılmışlardır. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 3,61 düzeyindedir ve genel olarak katılımcılar ifadeyi “katılıyorum” şeklinde değerlendirmiştir. Dolayısıyla bu ifadeye yaklaşımları ile katılımcıların çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. “E-atıklar içerisinde değerli madenler bulunmaktadır” ifadesine katılıyorum diyenlerin oranı %46’dır. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 3,42 düzeyindedir ve genel olarak katılımcılar ifadeyi “katılıyorum” şeklinde değerlendirmiştir. Dolayısıyla bu ifadeye yaklaşımları ile katılımcıların çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. “E-atıklar elle parçalanarak ayrıştırılabilirler” ifadesinde katılımcılar %31,2’si “katılmıyorum” görüşünü tercih ederken, katılımcıların %30,3’ü “kısmen katılıyorum” görüşünü tercih etmişlerdir. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 2,70 düzeyindedir ve genel olarak katılımcılar ifadeye “kısmen

SESSION 5D: Enerji ve Tabii Kaynaklar

1023

Tamamen Katılıyorum

Toplam

Frekans Yüzde

4 0,4

36 3,3

229 21,0

532 48,8

289 26,5

1090 100

3,98

Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

15 1,4 28 2,6 17 1,6 115 10,6 101 9,3

54 5,0 90 8,3 177 16,3 315 28,9 307 28,2

266 24,4 322 29,5 390 35,8 294 27,0 425 39,0

531 48,7 507 46,5 363 33,3 330 30,2 245 22,5

223 20,5 143 13,1 142 13,0 36 3,3 11 1,0

1089 100 1090 100 1089 100 1090 100 1089 100

3,82

492 45,1

240 22,1

141 13,0

1 0,1

1088 100

2,29

Frekans 214 Yüzde 19,7 *Bu soruya yanıt vermeyenler tabloya dahil edilmemiştir.

Ortalama

Katılıyorum

Teknolojik ürünlerin fiyatı benim için çevre dostu olmasından daha önemlidir E-atıklar sağlığa zararlı değildirler

Kısmen Katılıyorum

İstihdam ve ekonominin gelişmesi benim için çevreden önce gelir

Katılmıyorum

Geri dönüşüm için kullanılacak atıkların evimden alınmasını beklerim Geri dönüşüm için ekstra masraf ödemek istemem Yeni çıkan ürün kullanmak benim için önemlidir Geri dönüşüm için mahallemden dışarı çıkamam

Hiç Katılmıyorum

katılıyorum” şeklinde değerlendirmiştir. Dolayısıyla bu ifadeye yaklaşımları ile Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olmadıklarını söyleyebiliriz. “Geri dönüşüm çalışmaları için ek vergi veririm” ifadesine “katılmıyorum” diyenlerin oranı %46,1’dir. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 2,42 düzeyindedir ve Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olmadıklarını söyleyebiliriz. “Çevreyi koruma ve geliştirme için fazladan vergi öderim” ifadesinde en fazla tercih edilen %49 oranıyla “katılmıyorum” seçeneği olmuştur. Tüm katılımcılar arasında bu ifadenin puan ortalaması 2,40 düzeyindedir. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci ve bilinçli bir eğilim içinde olmadıklarını söyleyebiliriz.

3,59 3,40 2,87 2,78

Tablo.4 İfadelere ne derece katıldığınızı «1.Hiç katılmıyorum- 5.Kesinlikle katılıyorum» belirtir misiniz? Ankete katılanların “Geri dönüşüm için kullanılacak atıkların evimden alınmasını beklerim” ifadesine katılıyorum diyenlerin oranı %48,8, tamamen katılıyorum diyenlerin ise %26,5’dur. Cevapların puan ortalaması 3,98 olduğundan genel görüşün “katılıyorum” şeklinde olduğunu ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. Ankete katılanların “Geri dönüşüm için ekstra masraf ödemek istemem” ifadesine katılıyorum diyenlerin oranı %48,7, tamamen katılıyorum diyenlerin ise %20,5’dir. Cevapların puan ortalaması 3,82 olduğundan genel görüşün “katılıyorum” şeklinde olduğunu ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. Ankete katılanların “Yeni çıkan ürün kullanmak benim için önemlidir” ifadesine katılıyorum diyenlerin oranı %46,5, tamamen katılıyorum diyenlerin ise %13,1’dir. Cevapların puan ortalaması 3,59 olduğundan genel görüşün “katılıyorum” şeklinde olduğunu ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. Ankete katılanların “Geri dönüşüm için mahallemden dışarı çıkmam” ifadesine kısmen katılıyorum diyenlerin oranı %35,8, katılıyorum diyenlerin ise 33,3’dür. Cevapların puan ortalaması 3,40 olduğundan genel görüşün “katılıyorum” şeklinde olduğunu ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. Ankete katılanların “İstihdam ve ekonominin gelişmesi benim için çevreden önce gelir” ifadesine katılıyorum ve tamamen katılıyorum diyenlerin toplamı %33,5, katılmıyorum diyenler ise %28,9’dur. Cevapların puan ortalaması 2,87 olduğundan genel görüşün “kısmen katılıyorum” şeklinde olduğunu ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. Ankete katılanların “Teknolojik ürünlerin fiyatı benim için çevre dostu olmasından daha önemlidir” ifadesine kısmen katılıyorum diyenlerin oranı %39 iken Katılmıyorum ve hiç katılmıyorum diyenlerin toplam oranı %37,5’dir. Cevapların puan ortalaması 2,78 olduğundan genel görüşün “kısmen katılıyorum” şeklinde olduğunu

1024

INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013

ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyebiliriz. Ankete katılanların “E-atıklar sağlığa zararlı değildirler” ifadesine katılmıyorum şeklinde yanıtlayanların oranı %45,1 iken kısmen katılıyorum şeklinde yanıtlayanların oranı %22,1’dir. Cevapların puan ortalaması 2,29 olduğundan genel görüşün “katılmıyorum” şeklinde olduğunu ifade edebiliriz. Katılımcıların bu ifadeye yaklaşımlarının çevreci olmayan ve bilinçsiz bir eğilim içinde olduklarını söyleyemeyiz. Çevreci ve bilinçli olmayı sorgulayan ifadelerden elde edilen ortalama puan yaş, cinsiyet, eğitim durumu ve gelir gruplarına göre incelenmiştir. Cinsiyete göre ortalama puanların farklılık gösterme durumu t testi ile incelenmiştir. Cinsiyete göre bireylerin çevreci ve bilinçli olmaları bakımından farklılık göstermedikleri görülmektedir. Yaş gruplarına ve eğitim durumuna göre yapılan inceleme ise varyans analizi ile yapılmıştır. Yaş ve eğitim duruma göre elektronik atıklar konusunda bilinç düzeyi ve çevrecilik bilinci farklılık göstermemektedir. İstanbul genelinde elektronik atıklar konusundaki bilinç düzeyi ve çevrecilik anlayışı ortalama bir düzeydedir, 5 puan üzerinden 3,18 olarak hesaplanmıştır. Gelir gruplarına göre yapılan incelemede ise gelir arttıkça çevreciliğin da arttığı görülmektedir. İstanbul’da bireyin demografik özellikleri çevre bilinci üzerinde etkili faktörler değildir. Gelir düzeyinin çevre bilinci konusunda etkili bir faktör olduğu tespit edilmiştir. Gelir arttıkça çevre bilinci de artmaktadır. Çevreci ve bilinçli olmayı sorgulayan ifadelerden elde edilen ortalama puan yaş, cinsiyet, eğitim durumu ve gelir gruplarına göre incelenmiştir. Cinsiyete göre ortalama puanların farklılık gösterme durumu t testi ile incelenmiştir. Cinsiyete göre bireylerin çevreci ve bilinçli olmaları bakımından farklılık göstermedikleri görülmektedir. Yaş gruplarına ve eğitim durumuna göre yapılan inceleme ise varyans analizi ile yapılmıştır. Yaş ve eğitim duruma göre elektronik atıklar konusunda bilinç düzeyi ve çevrecilik bilinci farklılık göstermemektedir. İstanbul genelinde elektronik atıklar konusundaki bilinç düzeyi ve çevrecilik anlayışı ortalama bir düzeydedir, 5 puan üzerinden 3,18 olarak hesaplanmıştır. Gelir gruplarına göre yapılan incelemede ise gelir arttıkça çevreciliğin da arttığı görülmektedir. İstanbul’da bireyin demografik özellikleri çevre bilinci üzerinde etkili faktörler değildir. Gelir düzeyinin çevre bilinci konusunda etkili bir faktör olduğu tespit edilmiştir. Gelir arttıkça çevre bilinci artmaktadır. Geri dönüşüme ayrılır Hurdacıya veya eskiciye verilir Çöpe atılır Atık ürünlerin toplanabileceği toplama alanları oluşturulup buralarda toplanabilir Aldığımız yere iade edilebilir Depolarda saklanır Belediyeye verilir Eşyalar yenilenir İkinci el kabul eden yerlere satılır Atık tesisi varsa oraya verilir İhtiyacı olan birine verilir Satıp paraya çevrilebilir

Frekans 158 46 27 24

Yüzde 50,3 14,6 8,6 7,6

16 10 10 10 5 4 2 2 314

5,1 3,2 3,2 3,2 1,6 1,3 0,6 0,6 100

Tablo.5 Elektronik eşyaların kullanım ömrü dolduğunda neler yapılması gerektiğini belirtir misiniz? Anket katılımcılarına yöneltilen “Elektronik eşyaların kullanım ömrü dolduğunda ne yapılması gerektiğini biliyor musunuz” sorusuna %29 oranında biliyorum ve %71 oranında da bilmiyorum şeklinde yanıt alınmıştır. Biliyorum yanıtını veren 314 katılımcıya “Elektronik eşyaların kullanım ömrü dolduğunda neler yapılması gerektiğini belirtir misiniz?” sorusunu yöneltildiğinde ise %50,3 gibi yüksek bir oranda “geri dönüşüme ayrılır” yanıtı alınmıştır. Diğer yanıtlar sırasıyla %14,6 oranında “Hurdacıya veya eskiciye verilir”, %8,6 oranında “çöpe atılır”, %7,6 oranında “Atık ürünlerin toplanabileceği toplama alanları oluşturulup buralarda toplanabilir”, %5,1 oranında aldığımız yere iade edilebilir şeklinde sıralanmaktadır. Depolarda saklanır, belediyeye verilir ve eşyalar yenilenir cevaplarının her üçünün de oranı %3,2 iken, ikinci el kabul eden yerlere satılır yanıtının oranı 1,6’dır. Atık tesisi varsa oraya verilir yanıtının oranı %1,3, ihtiyacı olan birine verilir ve satıp paraya çevrilebilir yanıtlarını veren her iki grupta da oran %0,6’dır. Genel olarak yanıtları incelediğimizde bilgi sahibi olduğunu ifade eden katılımcıların önemli kabul edilebilecek bir kesiminin e-atıkların bir atık türü olarak geri dönüşüme ayrılması gerektiği konusunda bilgi sahibi olduğu sonucuna ulaşabiliriz.

SESSION 5D: Enerji ve Tabii Kaynaklar

1025

Baz:1092 Kişi

Frekans

Eskiciye veririm Çöpe atarım İhtiyacı olan birine veririm İkinci el dükkanlarına satarım Geri dönüşüm kutusuna bırakırım Evde saklarım Cevap yok

588 195 157 120 56 8 33 1157

Cevapların Yüzdesi 50,8 16,9 13,6 10,4 4,8 0,7 2,9 100,0

Deneklerin Yüzdesi* 53,8 17,9 14,4 11,0 5,1 0,7 3,0 106,0

*Birden çok cevap alınmıştır. Tablo.6 Elektronik cihazlarınızı değiştirdiğinizde eski cihazlarınızı nasıl değerlendirirsiniz? Anket katılımcılarının %50,8’i elektronik cihazlarını değiştirdiklerinde eski cihazlarını eskiciye vererek değerlendirdiklerini ifade etmişleridir. Katılımcıların %16,9’u eski cihazlarını çöpe attığını, %13,6’sı ise ihtiyacı olan birine verdiğini belirtmiştir. Eski cihazlarını ikinci el dükkânlarına satmayı düşünenlerin oranı %10,4 iken eski elektronik cihazlarını geri dönüşüm kutusuna bırakırım diyenler %4,8 gibi bir orana sahiptir.

8 Sonuç Çevre ve insan sağlığı için oluşturduğu tehdit ve yol açtığı kaynak israfı ulusal ve uluslararası düzeyde etkin bir e-atık geri dönüşüm politikasının gerekliliği konusunu önemli bir gündem konusu haline getirmiştir. Nitekim konunun merkezi ve yerel yönetimler ile sivil kuruluşlar nezdinde yoğun olarak dile getirilmesi de bu durumun en somut göstergelerinden biridir. Ancak söz konusu politikaların uygulanması, yürürlülükteki yönetmeliklerin gündelik hayatta karşılığını bulması büyük oranda kişilerin konuya atfettikleri önem ve ilgi ile doğrudan alakalıdır. E-atık konusunda üreticiler kadar son tüketicilere de önemli sorumluluklar düşmektedir. İstanbul halkının e-atık konusundaki çevre bilinç düzeyi ve davranışlarına yönelik yaptığımız anket sonuçlarında hanehalkında merkezi bir geri dönüşüm tesisine atıklarını koyma eğiliminin yanında geri dönüşüm için kullanılacak atıkların evinden alınmasını tercih edenler de olmuştur. Zararlı içerikleri nedeniyle diğer evsel atıklarla birlikte çöpe atılmaması gerektiği konusunda da bilinçli olan katılımcıların yanında e-atıkların elle parçalanabileceğini düşünen katılımcılar da mevcuttur. Sonuçlarda en dikkat çekici nokta katılımcıların çevreyi koruma ve geliştirme adına ek vergi ödemek gibi ekstra ödemelere razı olmamalarıdır. Genel itibari ile İstanbul özelinde e-atık geri dönüşümün önemi ve yaratacağı toplumsal fayda konusunda toplumun daha fazla bilgi aktarımına ihtiyaç duyduğu görülmektedir. Nitekim demografik özellikler çevre bilincinde etkili değilken eğitim düzeyinin bilinçli bir çevre yaklaşımı ile doğrudan ilişkili olduğunu görmekteyiz.

Kaynakça 

AB İMMİB. (2013, 05 17). http://ab.immib.org.tr adresinden alındı



Babu, B. R., Parande, A. K., & Basha, C. A. (2007). "Electrical and Electronic Waste: A Global Environmental Problem", Waste Management & Research, 4(25), pp. 307-318.



Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı. (2013, 05 17). http://www.cevko.org.tr/cevko/IcSayfa/Cevko/Haberler/AEEE.aspx



Çiftlik, S., Handırı, İ., Beyhan, M., Akçil, A. U., Ilgar, M., & Gönüllü, M. T. (2009). "Elektrikli ve Elektronik Atıkların (E-Atık) Yönetimi, Ekonomsi ve Metal Geri Kazanım Potansiyeli Bakımından Değerlendirilmesi", Türkiye'de Katı Atık Yönetimi Sempozyumu (s. 1-8). İstanbul: Yıldız Teknik Üniversitesi.



E-Atık. (2012, 06 06). http://www.e-atik.com



European Commision, (2013, Mayıs 07). European Commission. Recast of the WEEE Directive: http://ec.europa.eu/environment/waste/weee/index_en.htm



Hester, R. E., & Harrison, R. M. (2009). Electronic Waste Management: Design, Analysis and Application. The Royal Society of Chemistry.



Hester, R., & Harrison, R. (2009). Electronic Waste Management, RSC Publishing, Cambridge.



Miller, G. T., & Spooman, S. E. (2012). Living in the Environment. Volando Cossio.



Press, B. (2003). Statistics on Waste Eectrical and Electronic Equipment, Ekspressen Tryk and Kopycenter, Kopenhag.



Puckett, J., Byster, L., Westervelt, S., Gutierrez, R., Davis, S., Hussain, A., & Dutta, M. (2002). Exporting Harm:The High-Tech Trashing of Asia. (Ed. J. Puckett, & T. Smith)

1026

INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013



Robinson, B. H. (2009). "E-waste: An assessment of global production and environmental impacts", Science of the Total Environment(408), 183-191.



W.J.Rankin. (2011). Minerals, Metals and Sustainability Meeting Future Material Needs, Csiro Publishing, Oxford.



Widmer, R., Oswald-Krapf, H., Sinha-Khetriwal, D., Schellmann, M., & Böni, H. (2005). "Global Perspectives on E-waste", Environment Impact Assessment Review(25), 436-458.



Yazıcı, E. Y., & Deveci, H. (2009). "E-atıklardan metallerin geri kazanımı", Madencilik, 48(3), 4.

Suggest Documents